Ben orta okul mezunu bir kızım bu yüzden eğer hikayemı okurken yazım yanlışı görürseniz ki görüceksiniz özür diliyorum şimdiden . Hayatımda ilk defa böyle bir şeye cüret ediyorum ve kendimi hiç olmadığım kadar cesur hissediyorum. Aklımda kurduğum ku...
Bir ilkbahar günüydü. Deniz hoyrat,rüzgar usluydu. Üsküdar ahh Üsküdar . Üsküdar'ım ... Karmaşıktı ,dertliydi,mutluydu,sessizlilti,çığlıktı,karanlıktı. İnsanlar ; kimisi hızlıydı yetişecek yerleri vardı , belki bir iş yerine ,belki toplantılara , evine , arkadaşlarına, vekaleti elinde olan eski eşinin yanındaki çocuklarına ,sevgilisine , misafirliğe, hastaneye, cenazeye, Hayata ...
Çocuklar vardı küçücük elleriyle para dediğimiz o lanetli kâğıtları kazanmak için mendiller satan ,hayatlarını heba eden . O çocuklar değil miydi kâğıt parçaları yüzünden hayata yenik başlayan . Bir hâl çaresi bulunmalıydı o masum melekleri kurtaracak . Asıl onların hakkı değil miydi "mutluluk". Belki Rabbimiz mutluluğu ,gülmeyi ağaçları, hayalleri ,ilkbaharın neşesini ,kış mevsiminde lapa lapa yağan karı onlar için yaratmıştı. Bu güzellikleri onlardan alanlara ne denmemeliydi.
Kimi insanlarda omuzları düşmüş , gözleri çökük ,durgundu, Bu kimseler günah olmasaydı ipten kolye takarlarmıydı acaba boyunlarına ? Neydi bu insanların dertleri ? Peki ben bunca Derdimin arasında neden bunları düşünüyordum? Sanırım kendimi yalnız olmadığımı düşünerek rahatlatmaya çalışıyordum.
~~~~
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
12 SENE ÖNCE
22 şubat 2004 günüydü. Annemle beraber kahvaltı yapıyorduk. En sevdiğim çizgi film olan Tom and Jerry vardı. Jerry çok tatlıydı .Tom onu kovaladıkca o planlar yapıyor,o plan yaptıkça ben gülme krizine giriyordum. Annemde bir yandan agzıma yoğurt ekmek veriyordu. Onu yerkende utanıyordum . Sonuçta ben artık 10 yasında annenin değimiyle gencecik bir kız olmuştum. Bir arkadaşım görücek olsa rezil olurdum . birden kapı çalınmaya başladı. O kadar şiddetli çaldıkı korkudan ölecek gibi oldum . Annem ,annemın son bakışı. O koyu yeşil gözleri gözlerim ile buluştuğu zaman yine hayranlıkla bakakaldım ona. Hayatımda gördüğüm en güzel kadındı . Hatta köyümüzün en güzel kadınıydı desek daha doğru olurdu. Beni hemen bir dolabın içine koydu, kapıyı çalanın kim olduğunu biliyormuş gibi. Beni sıkıca tembihledı " sakın nolursa olsun asla asla dolaptan çıkmayacaksın!" Söz verdim ona asla nolursa olsun dolaptan çıkmayacaktım ! Dolabın kapağını kapattıktan sonra kapıyı açmaya gitmişti. Ben merakımdan çatlayacakken birden küçük bir kırık gözüme çarptı. Evet muhtemelen annem dolabın yerini değiştirirken kırmış olacaktı . O delikten olayları izlemeye başladım. Annem ; ilk dostum, arkadaşım, öğretmenim. Beni karşılıksız seven kadın.
Uzun saçlarıyla yaptığı güzel örgü esarbının altından sarkmıştı . Her zaman o yeşiln en koyu tonunu alan gözleri ile etrafı hüzünle izlerdi. Kıskanılası güzelliği vardı . Neden açtı ki o kapıyı! Ardındakini bile bile . beni düşünmedı mı ? Yada dedemı.
Birden yüksek ,insanın içini ürperten o lanet adamın sesi kulaklarımda yankılandı .
- Geç içeri lan !
Bu adamın yine bu halde burda ne işi vardı . Tam anneme bağırma die dolabı açıcaktım ki annem amcama belli etmemeye çalışarak bana işaret yaptı . Geçen sefer de anneme bağırmıştı nedenini sorduğumda bana şaka yaptığını söylemişti ve çok gülmüştük. Bu da bi şaka miydi acaba? Hiç komik değildi şayet şakaysa diye içimden geçirmiştim. Peki o zaman neden gelmişti .Niçin bu kadar sinirliydi. Oysa ki bana hep anneni çok seviyorum derdi. Annem onu bu kadar kızdıracak n'apmıştı ? diye düşünüp durdum. O sırada annem ona yalvarmaya başladı .
- Nolur yapma Sırma var . o daha çok küçük . bana ihtiyacı var . bensiz napar? "
Neler diyordu annem böyle ! Bir yere mi gideceklerdı . her zaman nejla teyzemlere giderdi. Yine oraya mı gidecekti. Ama ağlamasına ne gerek vardı ? Ben beklerdım onu , yaramazlık yapmadan . ben bunları düşünürken amcam avazı çıktığı kadar bağırmaya başladı . - " Banane o p*ç ten . zaten onu aldırmadıgın için herşeyi sen yaptın. Abim o p*ç yüzünden geberdi. Onu öğrendiğinde kalp krizi geçirip ölmedi mi ? Onu fark ettiğin an aldırmalıydın . Bu tarz şeyler söyleyip duruyordu ama bana neden o kötü kelimeyi kullandığinı bilmiyordum . Hem benim babam askerde değil miydi ? Dedem ve annem hep öyle derlerdi. Hatta gelecek ve bana konuşan bebekte alıcaktı. Nasıl ölürdü ? Ben ölümün ne olduğunu biliyordum Halilin dedeside ölmüştü . sonra yıldız olmuştu.Hayır hayır bunu istemiyordum . Gelsin n'olur gelsin ! O an yüreğimde bir sızı Hissetmiştim . annem ve amcam sadece bağırışiyorlardı ama ben onları duyduğum halde anlayamıyordum . aklımda sadece babamin yıldız olma düşüncesi vardı. O hiç gelmemişti vr artık gelmiycektide. Birden göz pınarlarımdan akıp yanaklarıma süzülen sıcak damlalar ile kendime geldim . Ben yere düşüp bacagımı kanattığımda bile bu kadar acı hissetmemiştim. Tam bu sırada amcam belindeki silahı çıkardı ve anneme doğru uzattı. Napıyordu bu adam onu damı yıldızlara gönderecektı! Bende gideyim o zaman yada artık lütfen kimse oraya gitmesin. Giden gelmiyordu. Ve o ses kulağımi sağır etmiş gibi çıkan ,hayatımın dönüm noktası olan . Tek suçu hayata gözlerini açmak olan beni o an orda öldürmüştü . Ben olanları şaşkınlıkla izlerken Annem yere düşmüştü . ağzımdan kaçan küçük hıçkırık ile amcam ile göz göze gelmiştik .