-6 Ocak 2012-
Bu büyük tesadüf karşısında o kadar şaşkındım ki kalbimin göğüs kafesimi terk edeceğini sandım.Sakarlığımın ve şaşkınlığımın bir ürünü olan kırılmış kadehle göz göze geldiğimde kırık parçaları toplamak için harekete geçmiştim bile.
Hızla parçaları toplarken avucumda ki yanmayla duraksadım.Çok derin bir yara değildi ama geçiştirilirse mikrop kapmaya müsaitti. Bunu sonraya bırakacaktım.
Dikkatimi tekrar parçalara vermemle Ellerimde bir sıcaklık hissetmem bir oldu.Kafamı kaldırdığımda Adını henüz bilmediğim patronum, ellerimi ılık avuçları arasına almış, dikkatle inceliyordu.Paniğe kapılıp ellerimi çekmeye çalıştım.Daha önce hiçbir erkekle bu kadar yakın ve fiziksel temas halinde bulunmamıştım. Ben iyi aile kızı diye tabir ettikleri kızlardan biriydim.
"Rahat dur deniz kızı. Sana zarar vermeyeceğim. "
"Özür dilerim efendim. Heryeri berbat ettim ve keyfinizi kaçırdım. Birdaha olmayacak."
"Buna inanıyorum deniz kızı. Şimdi şuraya otur ve eline yardımcı olmama izin ver."
Dediğini yapıp gösterdiği yere oturdum ve elimi incelemesine izin verdim.Kovulmamak için herşeyi yapabilirdim.
"Bu arada adım Antonio.Senin adın ne deniz kızı? "
"İrina efendim. "
Bana neden ikide bir deniz kızı diyip duruyordu ki? rahatsız olmam gerekirdi . Değil mi? aksine bana böyle seslenmesi içimde hoş duygular uyandırıyor ve tuhaf bir biçimde o zümrüt gözlere daha yakın hissetmemden başka bir halta yaramıyordu. Bu duyguyu sevmemiştim.
"Gerçekten gerek yok.Önemli birşey değil. kendim halledebilirim. "
Ellerimi bir daha sonuçsuz bir çabayla geri çekince, daha sıkı kavradı ve gözlerimin içine bakarak ritmik bir ses tonuyla konuşmaya başladı.
"Eğer şimdi bu Kesikle ilgilenmezsem, kesinlikle boşvereceksin ve sırf böyle yaptığın için Yaran mikrop kapabilir. Başka çareleri olmadığı için doktorlar elini kesmek zorunda kalırlar ve bu yüzden depresyona girip kendine birşey yaparsın. Ölü olarak barımda çalışamayacağına göre yaşayan bir irina'ya ihtiyacım var.Dolayısıyla bırakta yardımcı olayım."
Vay canına. Ellerimi ona teslim ettim.Ne isterse yapabilirdi. Bunu kendi için yaptığını ima etmişti sonuçta. Mendili yavaşça elime bastırırken, aniden başını kaldırdı.
"Peki...İrina kim?"
"Anlamadım efendim? "
"Basit bir soru. İrina dün ıssız bir sokakta karşılaştığım kızdan başka kim? Nelerden hoşlanır, nelerden nefret eder...Bunun gibi şeyler. "
"Daha önce hiç böyle düşünmemiştim ama sanırım...dans etmeyi sever. "
"Muhteşem. Peki bana bir dans lütfedebilir mi?"
"Dans mı? "
Hızla ellerimi kurtarıp ayağı fırladım.Benimle konuşması bile yeterince anormal bir durumken nelerden hoşlandığımı sorması ve bana dans etmeyi teklif etmesi kesinlikle imkânsızdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH KUĞU
Teen FictionBeyazı siyahla kirletebilirsin ama,siyahı beyazla temizleyemezsin...