Ayaklarımı kapıdan çıkartmamla bir boşluğa düşmeye başladım ve bu beni gerçeketen korkutmuşdu.Sanki bir ceza olarak sonsuz bir kuyuya atılmışdım ve ne zaman yere çakılıp öleceğimi bilmiyordum.
En sonunda ışığı gördüğümde sevindim ama gülümsemem hemen yüzümden silindi çünki hızla yere yaklaşıyıyordum.
Kanatlarımı açamaya çabalıyordum.Çok fazla uçmadığım için gerektiği zamanda ortaya çıkaramıyordum.
Yere çakılmama çok az kalmışdı ki kanatlarim ortaya çıktı
-Sonunda!öleceğim sanmışdım.
Hızla kanatlarımı çırpıp yavaş-yavaş aşağıya inmeye başladım.Uçmakda çok iyi değildim.Eminim kuşlar bile şu anda bana özürlüymüşüm gibi bakıyordu. Zaten artık normal bir insan gibi yaşayacağım için kanatlara ihtiyacım kalmayacakdı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Orman gibi bir yere inmişdim zaten bu kanatlarla başka yere gidemezdim en mantıklısı burası olurdu.
Yine zorda olsa kanatlarımı yok etmeyi başarmışdım.Kağıdı çantamdan çıkarıp evin adresine bakdım.
Burayı pek tanımıyordum buraya gelirken çok mutluydum ama şimdi içimi bir korku kaplamışdı.Umarım Lisanin evini bula bilirim.
Hızla yola koyuldum gece olmadan evi bulmak zorundaydım aksi taktirde başıma gelecekleri düşünmek bile istemiyordum.
Sonunda insanların olduğu bir yere gelmişdim. Sanirim Seoul daydim Lisanin evide bu şehirdeydi.Çok kez denemeden sonra insanlardan biri bana yolu tarif etmişdi.
Insanlar ne ara bu kadar kötü ve umursamaz olmuşlardı.Gerçekten bazıları şeytandan bile beterdiler.
Yolun tarifini öğrendiğim için hızlı bir şekilde yürümeye başladım.Sonunda Lisanın yaşadığı sokağı bulmuşdum. Kağıttan kapının numarasına bakıp kapıyı buldum.
Çok güzel,bahçeli ve 2 katlı bir evde yaşıyorlardı.Lisa bana Jisoo ile hep böyle bir evin hayalini kurduğunu söylerdi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Birazdan kapıyı açıp içeri girecekdim.Acaba beni görünce ne tepki vereceklerdi?Lisayı çok özlemişdim acaba oda beni özlemişmidir?Acaba Jisoo unnie beni sevecekmi?
Ben bütün bunları düşünürken çok dalmış olacağım ki arkamdan gelen sesle irkildim. . -Acaba içeri geçecekmisiniz?geçmeyecekseniz yoldan çekilirmisiniz?
Rose: Dipsiz bir kuyuya atılmış gibi hissediyordum. Kapıdan attığım ilk adımla karanlığa haps edilmişdim sanki.Düşdüğümu hiss ediyordum ama ne bir canlı vardı,nede bir renk değişimi.Hala her yer siyaha boyanmışdı.
Sonunda bir ışık geldiğini hiss etdiğimde kanatlarımı açdım çünki az daha geciksem yere çakıla bilirdim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gözlerden uzak bir yere inip nerede olduğumu aramaya başladım.Seoul yazisini görünce sevindim çünki Jisoo unnie de burada yaşıyordu.
Adresi birilerine sordukdan sonra yola koyuldum.Çabuk olsam iyi olucakdı.Hava yavaş-yavaş kararıyordu ve yağmur yağacağınıda hiss ediyordum .
Acaba kaçdığım fark edilmişmidir diye düşünüyordum.Fark etmişlerse beni çoktan aramaya başlamışlardır.Eminim buldukdan sonra geri dönmemi isteyeceklerdir ama hayır oraya birdaha asla dönmeyecekdim.
Bunları düşünürken çoktan eve varmıştım bile.Kapıyı bulduğumda karşısında bir kızın durduğunu gördüm.
Gerçekten çok güzel bir kızdı minik bir burnu,Pembe dolgun dudakları ve kedi gibi çekik gözleri vardı beden hatlarıda çok güzeldi.Böyle durmuş birşey düşünürken adeta bir tabloya benziyordu ve eminim hiç bıkmadan saatlerce izleye bilirdim.Ama hemen içeri girmem gerekiyordu.Onun yanına yaklaşıp sordum.
Ikimizde bahçe kapısından geçip evin kapısına yöneldik.Bu kızın kim olduğunu merak etmişdim.Çünki insanda olamayacak bir güzelliğe sahipti.
Kapının zilini bir kaç kez çalıp bekledik.O sırada yine gözüm kıza kaymışdı.En sonunda adını sormaya karar verdim
Rosè:Adin ne? Jennie:Jennie, Kim Jennie.senin?:)
Bu isim bana bir yerden gerçektende tanıdık geliyordu.O bana merak dolu gözelerle bakarken bende ona cevap verdim. Rosè:Gerçek adım Park Chaeyoung ama Rosè derler.:)Sen Jisoo unnie ve Lisayı nereden tanıyorsun?
Jennie:Aslında sadece Lisayı tanıyorum Jisoo hakkinda sadece Lisanın sevgilisi olduğunu biliyorum.
Biz konuşurken birden kapı açıldı.Ve yıllardır görmediğim Jisoo unniem en tatlı haliyle pijamaları ve hafif dağılmış saçlarıyla karşımda duruyordu.Beni görünce gözeleri bir fal taşı misalı açılmışdı.
Lisa :Jisoo aşkım kim geldi
Sanırım bu gelen Lisaydı gerçektende çok güzel bir kızdı.Oda Jisoo unnienin yanında durup gözlerini pörtlerderek jennieye bakdı.
Jisoo×Lisa: Rosè? Jennie?
Umarım bölümü beğenirsiniz artık bende vote ve yorum istiyorum.😊😊💖💖
