ilk başta buna olumlu bakmasan da sohbetimizi ilerletmeyi başardım. o sıralar kirayı ödeyemediğim için bir ev arkadaşı arıyordum. ve senin de bu yeni şehirde kalacak bir yere ihtiyacın vardı. bunu öğrendiğime çok sevinmiştim. önümüzdeki bardaklar dolup boşaldıkça duygusal bir boşluğun içinde buluyordun kendini ve seni bir şeylere ikna etmek daha kolay olmuştu.
bana onu ilk defa o gece anlatmıştın aşık olduğun kızı. patrica.
isimlerimiz tek bir harf dışında benziyordu ve bu seni mutlu etmişti.
onun acısının üstüne kapatacağın yarabandını bulmuş gibi baktın bana. öyleydim de zaten. buna aldırış etmedim. belki birilerine iyilik yaparsam karmam tersine döner, beni iyi şeylerle karşılaştırırdı.
güldün.
ve ben orada öldüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
a thousand years: clifford
Historia Cortabeni sevmeni isterdim. ama bana bakarken gördüğün tek şey, oydu. [vamp serisi dördüncü kitap]