Jennie beni öpdükden sonra sızıb kalmışdı.Bana da onu odaya kadar taşımak kalmışdı.Ah ne günah işlemişdim ben.
Rosè:Ah Jennie neden bu kadar ağırsın?
Aslın da o ağır değildi sadece ben fazla güçsüzdüm.
Rosè:Haftada bir kaç kez seni taşısam bayağı kas yaparım aslın da.
Jennie:Hey söylediklerini duyuyorum ağır değilim ben 45 kiloyum.Benim kadar zayifini bul da Tanrıya şükret.
Rosè:Sen uyumuyormuydun ya madem uyandın in bakalım kucağımdan.
Jennie:Hayır inmeyeceğim beni sen götür odamiza zaten başım dönüyor midem de bulanıyor.
Bunu diyip ellerini boynumda daha da sıkılaşdırdı.Ahtapot gibi yapışmışdı res men
Rosè:Jennie bak sakın kusayım deme seni yere fırlatıp kaçarım haberin olsun.
Jennie:Aman tamam kusmam.Odama götür beni.
Rosè:Götürmezsem ne yaparsın.
Jennie:Götüreceksin
Burnumun ucuna öpücük kondurup geri çekilmişdi.Bunu yapmasıyla adeta donup kalmışdım.Yanaklarım alev alıyordu ki 2 kere öpmeme rağmen ilk kez böyle olmuşdu.
Jennienin kıkırdamasıyla kendime geldim. Jennie:Rosè artık beni odama götürümüsün artık.
Rosè:T-tamam
Bana ne yapıyorsun sen Kim jennie.Şimdi insanların nasıl şeytanlara bu kadar kolay kandıklarını anlıyordum.Jennie bu kadar muhteşemken nasıl ona aşık olmaya bilirdim ki.
Sonunda odamiza gelip onu yatağa yatırdım.Ben de yanına yattım ve üzerimizi örttüm.
Hava bu kadar soğukken onun bedeni o kadar sıcakdı ki ona sokulmadan edemedim.
Rosè:Iyi ukular sevgilim.
Bu kelime bile kalbimin hızlanmasına yetmişdi.Burnumu güzel saçlarına yaklaştırıp güzel kokusuyla uykuya daldım.
Jennie:
Gözlerimi burnuma dolan güzel kokuyla açmıştım.Bunun Rosè olduğunu anında anlamışdım.Ezberlemiştim artık o güzel huzur dolu kokusunu.
Pencereden gelen tıklanma sesiyle başımı ora ya çevirdim.Pencerede bir ateş kuşu vardı.Cehennemde benim de bir tane vardı telefon olmadığı için haberleri onunla gönderirdik.Acaba bura da ne işi vardı?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
