#2

69 11 3
                                    

Polo ve lolipop sevenlere selam olsun :p @lahnamjoon

Aynadan kendimi süzdüm ve eksik bir şeyin olup olmadığına baktım.

Beyin.
Tip.
Mide.

Hahaha.

Kot eteğimin üstüne sarı renkte snoopy'li tişörtümü giymiştim. Dizimin 1 karış altında biten beyaz çoraplarımla uyumlu olan mavi converse'lerim ile oldukça şirin görünüyordum.

Çirkin şirin.

Duvar saatine baktım ve saatin öğlen 1 olduğunu gördüm. Birazdan en yakın arkadaşım Birce ile buluşacaktık ve pazar tatilimizi dolu dolu geçirecektik.

Odamın kapısından çıkarken gelen mesaj sesiyle telefonumu açtım. Mesaj Birce'dendi.

Kimden : 1C
Çıkıyorum ben, sitenin parkında buluşalım.

Kime: 1C
Geliyorum hadi.


Telefonumu, cüzdanımı, anahtarımı ve küçük makyaj çantamı sırt çantama koydum ve kafama beyaz Cap'imi geçirdim. Sırt çantamı elime aldığım gibi evden çıkmaya yeltenmiştim ki annem seslendi.

"akşam ezanından önce evde ol."

"Tamam! Görüşürüz~" el salladım ve apartmanın merdivenlerini ikişer üçer koşarak indim. Kot etekle nasıl başardığıma emin olamasam da yapmıştım ve düşmekten son anda kurtulmuştum.

Sitenin parkına ilerliyorken Birce'nin boş parkta salıncakta sallandığını gördüm. Arkasında kalıyordum ve kulağında kulaklık vardı. Gözlerimi kıstım ve yüzümde hain bir gülüş belirmesine izin verdim.

Küçücük, minicik, ufacık bir şakacıktan ne zarar gelirdi?

Sinsice, kulaklık takmasına rağmen yavaşça arkasına geçtim ve çığlık atarak önüne atladım. Eş zamanda o da çığlık atmış 'hass an-' diye başlamış olduğu cümleyi yarıda bırakarak salıncaktan sıçramıştı. Kahkaha atarak 2 büklüm olmuştum, o ise kızgın bakışlarla bana sövüyordu.

"Ya sen ne işsiz, güçsüz, ne gıcık, ne pisliksin yaa."

Kahkahamı zorlukla durdurdum ve gözümdeki hayali yaşı silerken cevap verdim.

"Sağol canım benim. Kaptık senden bir şeyler." göz kırptım ve kolumu omzuna doladım.

"Okulun ilk gününü hatırlamama gerek yoktur herhalde."

"YoK. "

10.sınıfa başladığımız ilk gün okuldaki lavaboya gitmiştim, şansa bakın ki ben tek başımaydım ve tam yüzümü yıkadığım esnada ışıklar sönmüştü, kapıda kitlenmişti ve telefonum tamirdeydi. Bayağı korktuğumu hatırlıyorum çünkü klostrofobim vardı ve o zamanlar o bilmiyordu. Ağlayacak kıvama geldiğimde kapının kilidi açılmıştı ve içeriden Birce çıkmıştı. Gerizekalı o gün öğrendi hassas olduğumu.

Şakacıların şahı, şakacılara üfleyen adam, kutsal şakacı gibi bir şeydi. Gerçi bu pek şaka sayılmazdı bu baya p,çlikti ve o bir gerizekalıydı ama olsun. Sınıftaki lakabı şakacıydı ve bu değişmeyecek gibiydi.

"Neyse yürü gidelim nereye gideceksek."

"Önce yemek?? " parktan çıkarken gözlerimi devirdim ve suratımı astım.

BİRLİKTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin