Jakuzimde viskimizi içiyorduk Jev ile. Onu daha önce çıplak görmüştüm ama bu sefer daha seksiydi. Yanına gittim ve kucağına oturdum. Sinsice güldü.
Saçlarıyla oynarken beni uzun bir şekilde öptü,ne şehvetliydi öpüşü buna asla doyamazdım. Vücudundaki kasları ellerken çok hoşuma gidiyordu. Oda boş durmayıp göğüslerimi okşamaya başladı.
Elleri kalçalarıma inerken beni dahada kendine çekti ve içime girdi...
Banyodan çıkınca kıyafetlerimi giymek için odama gittim üzerime bir gecelik geçirdikten sonra aşağı indim. Buzdolabından kan torbası aldım ve koltuğa oturdum bir film koydum.
Kan torbamı yavaş yavaş içtim. Uykuya daldım...
Jev'in yanımda olduğunu farketmemiştim. Oda yanıma yatmıştı.
Uyandığımda açtım hemde deli gibi gözüm dönmüştü. Hemen üzerimi değiştirip dışarı fırladım.
Şehre inmek için yasak ormandan geçerken yanımadan bir karaltı geçti etrafımda bir tur döndüm görünüşte kimse yoktu.
Yürümeye devam ettim gökyüzüne baktım derin bir nefes çektim bunu özlemiştim sanırım. Uluyan kurt sesi duydum birden. Şaşkınlıktan ne yapacağımı bilemedim kurtlar vampir avlarlar daha önce burda hiç kurt görmemiştim. Koşarak ormandan çıktım. Açlığımı unutmuştum.
Herzamanki bara gittim. Barmen beni tanıyordu içkimi verdi.
İçkiti bitirdim açlığım iyice köreldi. Masaların birinde oturan adama bakmaya başladım sanırım beni farketmişti. Yavaş adımlarımla yürüdüm yanına oturdum.
"Selam."
"Selam canım. "
Benimle yukarı gelmesi için onu biraz tahrik etmem gerekiyordu. Ellerimi kolunun üstüne koydum. Elim yandı ve hemen geri çektim hafif bir sesle hayır olamaz Lotus çiçeği.
" Noldu bir sorun mu var? "
"Yo hayır bişey yok kolundaki bileklik çok güzelmiş diyecektim."
"Evet güzeldir aile yadigârı babam takmış bunu hiçbir zaman çıkarma demişti. "
" Baban ne iş yapıyor? "
" Silah fabrikası var."
"Hım ne güzel. "
"Hep bu bara mı takılırsın?"
"Genellikle. "
" Adın ne? "
"Katy Armstrong senin?"
"Edward Drew. "
Bunlar drewlerdi kurulun bahsettiği isim onlarda mı Washington da yaşıyorlardı gözlerim şaşkınlıkla açılmıştı.
Telefonumu elime aldım Jev'den mesaj gelmişti.
" Benim gitmem gerek tanıştığıma memnun oldum. "
" Bende Katy. "
Bardan dışarı çıktım ah deli olucam buda neydi şimdi elim hala yanıyordu iyileşemiyordum. Yasak ormandan geçip eve geldim.
" Nerdesin Kat. "
" Avlanmak için dışarıya çıktım ama avlanamadım. "
Ona elimi göstererek.
" Lotus çiçeği nasıl oldu? "
" Bara gittim masada oturan adamı gördüm yanına oturdum selam falan dedim. Elimi kolunun üstüne koydum bilekliği olduğunu görmemiştim koyunca elim yandı işte, adı Edward Drew avcılar değillermi onlar? "
" Evet onlar ama onlar burda yaşamıyorlardı neden geldiler acaba?."
"Ormandan geçerken kurt uluması duydum bunun için olabilir mi bizim için geldiklerini sanmıyorum öyle olsa annem şimdiye damlardı buraya. "
" Öylede olabilir bilmiyorum ama kendine dikkat et bir süre insan öldürmek yok tamam mı? "
" Tamam ama şuanda çok açım. "
" Dolopta kan torbası var unuttun mu? "
" Evet açlık kafama vurdu. "
Dolaptan kan torbasını aldım ve bir çırpıda bitirdim.
Odama çıktım üzerimdeki kıyafetleri değiştirdim.
Laptopu alıp Edward Drew'i araştırmaya koyuldum...