Bugün okulun ilk günüydü ve beni tekrardan yeni bir okul ortamı bekliyordu. Lise 1'de okuduğum liseme geri dönmüştüm. 10. sınıfı İstanbul'da okumuştum ve buradaki lisemi gerçekten çok özlemiştim. Gülümseyerek okula baktım ve ardından arkama bakarak babama el salladım.
"İyi dersler kızım"
"Sağol babacım"
Derin bir nefes aldım ve içeri girdim. Gördüğüm kişiyle anında yüzüm düştü ve gözlerimi kocaman açtım. Alp. Elindeki kola kutusuyla bana şok olmuş bir şekilde bakıyordu. Hayır, hayır lütfen hayır. Kocaman yutkundum ve hızlı adımlarımla okulun kapısına vardım. Alp'in olduğu yere baktığımda Alp çoktan gitmişti. Elimi sıktım ve panikle içeri girdim. Tabi siz olayları bilmiyorsunuz, hemen anlatayım toplaşın.
Ben Bahar Tunç, 17 yaşındayım. En iyi arkadaşım Nazlı ve okulun ilk günü hasta olduğu için gelemedi. Her neyse her neyse, size başımın belalarından bahsetmem lazım. Oğuz ve Oğuz'un çetesi. Oğuz Dağçakrak, Ali Asaf Denizoğlu, Ali Mertoğlu, Eylül Erdem, Sultan Denizoğlu, Alp Sungur, Esma Sancak, Selin Yılmaz, İpek Erdem. İşte bunlar benim başımın belaları. 9. sınıftan kalan tek şeyin kaçmam olduğunu hatırladığımı söylesem yalan değil. Gençlik bitmiş ya.
Etrafıma seri katil gibi bir bakış attım. Gözlerimden Selena'nın gözlerinden çıkan yeşil ışığın çıktığına yemin edebilirdim. Kafamı sağa çevirdiğimde koşuşarak etrafına bakan Oğuz ve çetesini gördüm. Katilden kaçan korku filmi kızı gibi kantine koşmaya başladım. Koşan ayak seslerini duyduğumda personel odasına girdim ve içerinin boş olduğuna şükür ettim. Koltuğun arkasına sığamadığım için boylu boyuna koltuğun arkasına yattım. Allah'ım lütfen beni görmesinler. Açılan kapı sesini duyduğumda gözlerimi sımsıkı kapattım.
"Nerede bu kız ya!"
Bu Esma'nın sesiydi.
"Bilmiyorum ama bulucaz."
Bu da Alp'ti
Diğerleri de odaya girdiğinde kalp atışlarım hızlandı. Allah'ım şuan kepaze bir haldeydim ve kimse beni görmemeliydi.
"Emin misin gördüğüne?" Dedi Eylül
"Ya evet eminim, hatta o bana baktı şok içinde ben ona. Sonra koşarak sizin yanınıza geldim zaten." Dedi Alp
"Hassiktir nerede bu kız ya!" Dedi Oğuz bir şeye tekme atarak
"Şimdi Remzi abi gelecek, hadi çıkalım buradan. Birde kantine bakalım" dedi beni kurtardığından haberi olmayan Ali Asaf
Yaklaşık 5 dakika sonra malum yerlerim uyuştuğu için hafif doğruldum. Hepsi gitmişti. Derin bir oh çektim ve ayağa kalktım. Her yerim toz olmuştu. Okul formalarımı temizleyip kapıyı açtım. Etrafı kolaçan ettikten sonra hızlı adımlarımla müdürün odasının olduğu kata çıktım. Şuan okul dersteydi ve ben geç kalmıştım. Müdürün kapısını tıkladım ve içeri girdim.
"Hocam özür dilerim geç kaldım biraz."
"Önemli değil kızım. Sınıfın 11-C, sana sınıfına kadar eşlik edeyim"
Kafamla onaylayarak gülümsedim. Birden olaylar kafamda dank etti. Oğuz ve çetesinin sınıfı! Yağmurdan kaçayım derken doluya tutulmuştum.
"Hocam"
Soran gözlerle bana baktı
"O sınıfa ben gidemem"
"Yürü Bahar, yeterince geç kaldın"
Müdürün arkasından istemeye istemeye belama yürüyordum. 11-C'nin kapısına geldiğimde az kalsın ağlayacaktım ama sinirden. Müdür kapıyı tıklattı ve içeri girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Arkamdaki Çete | OğBah
FanfictionHayatımın her evresinde karşıma çıkan Oğuz, onun başımın belası çetesi ve koşan bir adet ben. Evet evet, bunlar tam benim hayatımı özetleyen şeyler. O zaman hikayeme buyrun, çilemi herkes görsün! ~ hikayede olaylar hızlı gelişir, ee hayliyle sizinde...