Neden böyle bir şey yapmıştı anlamamıştım.-"Ece amacın ne? Ne yapmaya çalışıyorsun? Yıllar sonra buluştuk şimdi beni istemiyormusun?"
-"Ben seni istiyorum" dedi kırık bir ses tonuyla.
-" Eee ?"
-" Zaten beni isteseydin ilk geldinğinde yanına alırdın! Öyle çekip gitmezdin!" Bağıra çağıra ağlayarak anlattıkları kalbime oturmuştu...
Tam üç yıl önce bir daha Ece' i yanıma almak istedim. O zamanlarda da stilistliğe yeni başlamıştım. Acemi ve şanssızdım. Yani açıkçası maddi durumum pek yoktu. Nasıl geçineceğimiz pek de belli değildi. Aslında önemli olan birlikte olmamızdı. Ama onu çok zengin bir aile evlatlık almıştı. Çok mutluydu. Onu almaya geldiğimden haberi yoktu. Bende bir kaç sene sonra yeniden onu almak umuduyla çektim gittim.
Biz yetimhanede büyüdük. 3 kardeş. Ee mağlum ordaki çalışanlarla da haşır neşir olmuştuk. Kumsal'ı evlatlık alan aile iflas etmiş ve onu geri yetimhaneye bırakmak zorunda kalmışlardı. Halime Teyze (orada ki asırlık çalışan hizmetli) beni aradı ve durumu bildirdi. Aylar önce onu almak için evlerine gittiğimi de biliyordu, Halime Teyze. Bunu da Ece' ye söyleyince çıldırdı. Allah bilir aklından neler geçirmiştir neler. Beni sevmiyordu o yüzden almadı ya da beni kıskandı o yüzden almadı gibi bir çok sebep vardı aklımda acaba bana karşı hangisini kullanmıştı, bilmiyorum ama bana o günden beridir nefretle bakıyor.
-"Ece inan ben seni almaya gelicekti-" bağırarak lafımı böldü ve ;
-"Beni almıcaktın yalan söyleme ben bunları aylar, aylar sonra Halime Teyze' den öğrendim! Şimdi çık git ve bensiz mutlu hayatına devam et! Zaten annem gibi sana da güven olmucağını biliyordum! Sende, onun bizi yetimhanede ölüme terk ettiği gibi, beni böylece hayata karşı 1- 0 mağlup bıraktın gittin! Ne kadar zengin olsalarda olsunlar onlar asla bana aile olmucaklar dı! Onlar asla burdaki yarayı kapatmıcaktı! Ama sen kapatabilirdin!" Dedi ve elini kalbinin üzerine yerleştirdi. Ardından göz yaşları yanaklarını ıslatarak süzülürken, elini kalbinden çekti ve "Belki kapatabilirdin" dedi ve lafını yeniledi...
-" Beni asla o kadınla karşılaştırma o kocası ve iki çocuğuyla mutlu mesut yaşarken, sizi yetimhanede koruyup kollayan kimdi?!" Dedim kırılan sesim ile.
-" Zaten bize yeterince iyi baksaydın Cemre ölmezdi!"
-" Cemre' nin ölümünden ben suçlu değilim!! Suçlu olan annem ben size gerçek bir anne gibi bakamazdım zaten benden ne bekliyordunuz ki? Ama ben yinede sizi yalnız bırakmadım elimden geleni yaptım" Dedim bağıra bildiğim kadar bağırarak. Ardından da koşarak evden çıktım. Gözlerim yaşlıydı ve içimden sonsuza dek ağlamak istiyordum.
* * *
Yolda yürürken ağlıyordum. Bu halimle artık nasıl araba kullanacaksam!!
Arabaya bindindiğimde acaba birine söylesemde gelsin beni alsın diye düşünmedim de değil. Yinede arabaya bindim ve eve gittim. Nasıl vardığımı anlamış değildim. Eve gittiğimde ilk işim güzel bir duş almak oldu. Ardından biraz makarna pişirdim. Kendime yetecek kadar.
Ben yemeğimi bitirene kadar Melis' de eve çoktan gelmişti. Melis benim üniversiteden arkadaşım. O çok küçükken annesini, babasını, kardeşlerini kazada kaybetmişti. O da benim gibi yetim yani. Benim her şeyimi biliyor. Her derdime koşuyor. Ne zaman kendimi darda ve bir çıkmazda hissetsem onu yanı başımda buluyorum.
O benim annem, babam, abim, ablam, ailem yani kısacası herşeyim.
Onunla aynı evde kalıyoruz. Ev küçük. Ama ev kirasıda bir o kadar uygun. Melis doktor, anestezi umanı. Bende stilist. Yani ev kirasını faturaları ödemekte fazla zorlanmıyoruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbimdeki Kaybolanlar
ChickLitBelki üstün yeteneğim olmadığından dolayı muhteşem bir kitap yazamıyorumdur... Ama bu kitap sırf senin için Ashley.. Seni çok seviyorum... >♡