şaşırtıcı tesadüfler

1.1K 161 39
                                    

     MULTİMEDYA'DA ERİKA VARR :D   

     Ahh gerçekten , gerçek olamayacak kadar yakışıklı ve cazibeliydi.                                                

 "gerçek misin, yoksa hayal mi görüyorum"                

dediğimde muzipçe üst dudağı kıvrıldı ve gizli gamzelerinden biri ortaya çıktı. Benimle konuşabilmek için yere çömeldiğinde kalbim sanki yerinden çıkacak, atışları duracaktı. Dudakları, dudaklarıma o kadar yakındı ki nefes alış verişlerini duyuyordum. Eğer biraz daha öyle dursaydı o kıvrık dudaklara bir öpücük kondururdum Hayır tabiki sadece öpücük ile yetinmez .. Bu utandırıcı düşüncelerimden irkilerek gözlerimi,  kulağıma eğilmiş,gözlerini gözlerime dikmiş gerçek olamayacak kadar yakışıklı olan şu çocuğa diktim                                                                              

"Sana diyorum sağır mısın ? Sabahın köründe böyle ıssız bir yerde, tek başına ne yapıyorsun. Sen hiç haber dinlemiyor musun? Etrafta katiller var, hatta belki şu an burda bizimledirler. veya ben bile olabilirim. (bu lafı derken sanki içi acıyordu) hadi artık evine git hala oturuyorsun."

wow gerçekten sesi de kendi gibi güzeldi yani yakışıklı. ama katiller mi vardı Hesperia kasabasında mı gerçekten haberlerle ilgilenmediğim çok belli oluyordu.

"Buraya sabahın köründe gelme sebebim tarih ödevimi yapmaktı. Şey haberleri pek sevmem.Ve sen katil olamazsın 1.öyle görünmüyorsun ve 2. beni o Kurttan, kurtardın. Buna her insan cesaret edem. .. "inanmıyorum ama bu imkansız

"hey,burda  kurt yani ,sen onu öldürmedin mi? inilti gelmişti ama baksana kurt yok burda ceset olması lazım. "

Kehribar gözleri bir anda sanki koyulaştı,koyulaştı ve kırmızıya mı dönüştü hayır canım kırmızı bir göz olamazdı ki.

"Neden her şeye burnunu sokuyorsun?Sana hemen gitmeni söyledim ve sanırım yaralanmışsın"

evet yakışıklı olmasına yakışıklıydı ama çok sertti.Konuşurken o güzel elmacık kemikleri belirginleşiyor solgun yüzünde daha da bir gölge düşürerek hava katıyordu.

"gözlerinde bir hastalık mı var,biraz kan oturmuş gibiler de"

diyerek onu duymazdan geldim çünkü böyle biriyle insan ne zaman karşılaşırdı ki bu fırsatı oldukça iyi kullanmalıydım.

"Hayır sadece güneş,hem bundan sanane"

ayağa kalktı arkasını döndü eliyle gözünü ovuşturduktan sonra tekrar bana baktı ve elini uzattı.İnanamıyorum uzun ince parmaklarıyla bana elini uzatmıştı.Elini tuttum ve zar zor kalktım ama bacağımın acısıyla gözlerim kapalı  yere düştüm.Hayır yer bu kadar sıcak olamazdı ve saçlarıma hafif bir rüzgarımsı bir esinti gelemezdi.tek gözümü hafifçe araladım  evet yerdeydim ama altımda "o" vardı bu anı hiç bozmak istemiyordum kendi kalp atışlarımı her yerimde hissediyordum kan dolaşımımın sesini bile duyar olmuştum.

"Gerçekten neyle besleniyorsun baya ağırsın eğer üstümden kalkmassan sanırım ikimizde burada yaralı olarak kalıcaz."

Hemen yana doğru yuvarlandım."Özür dilerim sadece benim ayağım,yani bacağım bira..." neden sözümü kesip duruyordu."

Şehvet Ve KanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin