İnsanlar gördüklerini değil görmek istediklerini görürler.
Aydınlığın ufukta gözükmesiyle beraber etrafta bağrışmalar ve telaşlı insanların konuşmaları sanki yüreğimi bir kılıçla ikiye ayırıyordu. Kasvetli bir havanın gürültüyle birleşmesi sonucu ruhumun derinliklerinde bir çakmağın kıvılcımlar saçtığını hissettim. Ciğerlerimin en küçük hava keseciklerine gelen alevler hiç bitmeyecek gibiydi. Gözlerimin içinden küçük deryaların akmasına sebep oldu. İri yapılı, kocaman elleri ve gözleri olan devlerin elinde buldum kendimi. Vücudumda ve bacaklarımda küçük çukurlar oluşmuştu. İşte o zaman acının ne olduğunu öğrendim. Sonra yumuşacık kanatlara sahip, geldiğim yerden hem daha güzel hem de daha rahat hissettiğim bir yere geldim. Burası göğsümü dayandığım yerdi. Bana güven veriyordu. Aniden bütün acım bir mutluluğa dönüştü. Mutluluk yerine muhteşem güzellikte huzur kapladı. Bu huzur ona karşı sevgi beslememe sebep oldu. Kısacık bir zamanda acıyı, güveni, huzuru ve sevgiyi öğrendim. Bu duygular içimde her zaman küçük bir ejderhanın doğuşu olarak kaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İÇİMİZDEKİ İNSANSI EJDERHA
Ficción Generalİnsanlar gördüklerini değil görmek istediklerini görürler.