(Hikayemdeki karakterler Harry Potter'dan olucak. Fotoğraftaki Ginny kılıklı Güneş :D )
Adım Güneş.
En çok aşık olduğum insan hep, "Güneşim" derdi bana. Bende bu isimi kullanıyorum artık.
Hazır mevzusu açılmışken biraz aşk hayatımdan bahsedeyim size.
Aslında çok kişiyle çıkmadım. Hatta buluşup çıktığım 2 kişi var. Bide çok küçükken böyle telefonda mesajlaşarak çıktığım bi kaç kişi var ama onları mümkünse hikayenin içinde denk geldikçe anlatayım ben. Tabi platonik olduğum kişilerde var.
Mesela 9. sınıfa dönelim şimdi.
Tekrar 9. sınıfı okuduğum ilk gün sınıfa o girdi. Hiç dikkatimi çekmedi başta. Hiç ilgilenmedim bile.
Sonra geldi arka sırama oturdu. 9. sınıfı tekrar ettiğimiz için -evet sınıfta kaldım- sınıftaki çoğu kişiyle muhabbeti vardı. Tam olarak hatırlamıyorum ama arkama dönüp bişey sorucaktım sanırım.
Geçen sene hangi sınıftaydın tarzında kısa bir soru. Bana bi bağırdı durduk yere.
"Dön lan önüne" şeklinde emir verdi. Daha niye bağırdığını anlayamadan bide bana gerizekalı falan diyo.
Bi sinirlendim varya önüme döndüm. İçimden diyom ki,
"Allah'ım lütfen nolursun gitsin bu çocuk sınıftan gelmesin bi dahaa noluuuur gelmesin"
Neyse ders falan bitti ertesi günü gene okula gittim. Ama varya yolda bile diyorum ki inşallah sınıfını değiştirmiştir. Sınıfa bi girdim sınıfta yok. Mutlu mutlu oturdum sırama. Ben bu çocuk için cimbomlu diyeyim. Ağzından Galatasaray marşlarını düşürmez çünkü.
Arkamda oturan en yakın arkadaşı, "Cimbomlunun dün kolu kırıldı maçta, 10 gün raporu var" falan diyordu yanındaki çocuğa. Ben beddua etmemiştim valla. Buyüzden hiç pişmanlık duymadım.
2 hafta o yokken gayet sınıftakilerle kaynaşmıştım. Sonra o geldi kolu alçılı arkadaşlarıyla falan konuşuyo nasıl düştüğünü anlatıyor. Hiç bişey hissetmiyordum ona karşı. Varlığıyla yokluğu birdi. Sonra bu arkama oturdu. "Sen hangi takımlısın" diye sordu bana. Hiç arkamı dönmeden,
"Galatasaray" dedim.
"Bende Galatasaray'lıyım" dedi. Onu sevmem için bu bile yetti.
Sonra ki günler çok güzeldi zaten o benimle uğraşıyor, hep benimle ilgileniyor, maç muhabbetleri yapıyoruz. Onun tarihi çok iyiydi benim de matematiğim sınavlarda hep kopya veriyoruz birbirimize.
Böyle böyle bişeyler hissetmeye başladım zaten. Onunda bana çok ilgisi vardı ama sözlü olarak "ben senden hoşlanıyorum" demediği için emin olamıyordum bana karşı ne hissettiğine. Bi keresinde öğlen molasına çıkarken,
"Güneş" dedi ona doğru baktım.
"Mimiklerin çok güzel" dedi bağırarak. Ay bi mutu oldum salak salak gülüyorum. Ama nasıl mutluyum anlatamam. Hayatımda aldığım en güzel iltifattı.
Sene sonuna kadar aramız böyle devam etti. Bazen küsüyoduk ama uzun sürmezdi bu. Hoşlanmamın yanında çokta harika bir arkadaşım olduğunu düşünüyordum.
Sene sonunda ne mi oldu?
Ben gene sınıfta kalıp okuldan giderken, o sınıfını geçti. Bizim aramızda ki bu belirsiz şey de böylelikle başlamadan bitmiş oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Canım Kuzenlerim
ChickLitAslında ben gerçek hayatımızı anlatıyorum. Bi kaç değişiklik yaparak tabi.. Mesela isimlerimiz, saç renklerimiz, yaşadığımız bazı şeyleri. Ama gerisi tamamen doğrudur. Özellikle aşkta hep şanssız oluşumuz. Burdan kuzenlerimi çok çok öperken bu eğl...