3. BÖLÜM

78 10 0
                                    


      Baekhyun bir süre sonra sakinleşmeye başladı. Banyoya gidip kendine baktı. Yüzünde daha iyileşmeye başlamamış açık yaralar ve morluklar vardı. Göz altları sanki birisi aşağıdan çekiyormuş gibi sarkmıştı, burnu kızarmış, gözleri küçülmüştü. Suyu açıp yüzünü yıkadı. Tuvaletten çıkıp yavaşça kapıya yaklaştı.

Soo ve Jongin aşağıda birbirlerine sarılarak otururken, yukarıdaki kilit sesiyle bakışlarını oraya yönlendirdiler. Soo, Baek'i gördüğünde Jongin'den ayrılıp ayağa kalktı.

      Baek, yavaşça kapıyı açtı. Ürkek adımlarla odadan çıkarken gözlerini yerden ayırmıyordu. Merdivenlerden çok yavaş iniyordu. Çünkü sol yüzük parmağıyla oynarken eğer takılacak olursa yaralanabilirdi. Onun için bir alışkanlıktı bu. Sol yüzük parmağıyla oynamak. Ne zaman endişelense veya kendini güvende hissetmese bunu yapardı...

Jongin, Baek'in yavaş adımlarını görünce onu rahatsız ettiğini düşünüp ayağa kalktı.

'' Şey... Ben gideyim o zaman. Bir ihtiyacınız olursa Bae- Soo beni ararsın. ''

Baek'e seslenecekken son anda cümlesini düzeltip konuşmuştu. Kapıya doğru yürürken ürkek ses onu olduğu yere sabitledi.

'' Jongin... Ben öyle bir izlenim bırakmak istememiştim. Özür dilerim.  Ama... İstersen gidebilirsin. ''

Soo,  ortamda ki gerginliği azaltmak için Baek'e döndü. 

'' Baek aç mısın? Senin için yemek hazırlamıştım. Hem kimchi de var. ''

      Baek kimchi'yi duyunca kafasını kaldırıp Soo'ya kısa süreliğine baktı. Daha sonra mutfağa doğru ilerledi. Soo en azından dikkatini başka bir şeye yönlendirebildiği için sevinmişti. Jongin ise kalıp kalmamak arasında kalmış, fakat sonra salondaki koltuğa oturmuştu. 

Soo, mutfağa girdiğinde Baek'in sandalyeye oturduğunu görünce buzdolabının kapağını açıp tteokbokki'yi çıkardı. Bir elinde onu tutarken diğer eliyle de kimchi'yi aramaya başladı. En sonunda bulduğunda derin bir iç çekerek dolabın kapağını kapattı. Kimchi'yi masaya koyup tteokbokki'yi mikrodalgaya yerleştirdi. Arkasını dönüp Baek'in karşısına oturdu ve konuyu açma kararı aldı.

'' Baek?''

Baek gözlerini masadan çekip Soo'ya odaklandı.

''Efendim Kyungsoo?''

      Soo derin bir nefes aldı. Baek'in ona tam adıyla seslenmesi canını yakmıştı. Çünkü Baek'in insanlara tam adıyla seslendiği zamanın sadece kendini kötü hissettiği zamanlar olduğunu bilen sayılı kişilerdendi. 

'' Bana neler olduğunu tamamen anlatmak ister misin? ''

'' Sana her şeyi anlattım Kyungsoo. ''

'' Baek, Chanyeol'le 2 yıldır çıkıyorsunuz. Eminim ki daha önce ilişkiye girmişsinizdir. Bir şey sakladığına eminim. Ellerinden bile anlaşılıyor bu. ''

Baek, Soo'nun dedikleriyle sağ elini sol elinden ayırıp masaya koydu. Olanların hepsini tabii ki de anlatmamıştı. Çünkü anlatırsa Soo, Chan'a bir şey yapabilirdi. O yüzden yalan söylemeyi seçti. Sahte bir gülümsemeyle konuştu.

'' Bir şey sakladığım yok Soo. Sanırım biraz abarttım. ''

'' Baek, seni senden iyi tanıyorum. Yemek yiyişinden bile nasıl hissettiğini anlayabilirim ki, şu anda da gözlerindeki korkuyu ve üzüntüyü görebiliyorum. ''

Baek Soo'dan kurtulamayacağını anladığına ağzını açtı ki 

''Bing.''

Mikrodalganın sesiyle ağzını kapattı. Soo iç çekerek ayağa kalktı. Mikrodalganın içinden yemeği çıkartıp Baek'in önüne koydu. Baek ise biraz rahatlamayla yemeğini yemeye başladı. 

Baek yemeğini yerken Jongin elinde telefonla endişe içinde mutfağa girdi.

'' S-Soo... Chanyeol'ü şehrin çıkışındaki otobanın yanında yaralı halde bulmuşlar. ''

O ikisini şoktan çıkaran şey Baek'in elinden düşürdüğü çubukların sesiydi. 


  ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ 

      Chan, evden çıktıktan sonra hızla depoya doğru ilerledi. Ne kadar çabuk giderse o kadar çabuk Baek'ine ulaşabilirdi... 

Yolda giderken bir anda çalan telefonunu eline aldı. İsme baktığındaysa bir anda olduğu yerde durdu. 

'' PATRON KİM JONGDAE ''

Zaten onun yanına gidiyordu. Neden arıyordu ki? Hem de sebepsizce. Tereddütle telefonu açtı.

'' Alo, Bay Kim? ''

'' Chanyeol...''

Boğuk ses içini titretmişti. 

'' Evet efendim? ''

'' Seni neden aradığımı biliyor musun? ''

'' Hayır efendim. Aslında ben de tam yanınıza geliyordum. Sizinle bırakmak istemem hakkında konuşacaktım. ''

Karşı taraftan büyük bir kahkaha yükseldi. İçinde tehdit ve biraz da alay içeriyord

'' Ahhh Chanyeol. Hiç güleceğim yoktu doğrusu. 3 aylık borcunu ödemeden seni bırakacağımızı mı sanıyordun? ''

'' Siktir. ''

Chan'ın ağzından fısıltıyla çıkan bu söz ile aklına ödemediği borçları geldi Chanyeol'ün. Büyük ihtimalle onu rahat bırakmayacaklardı.

'' Kaldırımda öylece duracak mısın yoksa hm? ''

Chanyeol korkuyla etrafına baktı.

'' Neredesin? ''

'' Neredesin? Tanrım Chan -siz nerede? ''

'' Neredesin-iz. ''

     Chanyeol sinirle düzeltti. Kesinlikle başı beladaydı. Yavaş yavaş otobana doğru ilerledi. oradan taxiye binip evine geri dönecekti. Ancak Bay Kim o kadar da kolay biri değildi.Arkasına dönüp yürüyecekken gördüğü korumalarla hızlıca otobana doğru koşmaya başladı. Yaklaşık 2 saat sonra kaybolduğunu fark etti ve bir duvara yaslandı. Şimdi ne yapacaktı?

      Duvarın arka tarafından gelen adım sesleriyle bir kaç adım sağa kaydı. Adım sesleri azaldığından derin bir 'oh' çekip yürümeye başladı. Bir kaç adım atmıştı ki ensesine vurulan sert cisim ile yere düştü. Başını kaldırıp baktığında aslında o ayak seslerinin oyun olduğunu yeni anlamıştı. 

2 koruma onu tekme yumruk döverken yanlarına 3 koruma daha geldi ve Chanyeol'ü öldüresiye dövdüler. Bir süre sonra adamlar onu arabaya bindirip şehir dışına sürmeye başladılar. Chanyeol yol boyunca dirense de artık boşunaydı. 

Araba yavaşlayınca kapıyı açıp Chanyeol'ü yere fırlattılar. 

       Chan acıyla inleyip yerde yatarken bayılmadan önce aklına Baek geldi. ''Acaba ben ona vurduğumda benim gibi hissetmiş miydi? Acaba o sevilesi canı da ona vurduğum için benim gibi yanmış mıydı? '' diye düşünmeden edemedi. 

Yavaşça karanlığa gömülürken ağzından tek birkelime çıktı.  Baek'im...


Bölümü aradım. Ama bulamadım. Sonra da neden yazmayayım ki diye düşünüp tekrar yazmaya başladım. Öncekine göre bayağı farklı oldu. Ama yine de paylaşmak istedim





BAĞIMLI - CHANBAEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin