AŞK-I İDDİA

Güzel Gunlere

Multimedya: Ada ve Arda (İkizler)

Yine erkenden uyandım. Ada ve Arda dün söz verdigim için 1 de kapıda belirmişlerdi ve bende kalkmak zorunda kaldım. Şimdi ise plaja doğru gidiyoruz.Ada'nın bana yönettiği soru ile ona döndüm.
" Masal sen hangi okuldasın kaydını bizim okula yaptirsana yapmadiysan tamam kötü bir okul ama ınan ortamı çok güzel."
Sahi okulun adı neydi acaba?
" Dün kayıt yaptırdık ama adını tam hatirlamiyorum kapısında sarmaşıklar olan 3 katlı bir okuldu yarı-" tam yarım saat uzakliktaydi diyecektim ki Arda sözümü kesti.
" O zaman hoş geldin yeni kız Sarmaşiğa aynı okuldayiz da sen neden bu okula kayıt yaptın pek tekin tipler yoktur bizim lisede"
Bende tehlikeliyım genç adam demek isterdim ama rezil olmama gerek yok.
" Yani şey biraz fazla disiplin sucum var. Bende çok masum değilim aslında." diyerek gülümsedim.Ama Ada hemen meraklandı. Sanırım meraklı bir kişiliği vardı.
"Kaç disiplin sucun var be öyle bizim okula geldigine göre çok sanırım?"
"10 dan biraz daha fazla Adacim" gülmekle yetindik ve yola devam ettik. Ve Adanın 11. sınıfa Ardanın da 12. sınıfa gittiğini öğrendim.Ada bir sene tekrar okumuş 9. sınıfta ondan Arda 12 olmuş ama o hala 11. sınıf.Eğlenceli tiplerdi aslında sevmiştim onları. Plaja vardığımızda pek bir kalabalık yoktu. Hemen üstümüzdekilerden kurtulup deniz girdik.Su çok güzeldi yarım saat kadar yüzdük ve sonra çıkıp plajda voleybol oynamaya başladık. Herşey güzel gidiyordu. Ama bir anda fırtınalar koptu sanki kafama gelen topla yere yıgildim. Kafam büyük ihtimal sisicekti. Ayağa kalktığımda topu atanın o gün çarpıştıgim çocuk olduğunu görünce sinirlendim. Kesinlikle bu kaza değil intikamdı. Topu almak için bize doğru gelirken yerden topu aldım.
" Oo Arda naber dostum?" demesiyle bi anda dondum resmen tanışıyorlar mıydı?Aradanin çocuğa cevap vermesi ile onlara döndüm.
" Oo siz buralara uğrarmıydınız Mert bey? " deyip kahkaha atması onların cidden yakın olduğunun kanıtıydı. Adı Mert olan çocuk Adaya döndü ve yanağından makas aldı.
" Ufak sen nasılsin özledin mi Mert abini?" o nasıl bir gülüştü. Ada yüzünü eksitmekle yetindi sadece. O sırada Arda bana dönerek.
" Masal bu bizim kuzenimiz Mete aslında aynı yastayiz ama o biraz abi havalarında sadece ay olarak bizden biraz büyük. Mert buda Masal karşı binamizda oturuyor ve bizim okulda okuyucak." Kısa bi tebessum ettim ama o sadece düz bir şekilde bakmıştı.
" Masal topu vercen mi acaba?" Metenin sorusu ile resmen şok oldum hem kafama attı hem özür dilemedi bide pişmiş kelle gibi topu ıstiyor. Yok canım.Elimdeki topu sert bir şekilde tabiki ne kadar olduysa artık kafasina attım. Ve biraz şaşırdı sanki.Beklemiyordu benden sanırım.
"Seni 2. ye uyarıyorum ufak kız bak sabrimi tasiriyorsun. Ben öyle kuru tehtid etmem bunu unutma." Sadece dil çıkarmakla yetindim. Bu onu daha da sinir etmişti.Arkasını dönüp gitti bizde toparlanıp eve doğru yürümeye başladık. Sessizliği bozan Ada oldu.
"Masal nasıl cesaret edip Merte attın o topu, o biraz farklı başkası yapsa kız filan dinlemez kırardı elini sana da bişey dememesi tuhaf." Ne demek elini kırardı. Öküz, maganda.
" Bilmem dedim ya bende pek normal değilim. Kafama atması problem değil en azından bi kusura bakma yada yanlışlıkla oldu deseydi atmazdim. O kaşındı." diyerek omzumu sirktim. Konuşurken ne arşivi geldik bilmiyorum ama kapının önüne gelmiştik el sallayıp vedalaştık. Yorucu bir gündü. Mete ile tanışmış ve onu sinir etmistim. Acaba elimi kırsa napardim. Neyse ne bende onun elini kırardim. İçeri girdigimde kimse yoktu. Sanırım onlarda dışarı çıktı zaten hava kararmıştı. En iyisi uyumak. Odama çıkıp üstümü değiştirip, sıcak bir dus aldım ve yatağa attım kendimi. Ne ara uyudugumu bilmiyorum.