Tarihçe

131 16 92
                                    

Buraya nasıl yazsam bilemedim ki? Ben her zaman balık etli bir insan oldum, dünyaya bile 3 kilo 750 Gr gelmişim. Yani doğuştan başlamış benim serüven. Yemek yemeyi sevmişim ben hep, annem böyle der. Yer yer sonra da anne karnım ağrıyor diye hep şikayet edermişim. Böyle böyle hep kilo almışım.

Ergenlikte boy uzayınca tabi biraz zayıflamışım. Ama ÖSS stresi ile tekrardan cosmustum. Üniversitede ise şu zehirlenmesinden dolayı sarılık ile birlikte 75 den 58 düşmüştüm. Görüp görebileceğimiz en zayıf halim bu idi.
Daha sonra iki yılda tekrar kilo aldım 79' a çıktım. Hemen bir diyetisyene gittim. Bendeki irade de bir yere kadar ancak 73'e düşebildim. Ama bu sayede bir çok şeyi biraktım: çayımı şekersiz içiyor, asitli içecek içmiyor, genelde esmer ekmek tercih ediyorum.

Daha sonra üniversiteden mezun olurken kendi saçma sapan şok diyetlerim, zayıflama hapları (sonu hastanede bitti, tavsiye etmiyorum) ile 65 kiloya düştüm. Tabiki bunda yaza evlenecek ve gelinlik giyecek olmamın bir etkisi vardi.

Tabi ne oldu diye sorarsanız evlendikten sonra kademeli kademeli kilo almaya basladim. 2012' de 65 ile başlayan seruvenim 2016'da 85 dayanmamla son bulmadi. Çünkü hamile kaldım. 2016 sonunda doğumhaneye girerken üçlü basamakları görüyordum. Yürüyen bir dev gibiydim. Herkes bana bakınca karnımdaki çocuğun üçüz olduğunu sandığını düşünüp kocamın omzunda ağlıyordum. Garibim sırf millet 'ay sen de amma şismissin, kocan yanında evladın gibi duruyor' demesinler diye benimle birlikte kilo almıştı. Canım kocam benim😁

Tabi insanlar yine de çok acımasızlar, doğum yaptıktan sonra beni ziyaret eden bütün akrabalarım lohusalı halimle bile sert eleştirilerde bulundu. Nefret ediyordum, lan ben anne oldum, emziriyorum, sütüm gelmeyecek sizin yüzünüzden diye içimden çemkiriyordum. Bu eleştirilerde bulunan herkes de bir görün sanki sıfır beden hepsi inekten biraz hallice. Ama biliyorsunuz bizim toplumda insan kendine bakmadan eleştirmeye bayılır. O eleştiri kelimesinin önüne bir 'öz' kelimesi koyup kullanmaz.

İşte kendi çabamla oğlum 6 aylık olana kadar 96'ya düştüm. Sonra herkes bir belediye diyetisyeni diye tutturdu, gittim bir de kadınla tartıştım oradan çıktım. Gerzek kadın bana önceden yazılmış çizilmiş bir diyet listesi verdi problemleri bile sormamıştı. Emziren anne olduğumu söyleyince de 'senin vicdanın nasıl el veriyor ' dedi bana diyet yapmaya. Ben de ona 'millet 40'ı çıktıktan sonra başlıyor diyetisyen kontrolünde' dedim. 'Hem sut arttırıcı besinler veriyorlar sütun kalitesi de artıyor' dedim. Kadın suratıma Bon Bon bakmış tekrar ' seni vicdanınla baş başa bırakıyorum' demişti.
Ben  o sinirle oradan bir çıktım, direk özel bir hastaneye paramla rezil olmadan diyetisyene gittim. Çok da memnun kaldım . 13 Haziran 2017' de diyete başladım ve ilk 10 günde üç kilo verdim. 2 ay düzenli yaptım ve 12 kilo ile 84 e düştüm. Diğer ayları  yapamadım çünkü taşınmak zorunda kaldım.

Yeni bir ortam, doktora dersleri, ödevler, akademik kariyer, çocuk derken bugün yaziyorum hala 84 kiloyum.
İnanın 1 ay spor yaptım, şekil olarak incelsem de yememi kısmadım. 
Tekrar nasıl zayıflamaya taktım derseniz, benim öz be öz teyzemin kocamın yanında sen gittikçe sişerken benim kızım ve senin kocan zayıflıyor demesi oldu. Oha dedim kendi kendime lan ben o kadar zayıfladım bu kadının gözleri kör herhalde dedim.

Sonra düşündüm ben 70'lere - 60'lara inmedikten sonra hala beni kilolu görecekler. Ama şunu da belirtmek isterim ki teyzem beni yermeye kızını yüceltmeye bayılır ama herkes bilir ki ne derse desin ben kendimi de onu da bilirim. Ona buradan nanik yapıyorum. 😝😒

İşte bu bir dertleşme , paylaşma. Diğer bölümde diyetisyenimin listesini paylaşacağım 10 günlük olan. 😑😉
İyi ki varsınız ...

Diyette miyim?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin