Bukre Kitabından Unutulmayan Sözler -1

597 6 0
                                    

“Üzgün olmaktan öteydi duy­guları ama ölüme de bir o kadar uzaktı. Eksik, yitik ve sahip­siz gibiydi. Öylece kalakalmıştı bir hiç gibi. Akşamdı. Hü­zünlüydü. Hüznü seviliyor sandığından değil, sevilmediğine yandığındandı…”

Eğer yaşayacaksam çok güçlü bir aşk yaşamalıyım ya da hiç yaşamamalıyım. İhanet güçsüz aşkları sever çünkü…”

Üzgün ve nefret yüklüydü Bukre. Gözlerindeki öfkeyi saklamadan, “Üzgünüm…” dedi ona. “Ama beni bu hale ge­tirdiğin için değil; seni hak ettiğin hale sokamadığım için!” Fildişinden inşa ettiği aşk şimdi çürümenin tarihini yazan bir ahşaptı. Bukre ağlıyordu. Hiç konuşmadan yürüyorlardı. Akşamdı. Hiçbir şeyin yolunda gitmediği bir yoldaydı. “Bir öykünün sonuymuşum meğer; daha girişinde kandırmışlar beni” diye söylendi kendi kendine ve sustu. Artık sonun so­nuna gelmişti. Yürüdükçe susuyorlardı, sustukça daha ağır yü­rüyorlardı. Sevdiği adam dayanamayıp, “Neden susuyorsun?” diye sordu. Bakışlarını kaldırımdan ayırmadan konuştu Bukre. “Neden mi susuyorum?” dedi ve durdu. Kafasını kaldırdı, sevdiği adamın gözlerine son kez baktı. Geri geri bir iki adım attı ve yaşanan sonun son sorusunu sordu. “Ya anlamazsan?’

Bukre, artık cümleler değil, sessizlikler kuruyordu…

BukreHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin