Gözlerime inanamıyordum Edward Drew sinema oyuncusuymuş oldukçada beğeniliyormuş evet yakışıklı olduğu söylenebilir bende gördüğümde öldürmek için fazla yakışıklı bulmuştum açıkçası ben böyle düşüncelere dalarken içeriye Jev girdi.
" Napıyorsun? "
" Edward'ı araştırıyom görsen inanmazsın bu çocuk sinema oyuncusuymuş ve oldukçada popiler yani bu çocuğu ayartmak fazla güç olmasa zaten benden haşlanmış gibiydi."
Jev kaşlarını çattı.
" Nedemek ayartmak biz böyle konuşmamıştık Katy. "
"Ne yapmayı planlıyorsun Jev ona nasıl daha yakın olabilirim, onun beni ailesiyle tanıştırması gerek yoksa neyin peşinde olduklarını öğrenemeyiz. " dedim sinirle.
"Pekâlâ senin dedeğin gibi olsun ama işin sonundan nasıl çıkacaksın bilmiyorum, evlerinde birsürü bizi öldüren şeylerden olduğuna eminim heryerde lotus çiçeği olduğuna da eminim buna nasıl katlanıcaksın. "
Düşündüm buna bağışıklık kazanabilir miyim diye bunu yapanları daha önce duymuştum kökenlerin hepsi buna karşı bağışıklık kazanmıştı.
" Lotus çiçeğine karşı bağışıklık kazanabilirim Jev bunu yapabileceğimi biliyorsun. "
" Sen delirdin mi azcık dokunmana rağmen hala bileğin geçmedi bilmem farkında mısın? "
" Bu acıya katlanabilirim, sorun o değil sorun bu çiçeği nereden bulacağız sen bunu düşün. "
" Ben nerede bulabileceğimi biliyorum. "
" Tamam canım sende olmasan bana kim bakıcak. "
Jev'e sımsıkı sarıldım kokusunu içime çektim.
--------
Sabah uyandığımda Jevle sarmaş dolaş uyuyorduk, ne kadar da güzel uyuyordu benim aşkım, onu uyandırmadan yataktan kalktım. Banyoya doğru dans ederek gittim -dansı çok seviyorum çok-
Banyodaki radyoyu açtım duşa girdim banyo yaptıktan sonra giyindim ve dışarı fırladım. Ormandan yürüyerek çıktım. Herzamanki bara gittim belki Edward oradadır kendimi ona güzel göstermem lazım. Mağzaya girip kendime koyu lacivert salaş belden lastikli bebek yaka bir elbise buldum şirin bir elbiseydi. Elbiseyi satın alıp mağazadan çıktım. Bara doğru girdim saat 19:07 'yi gösteriyordu bara girdiğimde hafif doluydu gözlerim Edward'ı arıyordu.Evet buldum onu bar taburelerinde yalnız başına oturuyordu yanına gittim:
"Selam. "
"Oo selam güzellik seni görmek ne güzel. "
"Bende seni gördüğüme sevindim, bana sinema oyuncusu olduğunu söylememiştin. "
" Öğrendin demek oyunculuğu pek sevmem öyle bi teklif gelmişti oynadım birkereliğine öyle işte. "
bar taburesine oturdum bir içki söyledim. Oturuşum onu tahrik etmeye yeterdi bile, bacak bacak üstüne attım ve elbisemi daha yukarı çektim. Edward bacaklarıma gözlerini dikmiş bakıyordu. Bense onu izliyordum ona baktığımı farketti.
" Pardon ben dalmışım. "
" Önemli değil canım zaten gelen geçen herkes bacaklarıma bakıyor alıştım ben artık. "
" Başka bir yere gidelim mi? "
" Mesela? "
" Hotel gibi mesela , ne dersin? "
İşte amacıma ulaşıtım. Onu kendime bağlamam lazımdı.
" Tek gecelik bir ilişki istemiyorum. "
dedim biraz sert bir şekilde.
" Tek gecelik olduğunu kim söyledi."
dedi göz kırparak.
" Buna emin misin sana nasıl güvenicem? "
" Bakire misin? "
Soruma soruyla karşılık verenlerden hiç hoşlanıyorum.
" Hayır değilim, bunun ne alakası var? "
" Daha önce yapmışsın işte onlar tek gecelik miydi? "
" Yani evet."
"Ozaman sorun ne?"
Yavaşça ona yaklaştım.
" Ben senin hayatında olmak istiyorum. "
Gözlerimin içine bakıyordu, ne diyeceğini kestirememişti sanırım gözleri dudaklarıma kaydı.
"Ol ozaman. " diye fısıldadı ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı karşılık vermek için ağzımı açtığım zaman ellerini belime yerleştirdi. Şehvetli bir şekilde öpüyordu benim hisselerim yoktu sadece vampirle seviştiğimde bu duygular ortaya çıkıyordu. Beni kucağına aldı bacaklarımı beline doladım yukarı çıktık, beni yere bıraktı üzerindekileri çıkardı oldukça iyi vucüdü vardı karın çalışmış belliki bende bir ara çalışmıştım karnımın düz olması için.
Beni soydu ve gözlerini üzerime dikti.
" Güzel vücut. "
Ben ona bakarken o anda dudaklarıma yapıştı beni yatağa attı ve üzerime çıktı. Bende o sırada boş durmayıp elindeki bilekliği koparmaya çalışıyordum. Boynumu emiyor ve ısırıyordu bende onu inandırmak için inliyordum. Isırmak öyle olmaz ama şimdi sana bunu yapamam planlarım altüst olurdu. Gözlerim kızarıyordu olmaz hemen gözlerimi kapadım. Edward iç çamışlarımı çıkarmış vücudumu yalıyordu. Edwardı altıma alıp bu sefer ben aynılarını yaptım Jev'e ihanet ediyormuş gibi hissediyorum of ama yapmak zorundaydım.
~~~~~~~~~ 2 saat sonra
Edward yatakta yanımda yatıyordu.
" Benim gitme vaktim geldi. "
Eşyalarımı alıp giyindikten sonra Edward'a göz kırptım.
" Görüşürüz canım. "
" Seni asla unutmam merak etme güzelim. "
Bardan çıktım ormandan koşarak geçtim. Hızlı koşmak bu kadar mı güzel olurdu eve girdim ve kendimi duşa attım...