Sakurasou no Pet na Kanojo 2. Sezon

3K 0 3
                                    

 Asuka’nın Hastalığı: Rahminde olan virüs yüzünden ilişkiye girerse bu virüsler tetiklenerek Asuka’yı ağır ağır zehirleyip öldürecek. Tedavisi sürmekte (yaklaşık 10 yıl daha). Bu virüsler bazen diğer bölgeleri de etkileyip, nefes almada zorluk, puslu görme, kısa süreli(1-2 dakika) yürüme engeli gibi etkilere de sahiptir.

25. Bölüm – İki Kalp, Tek Oda

“Ne yani neden Sakurasou’da kalamazmışım?” Diye bağırır sevgilisine Ryuu. Bu konuda ciddidir ve kararından dönmeyecektir. Gözlerini, sevgilisinin gözlerine diker. Asuka konuşmak ister ama bir şey diyemez. Çünkü gitmesi gerektiğini biliyordur. Dövüşmeye devam etmek için normal yurtta kalamayacağını biliyordur. “Hem son yılım, yeni başladı zaten, ne fark edecek ki? Üstelik ucuz da.” Der, bu seferki sesi sakindir. Asuka bu sakinliğine sevinir. Sonra kendisinin de para sıkıntısı çektiğini hatırlar. Ryuu’ya “O zaman, ben de seninle geleceğim” Ryuu itiraz eder gibi yaparken Asuka hemen çıkışır “başka şansın yok Ryuu, ya ben de gelirim ya da sen hiç gitmezsin.” Ryuu mecburi kabul eder “T-Tamam Asuka, beraber gidelim” biraz durup “o zaman hemen yurda dönüp kaydımızı kaldıralım, zaten şimdiki ders Yukinoshita-sensei’nin. İzin alırsak sorun etmez.” Diye ekler. Beraber öğretmenler odasına giderken yolda Yukinoshita -sensei’yi görürler. Ryuu konuşmaya başlar “Sensei,” kafasını hafif eğerek ve hafif bağırarak “sizden izin istemek için geliyorduk.” Der. Başını aynı şekilde tutmaya devam eder. Yukinoshita gülümseyerek cevap verir “Ryuu-kun, derse girmemek için benden izin almana gerek yok biliyorsun. Gelmediğinde önemli bir şey olduğunu biliyorum,” üç saniye bekler, kafasıyla git işareti yaparak “serbestsin.” Dedikten sonra yürümeye devam eder. Ryuu, Asuka’ya bakarak gülümser “Asuka, koş!” Der ve hemen koşmaya başlar, Asuka da aynı hızda koşmaya devam eder erkek-kız yurtlarının ayrıldığı yola gelince Ryuu koşmayı kesmeden bağırarak “On dakika sonra burada buluşalım Asuka-chan!” Der. Asuka aynı sesi çıkaramasa da bağırmaya çalışarak “On dakika! Kabul edildi!” sonra önlerini dönerek koşarlar. Şanslarına okula gitmeyen öğrenci yoktur ki ikisi de baskı olmadan hızlıca hazırlanırlar. Dedikleri gibi on dakika sonra geri gelirler. Ryuu, Asuka’ya bakarak “Hemen gidersek fark etmezler tatlım.” Der. Asuka gülerek cevap verir “Ses çıkarmadan gidelim canım,” biraz düşünür, endişeli bir yüzle devam eder “ama sınıfların camları ne olacak? Eminim giderken görecekler.” Hiç beklemeden cevap verir Ryuu sıcak gülümsemesiyle “Arka kapıdan çıkarız o zaman tatlım.” Der Asuka’ya. Ağır adımlarla arka kapıya doğru giderler. Ryuu kafasını çıkarır, sağa-sola bakar. Kimse olmadığını görünce eliyle “gel” işareti yapar. Asuka da parmak uçlarında ağır ağır sağa bakarak ilerler. Okul kapısından çıkınca koşmaya başlarlar. “Bekçi görürse müdüre yetiştirmesi an meselesi.” Diye geçirir aklından Asuka. Neyse ki okuldan çok uzaklaşınca bu düşünce de aklından çıkar. Yarı yola geldiklerinde istemsizce de olsa yorulduğunu ve yol boyunca Ryuu’nun elini tutmuş olduğunu fark eder. Ama yalnız değildir çünkü Ryuu da bunu fark edip elini hemen geri çeker. İkisinin de yanakları kızarmıştır. Ryuu gözlerini yere dikerek titrek bir halde konuşmaya başlar “Eh, şey olur böyle ya, heyecandandır, şey, biz, sevgiliyiz ne de olsa, bundan daha farklı şeyler de yaşadık.” Asuka kafasını çok hızlı sallayarak “H-Haklısın, farklı şeyler. Utanmak anlamsız ama bilmiyorum, birden böyle olunca garip hissettirdi.” Biraz bekler ve devam eder “Bence devam etsek daha iyi, yani karanlığa kalmayalım derim ben.” Der Ryuu’ya. Ryuu başıyla ağır bir halde onaylayarak “Doğru dedin, üstelik daha Chihiro-sensei’ye giriş izni için imza da atmadık. Muhtemelen yurttadır.” Biraz öncek, hızla koşmaya başlarlar. Ryuu çevik olduğundan ve bunu eğlenceli bulduğundan yoldan geçen arabaların üzerinden atlar. Asuka’nın ona yetişemeyeceğini bildiğinden arada bir yavaşlamayı da ihmal etmez. Sonunda kapıya gelirler. İkisi de eski demir kapının önüne dikilir. Ryuu meraklı sesiyle “Aslında, o kadar da kötü görünmüyor. Bize anlatılanlar çok farklıydı.” Dedikten sonra gözlerini Asuka’ya diker “Neyse, içeri girelim.” Der Asuka ciddi bir sesle. Kapıyı ittirir Ryuu, arkasından Asuka girer ve kapatır. Kapının kilitli olduğunu düşünürler, ama açık olduğunun görünce şaşırırlar. Asuka kapıyı kenara iter ve içeri girer “Merhaba!?” Diye bağırır ama ses çıkmaz. Arkasından Ryuu bağırmaya başlar “Kimse var mı!!?” kimsenin olmadığını düşünürler. Asuka bir adım atar ve o anda bir erkek bağırma sesi gelir “Dikizlemiyordum Aoyama-senpai, sadece önünden geçiyordum.” Arkasından cırtlak bir kız sesi “Telefonla mı geçiyordun! Üstelik kamerası açıkken! Eminim şu anları bile kaydediyorsundur!” sağdaki koridor girişinden bir erkek tam çıktığı anda kafasına terlik gelir ve yere düşer. Doğal olarak erkeğin elindeki telefon da elinin bir karış yanına düşer. Aoyama Ryuu ve Asuka’yı görmeden hızla telefonu alır ve kaydı durdurur ardından tekrar bağırarak “Bunu polise vermeme ne dersin?!” çocuk yere kıvrılıp ellerinin içi yukarıya bakacak şekilde yüzünü korurken titrek ve acı çeker gibi sesiyle “Aoyama-senpai…” o an Ryuu ve Asuka’yı görür. Gözü özellikle Asuka’ya takılır. Kızıl uzun saçlar, harika vücut, tatlı bir yüz, mavi gözler ve kırmızı-kemik gözlükler. Fısıltıyla “Süper bir fıstık,” Der. Aoyama misafirleri görür ama o an çocuğun fısıldadığını duyar “Ne dedin sen!” Ryuu artık konuşması gerektiğini anlar “Aa, şey, biz yeni gelmiştik ama? Yanlış bir zaman sanırım,” Aoyama’nın kızgın ifadesi bir anda gülümsemeyle değişir “Ah, yok hayır, sorun değil, bu bizim günlük rutinimiz zaten, Kiwari-kun” küçük bir kahkaha atar. Ryuu, Aoyama’nın banyodan havluyla çıktığını görür, gözlerinin kaçırır “Ehm, üstünü değiştirmek istersin bence Aoyama,” Der. Yerdeki çocuk “E-Evet evet, bence üstünüzü değiştirmeniz gerek Aoyama-senpai.” Aoyama kızgın haliyle çocuğa bağırır “Sen sus Imemiya-kun!” ardından yüzü kızarık halde koşarak giderken bağırır “Ü-Üzgünüm! Hemen döneceğim!” hala yerde duran Imemiya yüz üstü dönerek Asuka’ya gözlerini diker “Ee, sen neredensin?” Diye sorar. Ryuu sinirli bir halde sağ ayağını öne atar, aynı yöndeki elini yumruk yaparak gösterir “Yumruko’dan, bilir misin?! Deminki kız seni dövmedi, isterse bunu onun için yaparım sorun olacağını zannetmiyorum!” Der. Asuka soldaki elini tutarak “Ryuu, yapma, gere…” Imemiya “Ryuu”yu duyunca hemen ayağa kalkıp hazır olda dikili halde titrek bir sesle konuşmaya başlar “R-Ryuu?!! S-Sen o musun?! Şimşek Ryuu mu?!!” Ryuu aynı halde pis bir sırıtmayla karşılık verir “Bazıları çabuk akıllanıyor.” Der ve ekler “Eğer benle bozuşmak istemiyorsan bu kızdan uzak kalacaksın, hatta odanın önünden geçerken kapalı kapıya bile baktığını görürsem!” son kelimede sesini yükseltir. Imemiya o an korkuyla kaçar. Ryuu küçük ve hafif sesli bir kahkaha atar. Ardından Asuka merakla “Chihiro-sensei nerde?” Diye sorar. Ryuu cevap verir “Büyük ihtimalle alt kattadır, sen onu ararken ben de boş oda var mı diye bakayım.” Der ve merdivenlerden yukarı çıkar. Sağa-sola bakar “Merhaba?” Diye seslenir. Biraz ilerler ve bir kapıdan içeri girer. Mashiro içeridedir ve tabloya bakıyordur. O an kapı kapanır. Mashiro gözlerini Ryuu’ya diker. Ryuu kapıyı çeker ama açılmaz. Korku içinde Mashiro’ya gözlerini diker “Aaah ben şey buranın dolu olduğunu bilmiyordum üzgünüm, sanırım çıkmalı…” Mashiro sessiz halde “Soyun!” Der Ryuu şaşkın bir halde sorar “S-S-Soyunayım mı?! Ne-Ne-Ne diyosun sen be!?” Mashiro tekrar aynı tonla “Soyun!” Der. Ryuu kapıya vurarak “İmdaaaat! Çıkarın beniiii!” Diye bağırmaya başlar. Mashiro, Ryuu’nun üzerine yürümeye başlar. Ryuu daha çok bağırır “İmdaaaaaaaaaaaaaaaaaaat!!!! Kimse yok muuuuuuuuuuuuu!???!!” Sorata bir hışımla kapıyı açar ve “Shiina! Ne oluyo burada!?” Der “S-Sen de kimsin?” Ryuu yerde sırt üstü dururken korkuyla cevap verir “Ryuu… Kiwari Ry…” yerdeyken yüzünü dönünce Sorata’yı görür “Sorata? Sen misin?” diye sorar. Sorata önce tanımaz, dikkatli bakınca anlar “R-Ryuu? Himei Orta Okulundandın sen de. Değil mi? Aynı Sınıftaydık.” Der. Ryuu gülümseyerek cevap verir “Evet Sorata, hatta en iyi arkadaştık,” kafasını geri yatırır o anda Mashiro’yu görüp bağırır “Aaaııı! S-Sorata, bu kız beni taciz etmeye çalıştı!” Sorata gülerek konuşmaya başlar “Hayır hayır, o sadece senin vücudunu görmek istedi o kadar. Kızları görmeden çizebiliyor ama erkeklere aynısını yapamıyor. Bana da aynısını yapmıştı.” Asuka’nın sesi duyulur “Ryuu! İyi misin tatlım!” merdivenlerden koşarak çıkar. Sorata güler “Eh, tabi sevgilin bu duruma ne der bilmiyorum.” Eliyle ensesini okşar. Asuka tekrarlar “Ryuu? İyi misin canım? Sesini duydum aşağı…” Mashiro’yu görür, gözlerini kocaman açıp bağırarak “Ryuu!! Napıyosun sen o kızın odasında?!!” Arkadan Chihiro merdivenlerden çıkarken her zamanki sıkılmış sesiyle konuşmaya başlar “Merak etme Ruina-san. Mashiro-chan, Kiwari-kun ve seni tabloya aktarmak istiyor o kadar,” biraz bekleyip son basamağı da çıkar, ardından pis bir gülmeyle “tabi sevgilinin bir şey yapmayacağından eminsen soyunmasından bir sakınca göremiyorum.” Ardından aşağı inmeye başlar “İmzalarınız ve kaydınız tamam, yalnız sadece tek oda var. Kiwari-kun’a güveniyorsan bizim için de beraber kalmanızda sorun yok.” Ryuu, yerden kalkıp Asuka’ya bakar. Bu bir soru gibidir Asuka için. ‘Bana güveniyorsun, değil mi?’ şeklinde. Asuka’nın cevabı çoktan hazırdır. Sıcak bir gülümsemeyle cevap verir “Tabi Sensei, güveniyorum.” Ryuu gülümser. “A-A-Aynı odamııııı!” diye bağıran bir ses duyulur çok geçmeden o sesin geldiği kaynak görünür “Sensei, bu tehlikeli olmaz mı? Yani, Asuka açısından.” Asuka Nanami(Aoyama)’ye bakarak “Nanamin, bazen biraz da olsa erkeklere güvenmen gerektiğini düşünüyorum.” Der. Haksız olduğunu anladığından susar. Sorata Ryuu’ya bakarak “Hadi Ryuu, odanızı yerleştirelim,” anahtarı almak için giderken  “umarım yer yatağı seviyosundur.” Der. “2. Sınıfta sürekli müdürden saklı yerde yatardık odacak,” çantasını yerden alır “yani evet severim.” Asuka tam eğilecekken hızla onun çantasını da alır. Nanami konuşmaya başlar “Zorla centilmenlik yapmak da ayrı mesele.” Odaya giderler, her yerin temiz olmasına şaşırmayan Sorata gülümser. Ryuu odaya girince “Aa, burada bahçe vardı değil mi? Kum torbasını asmam için, yani, yurtta izin vermiyorlardı da.” Mashiro arkadan çıkarak “Yeni kiracıyı boyamalıyım!” diye seslenir. Ryuu korkar, arkasını döner ve Mashiro’ya bakar. Asuka kızmış bir yüzle “Ryuu’nun soyunmasını mı istiyor?! Olmaz! Asla!” Nanami gülerek kafasını yaklaştırır “Biri demin bana erkeklere güvenmen gerek demişti.” Der. Asuka bozulmuş bir yüzle “Tamam, ama o an ben de yanında olacağım.” Bakışları Mashiro’yu hedef almaktadır. Mashiro hiç tereddütsüz “Yalnız olmazsak dikkatim dağılır.” Der. Asuka iyice kızmaya başlarken Ryuu, Asuka’yı kolundan çeker, gözlerinin içine bakarak fısıldar “Seni bu kadar kişinin önünde öpeyim mi yoksa bana güvenecek misin?” Asuka her zaman Ryuu’nun bakışlarından etkilenmiştir. Bu sefer de aynısı olur “Tamam, tamam tatlım,” odaya doğru yavaşça girerken “hadi, odaya yerleşmemiz gerek.” Der. Kısa bir süre içinde yerleşmeleri biter. Tam çıkacaklarken Sorata yerde sürükleyerek yarım yatak kadar bir minder getirir “Bunun üstünde yatabilirsin, sırtının tutulmasına gerek yok değil mi?” Ryuu yatağı içeriye bırakır “Sağ ol Sorata, buna ihtiyacım vardı.” Der. Sorata Ryuu’ya Mashiro’nun odasını işaret ederek “Hazır Asuka yokken hemen görün bence.” Ryuu anlar, sağa-sola bakarak koridoru geçer. Kapıyı iki kez tıklatır “Shiina-san, içeri geliyorum.” İçeriye girer. Mashiro hala tabloya bakıyordur, Asuka’yı çizmiştir bile, çatının üzerinde güneşleniyor gibidir. Ryuu üzerini çıkarırken Mashiro “Yatağa geç.” Der. Ryuu üstündekini çıkarınca gözleri kocaman açılır “N-N-Ne yapayım!?” diye fısıltıyla sesini yükseltir. “Yatağa geç,” biraz bekler “pantolonunu da çıkart.” Der. Ryuu oflayarak “Gerçekten amacın ne bilmiyorum ama,” tekrar oflar “beni elde etmenin o kadar kolay olmadığını bilmen gerek.” Yatağa geçer ve beklemeye başlar. Mashiro yanına gelir, sol omzunu sıkar ardından kol kasını ve dirseğinin önündeki kası “Çok sert,” üzerine çıkarken Ryuu “Hey,” biraz bekler “hey!” hemen ardından “Ne diye uğraşıyorum ki.” Mashiro, Ryuu’nun göğüslerine dokunur, ardından baklavalarına parmağını bastırır “Kiwari-kun,” Ryuu meraklı bir halde “Ne oldu?” Mashiro devam eder “Daha önce hiç ilişkiye girdin mi?” Ryuu’nun anlamamış halde kaşlarını çatarak “H-Hayır,” Mashiro ruhsuz yüzüyle “Ama çok sertler,” der. Ryuu aynı halde “Tabi sert olacaklar sporcuyum ben be,” kafasını oflayarak yana çevirir “hem zaten Asuka’nın hastalığı var, ilişkiye giremem.” Kafasını Mashiro’ya çevirir “Onu aldatmak da istemiyorum.” Diye ekler. Mashiro Ryuu’nun üstünden kalkar ve bilgisayara geçer. Ryuu merakla sorar “Bu kadar mı?” Mashiro takmaz. Ryuu tekrardan “Aa, ben gidebilir miyim? Gerçekten, çok acıktım.” O sırada kapının dışından Nanami’nin sesi duyulur “Asuka-chan! Kapıda dikilme! Hadi yemeğe gel! Kiwari-kun’u da çağır!” Ryuu, Asuka’nın deminden beri kapıda olduğunu anlar, pantolonunu giyer, kapıyı açar, kısık ve dalga geçer gibi bir sesle “Evet, beni şaşırttığını itiraf etmeliyim.” Der. Asuka kızgın yüzüyle “Ne yani seni bir kızla çıplak mı bıraksaydım?” diye cevap verir. Ryuu istifini bozmadan “Shiina-san’ı tanıyorsun, (fısıldamaya başlar) Sorata’ya aşık bence (normal ses tonu) hem yurtta o kadar insan varken beni yatağa atıp soyduktan sonra tecavüz edecek kadar güçlü değil, ben de seni aldatacak kadar kötü bir sevgili değilim,” sesini biraz yükselterek “şunu artık güzel kafana sok.” der. Asuka başını eğerek “Ö-Özür dilerim.” Ryuu çenesinden tutarak kafasını kaldırır ve dudağından öper “Özür dileme,” sesini alçaltarak “sadece güven. Sana bir şey yapmamışım ben Shiina-san’a mı yapacağım?” Asuka tatlı ve suçlu bir sesle “Ne bileyim, sana istediğini veremiyorum, bir de Mashiro sana öyle söyleyince,” Ryuu Asuka’nın dudağını işaret parmağı ile kapatarak “Bunu sakın tekrar söylediğini duymayayım,” iki eliyle Asuka’nın sağ ve sol omuzlarını tutar “senden öyle bir şeyi istemedim, istemeyeceğim de. Hastalığın iyileşene kadar bu böyle kalacak, gerisi sana kalmış. Ama şimdilik, ne öyle bir isteğim olacak ne de seni başkasıyla aldatacağım.” Der. Asuka ağlayarak kafasını Ryuu’nun göğsüne gömer, Ryuu hafifçe Asuka’nın başını okşayarak “Şş, ağlama, ağlama hayatım,” o sırada Mashiro’nun ikisin izlediğini fark eder, ağzıyla sessizce ‘Kolay gelsin’ der. Asuka’ya dönüp “Hadi sen biraz uyu, ben sana yemek getiririm.” Der, Asuka’yı odaya götürüp yatağa yatırır, üstünü örter, alnından öpüp odadan çıkar. Çıktığında Mashiron kendi odasının kapısından tabloyla çıkmıştır, Ryuu bunu görür ve hemen yanına gider, Asuka’nın yanındadır, gözleri onun üzerindedir ve gülümsemektedir “İyi iş, Shiina-san.” Mashiro tabloyu indirir “Beni tanıyorsun,” Ryuu konuşmaya başlar “Evet faz…” Mashiron susturup konuşmaya devam eder “bana ismimle hitap et.” Ryuu biraz şaşırır “Aa, şey, tamam nasıl istersen,” biraz bekler “Mashiro.” Mashiro gülümser. O sırada midesi guruldar. Ryuu gülerek “Vay be, içinde bir canavar varmış.” Mashiro anlamaz halde bakar, Ryuu devam eder “Neyse, yemeğe gidelim.” Aşağı inerlerken Sorata’nın sesi duyulur “Ryuu! Hadi! Açlıktan öldük burada!” Ryuu da bağırmaya başlar “Geldim Sorata! Biraz sabretmesini öğren bence dostum!” yemek yedikleri odaya girerler. Ryuu, Sorata’nın yanına oturur. Sorata Ryuu’yu dürter “Hey,  Ruina nerede?” Ryuu gayet sakin bir halde “Ah şey, uyuyor şu an. Biliyorsun ya, hastalığı,” biraz bekler “daha sonra neler olduğunu anlatacağım Sorata, şimdi zamanı değil dostum.” Der. Sorata ısrar etmeden “Pekala,” herkesi gözden geçirir “afiyet olsun millet! Yeni gelenlere!” Önce Ryuunosuke’nin selam vermesi garipsenir “Hoş geldin Kiwari-kun.” Ardından Mashiro “Hoş geldin, Ryuu” en son Aoyama “Hoş geldin, Kiwari-kun.” Yemeği yedikten sonra Ryuu “Bu kadar iyi aşçı olduğunu bilmiyordum Sorata.” Der. Sorata gülerek “Sakurasou’da kalınca mecburi olunuyor.” Diye cevap verir. Nanami ortalığı toplarken Ryuu’nun ayağının önüne bir tabak düşürür, Ryuu bir refleksle ayağını çeker, Nanami’ye bakarak “Biraz daha dikkatli olmalısın Aoyama.” biraz durur Nanami ayağa kalkınca “İyi misin sen? Yüzün solgun gibi?” Nanami gülümseyerek cevap verir “E-Evet evet, iyiyim, bir an sakarlığıma geldi sadece.” Tabakları mutfağa bırakır. Herkes yukarı çıkmaya başlar. O an Nanami seslenir “Kanda-kun! Çalıştığım restoranın bu gece fazladan müşterisi varmış, sabaha karşı geleceğim haberin olsun.” Sorata yukarı çıkarken kafasını eğerek cevap verir “Kapıyı açık tutarım Aoyama, söylediğin iyi oldu. İyi şanslar şimdiden.” Nanami gülümser ve “Teşekkür ederim.” Der. Ryuu yukarı çıkar Sorata odasına girerken Ryuu’ya döner “İyi geceler dostum.” Der. Ryuu giderken kafasını çevirir “İyi demesi kolay dostum, bu gece bekçiyim,” Sorata anlamamış halde bakarken ekler “Asuka için uyumayacağım, bugün ağladı, Mashiro’nun odasındayken beni dinlemiş, büyük ihtimalle ‘Onu aldatmayacağım da’ dediğimi duydu. Kapı önünde yakaladığımda suçlu gibi hissetti, ardından ağladı zaten. Üzülünce hastalığı illa bir sorun çıkartıyor, o yüzden bu gece uyuyamam.” Der ve odaya girer. Asuka’ya bakar, mışıl mışıl uyuyordur ‘Güzel’ diye düşünür. Biraz ilerleyip balkon camını açar, derin bir nefes alır. İçeri girip bilgisayar sandalyesini Asuka’ya doğru çevirip oturur ardından “Ne zaman tam olarak anlayacaksın bilmiyorum güzelim,” dışarıdaki yıldızlara bakarak “hayatım boyunca senin gibi kimseyi sevmedim ben.”(Bölüm Sonu) Beyler bu sadece uydurmadır o anime çoktan bitti ben sadece sıkıntıdan 2. sezon yazdım :)

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 21, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AnimeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin