Soysuzlar

4- San Diego

      Kapıyı açan Jan karşısında Yela'yı görünce ''Hey Mike bizim kovboy geldi'' diye seslendi. Micheal'da kapıya yöneldi ve Yela'yı tutup içeri çekti. Daha sonra üçüde odaya geçti. Mike aradan geçen zamanla biraz sakinleşmiş ve bağırmadan'' Hadi anlat bakalım '' dedi. Yela oturdu ve neden vurduğunu anlattı. Bütün olan biteni anlayan Mike çok şaşırmıştı ve Yela'ya hak vermişti ama yinede kızgındı. Şimdi onun yüzünden polisler tarafından aranan bir hırsızdı.''Keşke daha önceden anlatsaydın be Yela ,o orospu çocuğu birlikte indirirdik ama yanlış zamanda yaptın adamım yanlış zamanda!'' diye söylendi. Ama bu işler keşkelerle olmuyordu. Artık hiçbir şeyi değiştiremezlerdi. Tek yapmaları gereken Compton'dan uzaklaşmak ve planları yapmaya başladılar.''Buradan bir an önce uzaklaşmalıyız arkada iz bırakmadan. Silah nerede Yela?'' dedi Micheal. Yela ise'' Ormana gömdüm'' diyerek cevapladı.'' Şimdi bende sana gömeceğim lanet got herif başka yer bulamadın mı?!'' dedi ve devam etti.'' Onu oradan almamız ve ikizlere ulaşmamız lazım.'' Jan araya girdi '' O ikiz dingiller şimdiye kadar Meksika sınırına ulaşmıştır'' diyerek güldü. Evet Meksika sınırı olmasada Compton'dan uzaklaşmışlardı. Rico akıllı adamdı ne yapacagını bilirdi. Asıl sorun Şişko Joe . Yakalanmış her şeyi anlatmıştı ve o geceyi hücrede geçirmişti. '' O şişman ne olacak peki ?'' dedi Mike. ''Onuda alıp gitmeliyiz'' diye devam etti.'' O dombilinin yakalandığına adım gibi eminim '' dedi Jan.'' Peki ya ötmüşmüdür'' dedi Yela. '' Tabiki de o ötleğin teki adamın onu siktir edin ve bir an önce buradan gidin '' diyerek cevapladı. Haklıydı da. Daha fazla vakit kaybetmeden eşyalarını alıp dışarı çıktılar. Yela Jan'ın verdiği şapkayı takmış Micheal ise Üstündeki kapşonlu ceketiyle kafasını örtmüştü. Gidecekleri ilk adres ormandı.Oradan silahı alıp San Diego'ya gideceklerdi. Tabi oraya yaya gidemezlerdi .Büyük Jan'da evden çıkıp Los Angeles'ın güneyine araba ayarlamaya gitti. Oradan arabayla San Diego'ya gitmeyi planlamışlardı.Evden çıkan Yela ve Mike ormana doğru yöneldiler ara sokaklardan gidip pek gözükmemeye çalışıyorlardı.Sonunda ormana ulaştılar.Mike ''Ağacı hatırlıyorsun değil mi ? dedi.Yela'' Şurada ki meşe ağacının yanında ''dedi ve ağacın yanına gittiler. Yela tam toprağı kazacakken Mike''Hop hop ne yapiyorsun bırak ben kazarım o silaha bir daha dokunursan öldürürüm seni , kay lan kenara etrafı kontrel et sen'' dedi ve Mike kazmaya başladı.Baya bir kazdıktan sonra silaha ulaştı.Ceketinin içine koyduktan sonra kazdığı yeri toprakla doldurdu. Daha sonra Guneye gitmek için bir bir otobüse bindiler.Çok dikkatli olmaları gerekiyordu çünkü insanların içinde fazla takılmaları yakalanmalarına sebep olabilirdi.Otobüse bindikten sonra arka koltuğa oturdular neyse ki otobüs fazla kalabalık değildi ve yol boyunca kafaları aşağıda rahatca güneye ulaştılar.

           Otobüsten indikten sonra Jan'la anlaştıkları yere gitmeye gitmeye başladılar. Ara sokaklardan birine girdiler ve yürümeye başladılar. Daha sonra sola döndüklerinde karşılarında 4 tane Meksikalı adam. Bunlar o bölgenin çetelerinin üyelerindendi. Siyah beyaz kavgasında tam ortasında bulunan bir çete! Adamlardan biri '' Hey homie şu zencilere bak '' dedi ve Yela ve Mike'ı gösterdi.Sonra 4 kişi üzerine doğru yürümeye başladı. Grubun en büyüğü '' Burada ne işiniz var bakalım'' dedi.Belli ki sataşacaklardı.Mike ve Yela bela istemiyolardı.Mike sakince ''Sizinle sorunumuz yok adamım çekilin gidelim '' dedi. Daha sonra kahkaha atarak Meksikalı adam ''Hahahaha hey Cesar ne dedi duydun mu bu maymuna muzunu verelimde gitsin '' dedi. Mike bu söze  o kadar çok sinirlenmişti ki dayanamayıp adama sağlam bir kafa attı.Adam savruldu ve yere düştü.Daha sonra diğerine yumruk salladı. Yela ise birini boğazından tutmuş yumrukluyordu.Yela ve Mike sıkı bir kavgaya girmişlerdi.Adamlardan biri arkadan Micheal 'a vurdu ve Micheal yere düştü.Adam Mike ' a tekmeler savurdu.Ardindan Yela yetişti ve adamın üzerine atladı. Micheal yere düştüğü sırada silahı çöp kutusunun yanına düşmüştü fakat farkında degildi.Yerden kalkan Micheal duvarındaki sopayı aldı iyice sinirlenmişti ve üzerine gelen adamın karnına iyice geçirdi. Yela ile boğuşan adamıda kaldırıp kafasına yapıştırdı.Adam darbeden dolayı bayılmıştı.Elindeki sopayı atti ve ceketinin iç cebini kontrol etti ve orada silah yoktu.Telaşlandı ve '' Yela silah yok! '' diyerek bağırdı. Yela sol tarafa baktı ve Mike'ın kafa attigi Meksikalıyı elinde silahla kaçarken gördü. ''İşte orada meksikalı piç almış'' dedi Yela ve ikisi adamı kovalamaya başladı. Meksikalı çok hızlı ve kıvraktı. Tellerden çok kolaylıkla atlayabiliyordu. Yela ve Mike peşine düştü. Mike Yela'ya sen tellerden atla ben sokaktan dolaşıp önüne çıkacağım dedi ve soldaki evin bahçesine atladı daha sonra çitlerin üzerinden atlayıp koşmaya başladı.Yela'da telleri tirmanip Meksikalı'yı yakalamaya çalışıyordu.Mike bir süre koştu. Koşarken birden telefonu çaldı arayan Jan'dı. Arabayı ayarlamış Mike ve Yela'yı bekliyordu.Mike telefonu açtı ve '' Şu an musait değiliz işler karıştı biraz gecikeceğiz sakın ayrılma '' dedi.Jan '' Yapacagınız işe sokayım adamım çabuk olun'' diye cevapladı.Mike telefonu kapattı.10 metre ilerde duvara tırmanıp diğer tarafa geçti. Meksikalıyı gördü ve oradaki bir kulübenin arkasına saklandı. Meksikalı bütün gücüyle koşuyordu. Tam kulübenin yanından geçerken Mike üstüne atladı. Ikisi 5 metre yerde yuvarlandılar. Silah yere düşmüştü ve ikisi yerde boğuşmaya başladı. Meksikalı yerden aldığı taşla

Mike ' a vurdu ve üstünden attı. Daha sonra silaha doğru sürünmeye başladı.Mike darbeden sonra sersemlemeye başladı . Meksikalı silahı aldı ve Mike'a doğrulttu silahı tam ateşlediği sırada Yela arkadan adamın sırtına geçirdi.Fakat yinede silahı ateşlemesine engel olamadı. Silahtan çıkan kurşun Micheal'ın sağ koluna geldi.Mike yerden kalkamıyor yerde acı içinde kıvranıyordu. Yela yere düşen Meksikalıyı bayıltana kadar tekmeledi. Sonra silahıda alıp Mike' a koştu telaşla''Mike iyimisin kolun nasıl ?!'' dedi.Micheal acı içinde '' Tamam tamam bir şey yok  sıyırdı sadece" dedi.Evet kurşun kolunu sıyırmış ucuz kurtulmuştu. Yela üstündeki t shirt u yırttı Mike'ın koluna bağladı daha sonrada ayağa kaldırdı ve diger kolunun altına girip Jan'ın yanına gitmek için yürümeye başladılar.

      15 dakika yürüdükten sonra Jan'a ulaştılar . Mike'ı yaralanmış bir şekilde gören Jan '' Aman Allah'ım ne oldu sana böyle çekil gözümün önümden beni kan tutuyor adamım ''dedi. Mike '' Küçük bir kargaşada oldu bişeyim yok'' dedi ve Jan Yela'ya '' Yoksa yine sen mu vurdun he seni kaçık psikopat peki sıradaki kim ben miyim he sürtük herif '' diye bağırdı. Yela'' Git işine Jan '' diye cevapladı. Ardından Mike '' Sohbeti kesinde bir an önce gidelim buradan farkındaysanız lanet olası şeyler yaralıyım!!!'' diyerek araya girdi. Daha sonra Jan'a arabayı kullanmasını söyledi. Arabaya binen bu üçlü San Diego'ya doğru gitmeye başladı. Bütün yaşananları Jan'a anlattılar.Daha sonra ''Siz. Ikiniz. 4 Meksikalıyı mı patakladınız? Siktirin az ötede dalganızı geçin adamım'' diyerek inanmadı.Jan delinin tekiydi Büyük Jan aslında 1.58 boyunda küçük bir adamdı.Büyük Jan demeleri fiziksel özelliklerinden değil büyük işler başarmasındandı. Bu kafayı yemiş adamdaki cesaret kimsede yoktu ve korkusu olmayan bir tipti. Hayatı şaka olarak yaşardı Jan.

     Anayola çıkmak için bir caddeye girdiler.Az daha ilerledikten sonra Yela '' Galiba bir sorunumuz var'' dedi. Ileride çevirme vardı arabaları kenara çekiyorlardı ve yolu kapatmışlardı.Birden telaşlanmaya başladılar . Üstelik kolu kanlı bir şekilde olan Mike çok dikkat çekiyordu.Yavaş yavaş çevirmeye doğru ilerliyorlardı. '' Hayir olmaz o cehennemden çıkamayız çaktırmadan dön şurdan Jan'' dedi Yela. Jan ise gitmekle gitmemek arasında kaldı ya oradan geçecekti ya da çaktırmadan dönüp geri dönecekti.Ama gizlice dönmesi imkansız bir şeydi.''Çabuk karar verin bir sonraki sokak çevirmenin arkasında'' dedi Jan.Sonra Yela '' LANET OLSUN'' diyerek bağırdı ve söylenmeye başladı '' Bu nasıl birgün böyle.''sonra Jan '' Direkt olarak geçiyorum.'' dedi. Yela "Hayır hayır bekle hey Mike ne yapmalıyız.'' dedi.Kolu yaralı bir şekilde olan Mike''Bana bu haldeyken bir şey sormayın lan '' dedi. Kolu çok acıyordu. Mermi kolunu sıyırmış geçtiği yeri parçalamıştı ve o yara Mike'ı yakıyordu. Bir an önce tedavi olması gerekiyordu.Sessiz bir şekilde " Sür üstlerine'' dedi Mike.'' Ne? diyerek cevapladı Jan.Mike'' gazla ve geç şu barikatı" dedi. '' Delirdin mi adamım ''dedi Jan ve Mike ''ŞU LANET ARABAYI SÜR VE GEÇ  BARİKATI''. diyerek bağırdı. Yapacak bir şey yoktu .Barikatı geçip izlerini kaybettireceklerdi. Jan birden gazı kökledi ve önündeki arabayı geçti. Karşıdan son sürat gelen arabayı gören polisler alarma geçti. Jan süratla barikata doğru ilerliyordu. '' Sıkı tutun beyler '' dedi Jan ve arabayla barikata girdi. O kadar hızlı girdi ki çarptıktan sonra direksiyon hakimiyetini kaybeder gibi oldu fakat sonradan toparladı. Ve gaza basarak oradan uzaklaştı.Ardıdan polislerde arabalara atlayıp takip etmeye başladılar.Böylelikle kovalamaca başladı.