Arkeopteriks Uçabiliyordu!
Geç Jurasik Dönemi'nde yaşamış olan dino-kuş Arkeopteriks'in güzel tüylü bir yer hayvanı mı, yoksa havada süzülebilen bir uçucu mu olduğu sorusu, onlarca yıldır paleontologların kafasını kurcalıyordu. Son teknoloji ürünü sinkrotron mikrotomografi yöntemi kullanılarak, Fransa Grenoble'da bulunan ESRF'de gerçekleştirilen bir çalışma sonucunda bilimciler bu soruyu yanıtladıklarını düşünüyor. Çalışma sonuçları Nature Communications dergisinde yayımlandı.
Adı "antik kanatlı" anlamına gelen Arkeopteriks uçabiliyor muydu ve eğer öyleyse nasıl? Modern kuşların dinozorların ardılları olduğu artık bilinse de, kuşların uçma becerisi kazanmalarına ve evrimlerinin erken evrelerinde ilişkin yanıtsız pek çok soru var. Şimdiye dek başvurulan geleneksel inceleme yöntemleri, Arkeopteriks'in uçup uçmadığını netleştirememişti. ESRF, Çekya'daki Palacký Üniversitesi, CNRS, İsveç'teki Uppsala Üniversitesi, Almanya'daki Bürgermeister-Müller Müzesi ve Sorbonne Üniversite'sinden araştırmacıların ortaklaşama yaptıkları araştırmada, Arkeopteriks fosillerinin içine sinkrotron mikrotomografisi ile bakılarak, kuşların en eskilerinden biri olan bu canlı hakkında değerli bilgiler edinildi. Buna göre, Arkeopteriks'in kanat kemikleri hafif bir uçuşa izin verecek biçimdeydi; fakat bu uçuş, günümüz kuşlarının uzmanlaştığı uçuş teknikleri kadar ileri düzeyli değildi.
Arkeopteriks fosilleri, yaşayan dinozorlar da denilen günümüz kuşları ile soyları tükenmiş olan dinozorlar çağı dinozorları arasındaki akrabalık ilişkilerine işaret eden bir anatomi mozaiğine sahip. Örneğin kanatlarındaki tüyler tıpkı kuşlara benzerken, omuz yapıları ise kuşlara göre çok ilkel görünüyor. Arkeopteriks'in kuşlar gibi omuzlarının olmayışı, onların modern uçuşun kanat çırpma çevrimine giremeyeceklerini düşündürüyor.
Arkeopteriks'in yaşarken nasıl görünüyor olabileceğine ilişkin bir tahmin.
Arkeopteriks fosilleri kireç taşının içinde ve üzerinde korunmuş olduklarından, biçimlerini bütünüyle açığa çıkarmak mümkün olmuyor. Fosiller çok değerli olduklarından, iç yapılarını görme amacıyla bile olsa, hasar almaları istenmiyor. Neyse ki artık buna gerek de kalmadı, çünkü geliştirile aşırı duyarlı görüntüleme teknikleri sayesinde fosil kemiklerin iç yapılarının 3-boyutlu görüntülerini yapılandırmak olanaklı.
Arkeopteriks fosili
Yapılan çalışmada bu tekniklerle elde edilen kanat kemikleri beklenmeyen bir şey ortaya çıkardı: Arkeopteriks'in kuşlardaki gibi bir omuz kemeri olmamakla birlikte, modern uçan kuşların çok önemli bazı uyumlanmalarına sahip. Kol kemiklerinin orta kısmına odaklanan ekip, bu bölgenin kuşlarda uçma ile ilişkilendirilen açık sinyaller içerdiğini belirtiyor. Arkeopteriks'in kemik duvarlarının yerde yaşayan dinozorlardan çok daha ince olduğunu ve kuş kemiğine çok benzediğini hemen fark ettiklerini ekliyorlar.
Bilimciler, arkeopteriksin yürüme ve uçma davranışlarının yaklaşık olarak sülünlerinkine benzetilebileceğini söylüyor. Yani çoğu zaman yerde dolaşan, fakat kaçması ya da engel aşması gerektiği zaman uçan bir hayvan olmasının muhtemel olduğunu düşünüyorlar. "Arkeopteriks, Jurasik göğünü, ileride Kretas döneminin devasa pterozorlarına (uçan sürüngenler) evrilecek olan ilkel pterozorlar ile paylaşıyordu," diye ekliyor ekipten Vincent Beyrand.
"Kuşkusuz, Arkeopteriks'in 150 milyon yıl kadar önce aktif olarak uçmakta olduğunu artık biliyoruz; ki bu da aktif dinozorsu uçuşun daha erken bir tarihte evrildiğine işaret ediyor!" diyor ekipten Prof. Stanislav Bureš. Bununla birlikte, günümüz kuşlarındaki göğüs uyumlanmalarının Arkeopteriks'te olmaması nedeniyle, uçmayı başarma yöntemi farklı olmalı. Bunun tam olarak nasıl olduğunun anlaşılması için fosiller üzerindeki araştırmalar sürecek. Şimdilik net olan şey şu ki, Arkeopteriks uçan dinozorların ilk temsilcilerinden biri ve kullandığı uçma stratejisi nihayetinde tükenerek, yerini günümüz kuşlarının stratejilerine bırakmış durumda bulunuyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
''Ben Bilmiyorum'' Deme!
RandomYeryüzünde ve gökyüzünde varlığından haberdar olmadığımız bir sürü canlı var. Hayatın karmaşasından biraz uzaklaşıp bilmediklerimizi öğrenmeye ne dersiniz? Gelin bilinmeyenleri öğrenerek toplumda fark kazanalım ^^ Emek hırsızlığı yapıyormuş gibi ol...