starry night ; jensoo

sept

Üşüyen ellerimi montumun cebine koydum ve Jisoo'yu beklemeye başladım. Onunla ilk defa buluşacağım için heyecanlıydım ama onu her zaman görüyordum zaten , sadece o beni göremiyordu. Sorun da buydu. Bunları düşünmemeye çalıştım ve telefonumu çıkarıp yeni indirdiğim bir oyunu oynamaya başladım.
O sırada bir mesaj geldi ve , düşünebileceğiniz en kötü şey oldu..
Oyundaki görevde gelen mesaj yüzünden başarısız olmuştum. Ağlayacağım.
Mesajlara girdim, Jisoo'dan gelmişti.

chuchujiso: seni göremiyorum , neredesin ?
elini sallayarak işaret felan yap ki seni görebileyim.
catjenjen: tamam

Dedim ve etrafa bakınarak kollumu salladım.
Ve onu gördüm.
Tüm mükemmelliğiyle karşımda duruyordu, ona tekrardan aşık olduğumu hissetmiştim.
Ama bunu ona söylersem benimle iletişimini keserdi,  değil mi?
Korkağın tekiydim ama onun içindi. Onu kaybetmek istemiyordum.
"Jisoo!"
Beni gördüğünde kocaman gülümsedi ve yanımda doğru gelmeye başladı, o sırada midemdeki kelebek sayısını sayılamazdı bile.
Kalbim son hız atarken yanına gittim ve benden beklemeyen bir şey olarak ona sarıldım, o da karşılık verdiğinde rahatlamıştım.
"Nasılsın JenJen? Gerçek adını hala bilmiyorum."
Dudaklarını büzmüştü ve bu onu öpme isteğimi uyandırıyordu. Ama bunu yapamazdım. Sanırım asla yapamayacaktım da.
"Jennie."
"Adım Jennie."
"Ah, ne kadar güzel bir isim! Senin gibi.. Hadi geç bir şeyler yiyelim acıktım yahu !"
Gülümsedim ve onu onaylayarak görevliyi çağırdım ve onun sevdiğini bildiğim bir tatlıdan söylerek kendim için de basitinden bir tatlı istedim.
"Hey! Bu tatlı en sevdiğimdir, bunu nasıl bilebilirsin?"
Burukça gülümsedim. Onun hakkında her şeyi biliyordum elbette.
"Bu ne demek oluyor?"
"Ne anladıysan o demek oluyor."
"Hmm. Çok şifreli konuşuyorsun ve ben böyle şeylerden hiç anlamam."
"Beni de anlamadığın gibi." diye içinden geçirdiğini sandı Jennie
"Ne? Seni anlamıyor muyum?"
"Bunu kim söyledi? yani şimdi ee... Yok bir şey boşver gitsin."
"Pekala... Çok zor bir kızsın sanırım."
Zor değilim, kırgınım sadece.
Keşke beni anlayabilsen Jisoo.
Bir süre sonra kafeden çıktık ve kimsenin bilmediği ' gizli yer ' olarak adlandırdığım yerime götürdüm onu.
Akşam oluyordu, o yüzden onunla beraber yıldızları seyredebilecektik.
Mutluluğumun bu kadar kısa süreceğini hiç düşünmemiştim..