REAL LOVE by Thedarkside84

1.bölüm

Üniden sonra tercümanlık yapmak için başvurduğun şirket koreceni geliştirebilmek için seni bir yıllığına koreye göndermek ister.bu senin için çok büyük bir fırsattır ama erkek arkadaşın cemil bunu istemez.bir şekilde onu ikna etmeyi başarırsın ama bir şartı vardır
''ilişkinizin adını koymak adına gitmeden nişanlanmak ve döner dönmez evlenmek ister''
  Nişanlanırsınız ve ardından koreye gidersin.firma sana güzel bir ev ve bir de araba ayarlar.staj yaptığın şirkette ilk günün güzel geçer.odanda seninle beraber üç kişi vardır. Biri çok güzel bir kız olan sang yo diğeri özgüveni tavan yapmış her kızı kendine aşık edebileceğini sanan shi chan..
  sang yo sana koreceyi öğretebileceğini söyler ve güzel bir arkadaşlığınız olur.shi chan ise bulduğu her fırsatta sana kur yapar ve sen bu durumdan rahatsız olmaya başlarsın.koreye geleli 3 ay olmuştur ve cemille aranızda nedenini bilmediğin bir soğukluk vardır.bulduğu her fırsatta seni arayan adam gitmiş yerine sen aradığında seninle zorla konuşmaya çalışan biri gelmiştir.yine bir gün iş çıkışı cemili ararsın. cemilse
-  neden bu kadar sık arıyorsun diye seni azarlar.
  halbuki en son dün konuşmuşsunuzdur.
- cemil neden böylesin? diye soracakken sanki bir kızın
"hadi kapat artık cemil"
dediğini duyar gibi olursun.telefonu kapatırsın.kafan karmakarışık olur.ne yapacağını bilemezsin.eve gideyim diye düşünürsün ama eve gidesin gelmez.
Arabanı bir kafede durdurursun.ve içeri girersin.tezgahtara
- bana en sertinden bir kahve verirmisiniz? dersin..
tezgahtar
- tamam efendim ama biraz beklemelisiniz.sizden önce bu bey geldi..
- tamam.. dersin sıkıntıyla..
''Bari paramı hazır edeyim..'' diye düşünüp çantanı açmaya çalışırsın anahtarın yere düşer onu almaya çalışırken çantandakiler dökülür.telefonunu tezgaha bırakıp sinirle çantanı toplarsın..doğrulduğunda kahvesini bekleyen adamın gülümseyerek sana baktığını görürsün.
Tezgahtar adamın kahvesini verir.adam da telefonunu tezgaha bırakır para çıkarıp 7 kahveyi almaya çalışırken sen kahveni ve telefonunu alıp çıkarsın.arabana oturup kahveni yudumlarken aklında cemil vardır.bu durumu netleştirmen gerekiyordur.aklına türkiyedeki biricik dostun esma gelir.görüntülü arayıp hem içini dökmek hemde cemili takip etmesini söylemek istersin.ama telefonun tuş kilidini açar açmaz başından aşağı kaynar sular dökülür.telefon senin değildir.ve biraz düşününce kafedeyken iki telefonun yanyana olduğunu ve yanlışlıkla telefonları karıştırdığını fark edersin.
Hemen arabadan inip kafeye girersin.ve tezgahtara durumu anlatırsın.
Tezgahtar
- isterseniz telefonu buraya bırakın.jimin bey bizim devamlı müşterimizdir.yarın ben teslim ederim.. der.
Ama sen çok mahçup olduğun için özür dilemek için kendin teslim etmek istediğini söylersin.o sıra tezgahtarın telefonu çalar arayan jimindir.tezgahtar durumu anlatır ve jimin telefonunu almaya kafeye gelir