İyi okumalar bitanelerimm
(Hilal'in Ağzından)
Daha sonra hazal beni bıraktı.kendiside işe gidiyordu ki bide ne göreyim az önce ki o taş çocuğu yine gördüm,çocuk cidden fazladıyla taş yaaa ben bu çocuğu kaçıramam hemen bir fotoğrafını çektim aslında 1 değil doldurdum 7-8 belki 10 napıyım ben çok nadir birinden hoşlanırım.çocuk bana doğru gelmeye başladı ve bana "Hanımefendi bakarmısınız? Birşey sorucaktımda Hilal Nur Kumsal'ı Tanıyormusunuz?" cümlesini bitirdikten sonra şaşırdım acaba beni niçin arıyordu. Tabii ya ben avukatım niçin olcak başka
"Buyrun. Hilal Nur Kumsal Benim birşey sorucaktınız burun söyleyin."" aa tesadüfün böylesi ıı şey sorucaktım ben size ıı ne sorucaktım ben ya" bu hali beni çok güldürmüştü Allah'ım şapşal bu çocuk ya 😃"Heh hatırladım , benim bir kuzenim varda eşinden boşanmak istiyor.siz duyduğuma göre aile mahkemesinde çalışıyormuşsunuz bana sizi tavsiye ettiler,çok kişiden isminizi duydum hatta her sorduğum kişi sizi söyledi.namınız yaygın galiba genellikle girdiğiniz davalarda kazandırıyormuşsunuz. Benim kuzenim için buraya gelmemin nedeni kendisinin gelememesi benden rica etti. Şu anda çok kötü durumda." bunu duyduğumda bu taş çocuğun kuzenine çok üzülmüştüm.kalbim bir kötü olmuştu.sanırım kadın kötü durumda ise genellikle kadınlar erkeklerden şiddet gördükleri için oluyor."ha peki benimle gelin lütfen odama çıkalım öyle konuşalım" "peki geliyorum." yürümeye başladık,binaya girdik burası holding gibi biryerdi.asansöre doğru yol aldık.düğmeye bastım ve beklemeye başladık asansör geldi ve ben 47. Kata bastım evet bu bina çok yüksek gökdelen gibi birşey tam tamına 60 kattan oluşuyor. Bende konuşmayı başlatmak için "adınız nedir?" dedim. O da"Kim TaeHyung" "benim adımı zaten biliyorsunuz Hilal Nur Kumsal." dedim.umarım sevgilisi yoktur.içimden Dua ediyordum.5 dakika kadar sessizlik oluştu sonra 47. Kata geldiğimizin belirtisi olan asansörün bip sesi çıktı ve asansör açıldı bizde odama yürümeye başladık burada çok fazla oda vardı.benimkisi koridorun sonunda ve manzaralı,manzarası Han Nehri bizim şirket han nehrinin hemen yanında akşamları ışıklarla çok güzel görünüyordu. İyiki bu odayı seçmişim koridorun sonuna varınca cebimden anahtarı çıkarıp kapının kilidini açtım.ben çok titiz ve düzenli olduğum için heryer tertemiz bir tane bozuk yeri yoktu.maşallahhh( burda imana geldi,hemde korede😂ㅋㅋ)
Odama girdikten sonra anahtarı cebime tekrar koydum ve Taehyung'u oturması için en rahat olan koltuğuma yönlendirdim.bende baş koltuğuma oturdum.ve anlatması için izin verdim ona "buyrun devam edebilirsiniz." dedim. O da anlatmaya devam etti."benim kuzenim kadın zaten anlamışsınızdır,kötü bir durumda dediğimden herneyse kuzenimin adı:kim sangyu ,sangyu evli ve benden 1 yaş büyük yani 26 yaşında ama huyları çocukça çok sevimli biri ama bunu yapan eniştem dediğim hayvan şahıs ona işkence çektiriyor.sangyu'ya Şiddet uyguluyor." dediğinde gözlerim dolmuştu. Nasıl bir hayvan kadına el kaldırabilir.pislik,itoğluit,hayvan,şerefsiz,öküz. Gözlerimden birer birer yaşlar süzülmeye başlamıştı ama ben bir avukatım güçlü olmaya çalışmalıyım.hemen gözyaşlarımı sildim ve aklıma tae'nin dediği geldi"o çok kötü durumda"bu sefer gözyaşlarım daha hızlı aktı ve penyemi ıslattı.tae bunu gördü ve dedi ki "pardon sizi üzdüysem ama bende ilk duyduğumda acayip bir şekilde ağlamıştım o benim en değerlim. Her zaman ablam oldu ben ona birşey olsa dünyayı yakarım.ben onun saçının teline kıyamazken kocası olan o it herif ona herşeyi yapıyor.kocasının adı: park jungsok ona herşeyi yapıyor.o heriften nefret ediyorum,sangyu'ya işkence yapıyor,onu T-Te-tecavüz ediyor." derken ağlaması daha çok şiddetlendi."lütfen ağlamayın taehyung bey,bu olanların karşısında kuzeninize bunu yapan o it herifin hiç şansı yok. Ben kadına şiddete karşıyım ve eğer böyle birşey olursa da dayanamam çok fazla sinirlenirim siz merak etmeyin benim üstemden gelemeyen hiç kimse yoktur. Girdiğim bütün davaları kazandım.bundada eminim daha fazla şansımız olur çünkü ben eğer kazanamazsam kim olursa olsun müvekkilime birşey yaparsa o rakibe ağzının payını veririm ve hakime bir daha bakmasında rica ederim sizin hiç şüpheniz olmasın jungsok'un hiç şansı yok.kadına kalkan eller kırılsın. Onu hapiste bilin bu arada bana sangyu nun bir fotoğrafını gösterebilirmisiniz." "Tabii ki gösteririm. Herşey için çok teşekkür ederim Hilal hanım bu yaptığınızı ömrüm boyunca unutmıyacağım." dedi ve bana sangyu nun bir fotoğrafını gösterdi. Kız gerçekten çok sevimli ve tatlı üstelik çok da güzel.(Aşağıda👇)Kızı gördükten sonra Taehyung'un telefon numarasını istedim.tae hem kendisinin hemde kuzeninin telefon numarasını verdi.Tae'yi ve kuzenini kaydettim.daha sonra masamda olan binlerce dosyayla ilgilendim.
(Hazal'ın Ağzından)
Hilal unnimi iş yerine bıraktıktan sonra hemen bende iş yerime gittim.bu şirket çok büyük bazen çalıştığım şirkette kayboluyorum ya ne kadar sinir bozucu.şirket 75 katlı uzaya uzanıyo galiba benim odam 36. Katta Allahtan 75. Katta değilim elektrikler kesilince ben kendi halime acıyorum 75. Kattakilere daha çok acıyorum 75 kat ne ya bunu hangi mimar yaptı öğrenmek istiyorum cidden hiç üşenmedimi ya çizerken yani iyiki asansör var olmasa ben istifa ederim.neyse bu düşüncelerden kurtulup asansöre bindim.binmesine yanımda taş bir çocuk vardı o ne öyleee.ya hazal saçmalama senin sevgilin var off . ama çocuk aşırı yakışıklı abii inanamıyorum cennetten düşerken biryeri acıdımı acaba. Off yine saçmalıyorum. Bu sefer dışımdan bir şekilde "kime bakmıştınız?" dedim. Yürek yedim Allaaaaahhhh çocuk ağzını araladı ve dediki " ben Hazal Su Tuna'yı arıyorum.Tanıyormusunuz?" dedi. "Evet benim buyrun." dedim. "Iı aslında ben çevirmen birisi lazım olduğundan sizin ile görüşücektim." dedi. "Tamam, buyrun odamda görüşelim." dedim.asansör durdu ve hemen odama ilerledik.odam asansörün 5-6 metre ötesindeydi.hemen odama geldik. Kapıyı açtım oturması için onu yönlendirdim."buyrun.Adınız nedir?"
"Adım Kim SeokJin,ben sizinle şey için görüşücektim,Fransızca dili biliyormuşsunuz, bende bighit entertaiment te stajyerim birkaç ay sonra çıkış yapacağız.yani patron da dediki fransadan birkaç tane ünlü ceo gelicekmiş ve bizim patronumuzla anlaşma yapıcaklarmış ama ne yazıkki aramızda fransızca iyi bilen yok ve patron bana bir çevirmen bul dedi. Bende internetten araştırdım.direk karşıma siz çıktınız yani çok iyi bir çevirmenmişsiniz.sizin yardımınıza ihtiyacımız var. Yardım edebilirmisiniz?" dedi."Peki yardım ederim peki telefon numaranızı verirmisiniz? Hangi tarihte gelmem gerekiyor?"dedim"1 hafta sonra saat 13.25'te ben sizi buradan alırım hazırlanırsınız. Yapabilirsiniz dimi?" dedi." tabii ki yapabilirim siz bana güvenin,güveninizi boşa çıkarmıyacağım."dedim.o da "Arçeliğe de çıkarmazsınız dimi😂" dedi. Allah'ım bu nasıl espri intihar etmek istiyorum.ㅋㅋ cevap olarak ta "siz merak etmeyin fransızca benim bildiğim en iyi dildir. Annem fransız çünkü telaffuz edemediğim 1 kelime var zaten onu da annemden öğrenirim artık.ㅋㅋㅋ" dedim.
"Peki,tamam. Ha ben size telefon numaramı vermedim hemen vereyim." dedi. "Tamam," dedim ve jin'i telefonuma kaydettim." Haftaya görüşürüz." dedi. "Peki görüşürüz." dedim ve gitti.Canlarım size kıyamadım ve yeni bölümü sınır geçilmeden attım keyifli okumalar beğendiyseniz vote atabilirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluğum~|Jeon Jungkook|~
Teen FictionÇocukluğumu güzelleştiren adam şimdi tam karşımda duruyor.