Without You ||NH||

5.

Şu an belki milyonuncu kez halının desenini hayali bir kalemle çizmiştim. Beynimde ki düşünceler ile adeta boğuşuyordum.İçtiğim bira işe yaramıyor aksine beni daha çok geriyordu. Peki ya ne yapmalıydım?

İçimden bir ses 'O senin kızın, ne olursa olsun ona babalık yapmalısın.' diğeri ise 'Sen daha kendine bakamıyorsun,bütün gün şirkettesin. Üç aylık bebeği evde yalnız başına bırakıp gitmeyi mi düşünüyorsun ahmak!'diyordu.Ve ikinci ses daha ağır basıyordu.

O bana Alisha'yı hatırlatacaktı.O olmasaydı belki de biz Alisha ile çok mutlu olacaktık.Ya bana annesini sorduğun da ne diyecektim ? 'Kusura bakma kızım uçkuruma hakim olamadım ve yanlışlıkla seni yapmışım. Annen de seni doğurmak için öldü mü!'

Ahh Alisha, bütün yükü omuzlarıma yükledin ve aslında sende giderken benim kalbimi götürdün...

Yerde gördüğüm siyah botlar ile tanıdık iki çift gözler ile karşılaştım. İlk önce bana sonra masada bitirdiğim iki-üç bira şişesine baktılar.

Ciddi bir ifadeye bürünüp yanıma oturduklarında gerildiğimi hissettim. Evet durumu onlara söyleyip içimi kemiren kurtlardan kurtulmak istedim belki de beni haklı bulmalarını ve sorumluluklarımdan kaçmak ?

Ellerini dizlerime koyup güven verici bakışlarını üzerime çeviren Liam oldu.
"Sorun ne dostum, ahh eline ne oldu ?"

Zayn endişe ile gelip elimde ki bira şişesini alıp elime baktı.

"Yine niye sinirlendin dökül bakalım."diyip tebessüm etti Zayn. En çok bu yönünü seviyordum onun, ne yaşarsa içinde yaşıyordu ve kendini güçsüz göstermek istemiyordu.

Gözlerimi yerdeki halıya çevirip zorlukla derin bir nefes çektim. "Benim Alisha'dan bir kızım var."

Gözlerine bakacak cesaret bulamadım kendimde, tepkilerini merak ediyordum.

Çocukları çok seviyordum evet ama baba olma fikrine alışamadan hem anne hem de baba olmak ? Ve ölümüne yol açtığım, sevdiğim kadın...

"Ahh! Sikeyim Liam ilk baba oldu, ilk evlenen o oldu. Şu seksilik sonuncu baba mı olacak! Yakında da evlenirsin sen kesin. Benim gidip Fiona'yı ikna etmem gerek."

Başımı kaldırıp Zayn'in ciddi olup olmadığına baktım. Şu an sanırım 'Fiona'yı nikaha nasıl ikna ederim' diye düşünüyordu. Ona kitap bile yazmasını söyledim yani şöyle bir kitap "Pezevenkliğin elli tonu" bence gayet bu konuda gayet başarılıydı.Yazma konusunda değil pezevenklik konusunda.

Yüzümde istemsiz bir tebessüm oluştu. Liam'ın yumuşak tınısı kulağıma dolunca gözlerim bu sefer onun gözleri ile buluştu.

"Dostum Alisha kanser diye biliyorum?"

Başımı aşağı yukarı yönlü yavaşça haraket ettirdim. "Doktor ameliyat olursa bir daha bebeği olmaz demişti. Bebeği doğurmak için benden ayrılmış, kızımı doğurup sessizce gitmiş...Ben babalık ne bilmezken şimdi hem anne hem de baba olamam Liam."gözlerimin dolmasıyla ellerimle hemen yaşları sildim.

Ellerini omzuma koyup ona bakmamı sağladı. "Sana bakacaksın o bebeğe diyemem Niall, buna kendin karar vermelisin.Bana baksana ben baba olmayı anne karnında öğrenmedim, bana babalığı Bear ve Bella öğretti."elini kalbimin üzerine koyup devam etti. "Burası ne diyorsa onu yap.Ve unutma o kız büyüyünce ve seni bulunca karşına geçip 'Bana neden babalık yapmadın' diyecek. Ne diyeceksin ?"

Sözleri beni yerimden sarsmıştı. Ben hiç böyle düşünmemiştim. Ayağa kalkıp kapıya doğru ilerledi. "İyi düşün dostum. Kararın ne olursa olsun hep yanındayız bunu unutma. Şimdi gitmem gerekiyor. Bella'ya bakmam gerekiyor Rose kuaföre gidecekmiş, görüşürüz."diyip gitmişti.