İnsanların her zaman bir yangın yerleri olduğunu düşünmüşümdür ben. Oraya girdiğinizde sağ çıkamayacağınız bir yangın yeri, yanlışlıkla girdiyseniz bile değişmez bu kural. Hayatımda sadece bir defa birinin yangın yerine girmek istedim ben, girdim de. Kaçak yollarla, izinsiz, selamsız... Sonra sağ çıkılamayacağını öğrendim işte, o gün orada başladı benim hikayem.
19.09.2015
"Sana demiştim Ekin." burnunu çekti genç kız
"Demiştin." sessizce mırıldanmıştı oysa o mırıldanan insanları hiç sevmezdi, duygularını belli edecek şeyleri söylemekten çekinmemeliydi insan. Hoş, ne geldiyse bu yüzden gelmişti başına..
"Ağlatırım dedim Ekin! Ağlıyorsun, gözümün önünde." bu sözlerle bir hıçkırık kaçtı kızın dudaklarından
"Sarılsan geçmez mi?" naif bir gülümseme sundu genç çocuk karşısındaki kırılgan ruha
"İyice dağılacaksın Ekin, yapma bunu kendine. Sağ çıkma ihtimalin varken bu kalpten, o ihtimali de ellerinle yok etme.
"Sağ çıkmak isteyen kim, ben sağ değil sol çıkmak istiyorum." kıkırdamıştı. Güldüler biraz, biraz ağladılar, biraz sövdüler, biraz daha sarhoş oldular.
"Gitmem lazım Ekin." sesli bir yutkunma.
"Git." boğuk çıkan sesine lanet etti kız, sarılmak için harekete geçen bedene bomboş baktı
"Sarılırsan, gitmene izin vermem Deniz."
^^
kimden: sanaveyangınlara
"Korkularını görüyorum gözlerinde, en sevdiğin şeylerden vazgeçişin var korkuların yüzünden. Neden korkuyorsun canımın içi, söyle ki o korkuları yok edeyim senin için?" (00.01)
"Sağ çıkamadım senin kalbinden, bırak bari seni sağ çıkartayım. Yoksa ikimizde dağılacağız iyice, senin sol çıkman gereken konular var canımın içi... (00.01)
sonistasyonlarda:
" Deniz?"
kimden: sanaveyangınlara
"Değilim, ilk defa o piçin yerinde olmak istiyorum ama değilim."
sonistasyonlarda:
"Beni tanıdığında göre yandığım kişinin Deniz olduğunu da biliyorsundur, rahatsız etme." acaba çok mu abarttım diye düşündüm, aman neyse ne canım.
kimden: sanaveyangınlara
" Uyu canımın içi, uyu artık."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANGIN
Romance"Neden?" sesim hastalıklı çıkmıştı, hoş hastaydım da... Belli belirsiz bir gülümseme bahşetti bana "8 yaşındaydım, derin bir kesikle eve ağlayarak gittiğimde annem yarama tütün basıp sarmıştı." kaşlarımı merakla kaldırdım, yine güldü... sadece benim...