Taksi yolda ilerlerken artık her yerden daha iyi bildiğim mezarlık yoluna varmak üzereydik.
''Üzgünüm buraya kadar bırakabilirim.İlerde düzeltme var.''
''Pekala.Buyrun.''
Her zamanki fiyat tuttuğundan direk parayı uzatıp,taksiden çıktım.Bugün diğer günlere göre hava daha kötüydü ve aşırı sessiz gelen mezarlık azda olsa ürkmeme sebep oldu.
''İyi akşamlar güzel kız,dikkat et burası tenha yerler.''
Arkama döndüğümde taksi şöförünün camdan başını uzatıp bana -bu saatte burda bulunmakta ki amacın ne- bakışını gördüm.Hafifçe başımı sallayıp ablamın ve kardeşimin mezarlığına doğru yürümeye başladım.Rüzgar cidden şiddetlenmişti.Sadece kırk dakika diye düşündüm.Sonra eve hemen dönebilcektim.
Aslında bu tür şeyler alışkındım.Ama bugün içimde kötü bir his vardı.
Saçmalama!! diye kızdım kendime.
Biraz daha ilerlersem onların mezarlığına ulaşabilcektim.Kuru yaprakların ve hafiften çiselemeye başlayan yağmurun sesiyle sonunda mezarlığın yanına vardım.
Bugün ablamın günüydü.Kazadan önce salı günleri hep bu diziyi izlerdik.Kazadan sonrada her salı okuldan sonra laptopumla gelir, yanındaki çimlere oturup diziyi açar bu geleneğimize devam ederim.
İşte insanlara saçma gelen de bu.Ben ablamın da benle diziyi izlediğine inanır hatta arada durdurup yorum yaparken insanlar bunu salakça buluyordu.
Mezarlığın üstündeki isme baktım: Ivalyn Marvel
Onu özlüyordum.Buruk bir gülümsemeyle çantamdan laptop u çıkardım.Yer hafif çiselenmiş yağmur ıslaklığından dolayı nemliydi.Mecburen üstümdeki hırkayı yere serdim.Ve diziyi açtım.
Dizinin bitmesine son dakikalar kalmıştı ki ve hava cidden kötü bir hal almaya başladı.Yüzümü buruşturdum.Dizi biter bitmez eşyalarımı çantama tıkmaya başlamıştım ki bana doğru gelen bir kaç karartı gördüm.
Ne olduğunu anlamak için gözlerimi kısıp karartılara bakmaya başlamıştım ki onlarında bana baktığını,ve güldüklerini gördüm.
Tinerciler yada belki alkolikte olabilirler.Eşyalarımı aldığım gibi dönüş yoluna doğru koşmaya başladım.Onlarında ayak seslerini duyabiliyordum.Peşimden geliyorlardı.Normalde olsa burdan geçen biri yada bir taksi olurdu diye düşündüm.Ama yol düzeltmesi vardı ve tam o gün bu piçler beni bulmuştu.
Şanssızdım nokta.
''Heyy!! Bebeeeeğim bizdeenn kaçmanaaa geerrreekk yyookkk!!''
Git gide yaklaşıyorlardı.Konuşmasında ki yaygınlığa bakarsak kesinlikle ellerine geçtiğimde işim biterdi.Artık deli gibi atan kalbimle son sürat koşuyordum.Şuan karşıma kim çıksa hiç düşünmeden ondan yardım isterdim.Her halde iç sesimi biri duymuştu.
İlerde ana yolda çok modern bir arabaya yaslanmış gençi görünce yardım için ayaklarımı oraya doğru koşması için yönlerdirdim.Bana doğru tuhaf bakışlar atıyordu.Yanınna vardığımda hiç düşünmeden konuşmaya başladım.
''Peşimde birileri var,onlar onlar bana zarar vermek istiyor ve ben belki bana yardım edebilirsin diye düşündüm, lütfen gerçekten baş..''
''Bin arabaya.''
''Ne?Ben sadece belki sende manyağın tekisin.Ne saçmalıyorum ki ben.''
''Az önce bu manyağın tekinden yardım istedin ve şuan bir kaç alkolik piçle uğraşçak değilim.İstersen binersin yada binmez ve burda kendi çığlıkların arasında boğulursun.Tercih senin.''
Buda neydi şimdi? Ama başka seçeneğimde yoktu ki.Haklıydı.Eğer arabasına hemen binmezsem benim için hiç iyi şeyler olmicaktı.
Tek çarem vardı oda o arabaya binip bugünün sonunda evde olmayı dilemekti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mezarlık
Teen FictionBir genç kızın ailesini kaybettikten sonra gelişen hayatı.. Siyaha yakın yeşil gözler. Mezarlık..