1

7 2 1
                                    

          Nereye gittiğimi bilmeden koşuyordum. Herkes meraklı gözlerle bakıyordu ama benim şuan tek derdim kaçıp kurtulmaktı. Elazığ'ın sokaklarında kaybolmamak elde değildi. Her yer bir diğerine benziyordu.  Burada doğup büyümüş olmam bir şey değiştirmiyordu.  Otobüs duraklarına yaklaştığımda kendimi hızlıca birine atıp boş koltuğa geçtim. Bileti verdikten sonra gözlerimi sıkıca yumup arkama yaslandım. Yakalanmamalıydım beni zorla evlendirmelerine asla izin veremezdim. 50 yaşındaki adamla nasıl evlenebilirdim ki...

 Otobüs hareketlenmeye başlayınca yumruk yaptığım ellerimi daha çok sıktım. Düğünden kalma makyajımı bile daha silememiştim. Düğünden kaçmıştım evet. Kaçtığımı yeni fark etmiş olmalılar. Gelinliğimi değiştirip günlük kıyafetlerimi giymek bana kolaylık getirmişti. Yoksa o halde kaçmam çok zor olacaktı. Cebimdeki telefon titreyince ekrana baktığımda gördüğüm isimle ağlamaya başladım. Düşündüğüm gibi yeni fark etmişleri arayan kişi Kuzenimdi. Telefonu tam kapatacakken gelen mesajla ağlamam dahada şiddetlenmişti.

Gönderen: ARZU

" Mehir kaçmak için acele et silahlar çekilmiş her yerde seni arıyorlar"

 Sanırım beni düşünen tek kişi oydu. Kartı telefondan çıkarıp kırdım. Beni bulmalarını istemiyordum. Ağladığımı  fark eden muavin peçete uzatıp gülümsedi. Gülümsemesine karşılık verip peçeteleri aldım. Başımı cama yaslayıp dışarıyı izlemeye başladım. Hava karanlık olduğu için ağaçların sık olduğu yerler ürkütücü görünüyordu.

  Uyku gözlerimi etkisi altına alınca daha fazla dayanamayıp uyumaya başladım...

 ERTESİ GÜN

Gözlerimi araladığımda karşımda bir adam vardı. Gözlerimi ovuşturup tekrar baktığımda onun muavin olduğunu anlamam uzun sürmemişti

" Hanımefendi geldik sizi uyandırmaya çalışıyoruz" 

Evet uykum çok ağırdır. Ve şuan bu durumun rezilliğini yaşıyordum. Otobüsten iner inmez havayı doluca içime çektim. Sonunda kurtulmuştum . Yada öyle sanıyorum bilmiyorum. Bana doğru koşan kızı fark edince gülümsedim . Sıkıca boynuma atlayınca sarılmasına karşılık verdim.

" Özlemişim ya" Sesinde gerçekten de özlem vardı.

" Bende " Dediğimde sarılması daha da güçlenmişti.Böyle devam ederse kuzenlerimden önce beni Merve öldürecekti.

"Arzu sen gelmeden bana haber verdi evin hazır"

 Dediğini anlamamıştım. Benim evden falan haberim yoktu. 

"Ne evi?"

" Bilmiyormusun Arzu senin için burada ev tuttu" 

Dediği şeylerle gözlerim dolmuştu. Yeni kart alıp hemen Arzuyu aramalıydım. Hayatta ki tek güvendiğim insan oydu . Merveye dönüp konuşmaya başladım

" Merve benim kart almam lazım" 

Dediğimi başıyla onaylayıp gülümsedi . Koluma girip yürümeye başladı...

 Kartı taktıktan sonra ezbere bildiğim numarayı aradım. Birkaç çalıştan sonra telefonu açmıştı.

" Buyrun?"

"Arzu ben Mehir "

Bir hıçkırık sesi duyduğumda benimde gözlerim dolmuştu.

" Mehir. Canım ulaştın mı oraya.. Merve haber vermiştir ev tuttum sakın gözün arkada kalmasın seni bulamayacaklar merak etme bir süre sonra bende gelecem yanına"

Herşeyi bir çırpıda anlatmıştı. Ağladığı için benim de daha çok ağlayasım geliyordu

" Teşekkür ederim Arzu sen olmasan napardım ben " 

"Seni zorla evlendirmelerine izin verecek değildim" 

Biz böyle konuşurken Merveyle çoktan kalacağım eve gelmiştik. Merve gülümseyerek anahtarla kapıyı açtı. Besmele çekip içeri girdik. 

" Sen bitanesin varya ama merak etme borcumu ödeyecem"

 Derin bir nefes verip azarlarcasına konuşmaya devam etti

" Bak beni sinirlendirme ne borcundan bahsediyorsun biz kardeşiz ya . Neyse babamlar geldi kapatıyorum görüşürüz"

Telefon kapanınca eve bir göz attım. Çok güzel bir yerdi. Sakin şirin bir mahallede olması da işime yaramıştı.Yarın kendime iş bulmalıydım.İnsan 2 günde nasıl değişebilirdi ki ben değişmiştim hemde fazlasıyla.. 

Merveyi uğurladıktan sonra odama geçtim. Zaten 2 odalı bir yerdi. Eşyaların üstündeki ambalajları açmaya başladım. Herşey yepyeniydi... Dolabımı açtığımda şaşırmadığım bir manzarayla karşılaştım kıyafetlerimin hepsi buradaydı. Anlamadığım tek şey Arzu bunları bu kadar sürede nasıl hallettiğiydi. Banyoya geçip duş aldım. Ardından kıyafetlerimi giyinip yatağıma oturdum. Henüz çarşaflar serilmemişti. Evin birkaç eksiğini halledip cebimde kalan son 200 lirayı da marketten alışveriş yapmak için kullanacaktım. Ayakkabılarımı ayağıma geçirip dışarı çıkar çıkmaz temiz havayı içime çektim. Etrafta koşuşan çocukları görünce gülümsedim. Birkaç kadın oturmuş dedikodu yaparken bir kaç kız da oturup eski sevgililerini çekiştiriyordu. Marketi sanırım arayarak bulacaktım.

 Tam adım atmış gidecektim ki kadınlardan biri sevinçle ayağa kalkıp yanıma geldi

" Kızım yenimi taşındın sen"
Merakla sorduğu soru bu durumda bile gülmeme neden olmuştu

" Evet abla yeni taşındım" 

Yalandan tükürükler saçıp 

" Maşallah kızım tekmisin?"

" Evet " Dediğimde yüzüm düşmüştü bu fark eden abla sanırım bişeylerden şüphelenmiş olacakki tekrar sorguya çekti

" Anan baban yokmu?" 

Hüzün sanki tüm vücudumu sarmıştı.Bunu demekten her zaman nefret etmiştim

" Annem öldü babamda burada değil ." 

Kadın üzülüp ellerini bacaklarına vurdu.

" Kız Ayşe duydun mu. Bak bak kız gör. "

Cebinden çıkardığı fotoğrafı uzatıp konuşmaya devam etti.

" Bak bu Şu cadalozun oğlu Selim ne dersin"

" Allah sahibine kavuştursun derim ne diyeyim. Neyse ablacım benim markete uğramam gerek hadi görüşürüz" Diyip konuşmasına izin vermeden ilerdedim. Yalnız yaşamamam için çocuğu göstermiş olmalıydı..

Marketi bulduğumda zafer kazanmışcasına gülümsedim. İçeri girip ihtiyacım olan şeyleri sepete ekledim. Kasadan geçirip parasını ödeyip.Tekrar kaldığım yere gelince cebimden zoraki anahtarı çıkarıp içeri girdim. Karşımda gördüğüm mazarayla şok olmuştum
" Fırat"
Ayağa kalkıp sinirle yanıma yürüyünce hızla dışarı çıktım. Tekrar bana zarar vermesini istemiyordum. Yıllardır peşimi bırakmamıştı en sonunda taciz etmeye kalkınca kuzenime yakalanmıştım. Beni de bu yüzden evlendirmeye çalışıyorlardı.. Aklı sıra namus.temizliyeceklerdi suçsuz.olmama rağmen..
Etrafıma bakındığımda Bugün ki ablalar ve çocuklar vardı. Sığınacagım tek yer onların yanıydı. Hızlı adımlarla gidecektim ki saçımda hissettiğim sızıyla Fıratın arkamda olduğunu anlamıştım.
" Fırat lütfen git"
Saçımdan sürüklercesine içeri çekince bağırma sesimi duyanlar bana yardım etmeye çalışıyordu.
Elleri çekilince ona dönmüştüm . Yere düşmüş burnunu tutuyordu. Başındaki adam öfkeyle ensesinden tutup ayağa kaldırdı..
" Birdaha bu kıza elini sürdüğünü görürsem"
Fıratın bileğini tutup ani bir hızla çevirdi. Kırılma sesini duyunca herkes şok olmuştu. İşin garip yanı kimse araya girmiyordu..
" aynen böyle kırarım"
Fırat'ın acıyla bağırması ister istemez içimi acıtmıştı..
Kimdi bu adam ve neden kimse engel olmuyordu.
"Tamam lan tamam " diye bağırıp arkasına bakmadan kaçmıştı..

Adam üstüme doğru sakince yürüyünce koşarak evime girdim. Belki iyi birşey diyecekti ama korkmuştum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 14, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SafderunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin