Ali Asaf'tan
İlk kendine gelen ben olmuştum. İnanamadım gözlerime karşımdaki manzarayı görünce. Eylül, Bahar ve Esma oradaydı. Yani komşu mu olmuştuk? Hala gözlerime inanamıyorum.Yazar'dan
Ali Asaf: Merhaba kızlar şey biz yeni taşındıkta tanışmaya gelmiştik. Karşı evde oturuyoruz.
Bunu söyledikten sonra Oğuz da ayılır.
Oğuz: Eeee bizi içeri almayacak mısınız?
En sonunda kızlar da ayılır.
Bahar: He doğru buyrun içeri geçin.
Esma: Biz sadece şey yani şey sizi karşızda şey edince yani şey görünce çok şey yani şaşırdık.
Alp: Nefes al sakin ol. Adın Esma idi dimi?
Esma: Şey evet.
Eylül( beden dili ile): Esma ben gidip çay koyarım. Siz onları yerleştirin. Keki de fırından çıkarayım hazır olmuştur.
Esma: Tamam Eylülüm. Bahar sen de etrafı toparla.
Bahar( Oğuza dönerek): şey biz misafir beklemiyorduk da etraf biraz dağınık.
Oğuz: Sorun yok biz zaten 15 dakika falan oturup kalkarız.
Eylül mutfağa gider.
Eylül (iç ses): Offf nerde bu tabaklar.
Aha buldum sizi benden kaçabileceğinizi mi sandınız?Eylül'den
Hala inanamıyordum. Meğer şu Ali denen çocukla komşuymuşuz. Ah birde konuşabilsem ne harika olurdu.
Ama olsun. Ahh aklım Caner'de kaldı. Acaba onu yarın nasıl dövsem? Bunun intikamını öyle pis alacağim ki bir daha karıncaya bile bulaşamayacak. O söylediği sözleri burnundan fitil fitil getireceğim. Doğduğuna doğacağına pişman edeceğim onu. Neyse bir an önce şunları hazırlayayım da bekletmiyeyim misafirlerimizi (!)Ali'den
Demek Eylül gerçekten de konuşamıyormuş. Bununla dalga geçmek kadar adice bir sey olamaz. Acaba nasıl bu hale geldi? Neyse o gelene kadar bari Esmalara sorayım hayat hikayesini.
Ali: Esma sana birşey sorabilir miyim?
Esma: Sor tabiki.
Ali: Şey derste Canerin söyledikleri doğru muydu?
Esma: Şey evet ama biraz eksikti.
Ali: Peki anlatır mısın?
Esma : Neden bu kadar merak ediyorsun?
Ali: Yani özel bir nedeni yok merak işte.
Esma: Yani ondan hoşlandığın nedeni dısında mı?
Ali: Ne?
Esma : Ali ona nasıl baktığını görmedim mi sanıyorsun? Utanmasan kızın içine düşecektin.
Ali: Şey yani olabilir belki yani üfff anladın sen işte ya.
Alp: Ali, Esma doğru mu söylüyor?
Ali: Yani olabilir.
Esma: Bak seni gözüm tuttu zaten öyle kötü birine de benzemiyorsun. Ayrıca Caner o lafları söyledikten sonra Eylülün ağladığını bir tek sen farkettin. Canere onu öldürcekmiş gibi baktın. Zaten ben ilk görüste aşka inanırın ama sana birazdan söyleyeceğim şeyleri Eylül benim sana söylediğimi bilmesin. ( Bahara dönerek) Bahar sen Eylülü oylamaya git.
Bahar: Hay hay efendim.
Esma: Bak şimdi Ali, benim biricik arkadaşım Eylül görüp görebileceğin en güçlü insandır. Onun gibisi zor bulunur. Dışarıdan narin veya güzel görünüyor olabilir. Ama içinde bir enkaz vardır. Bunu sayılı kişi anlayabilir. Gözlrinde fırtınalar kopar. Eylül Erdem fırtınası. Ben Eylül 'ü küçüklüğunden beri tanırım. En neşelimiz o idi küçükken. En renkli insandı o. Ama onun siyahını seçtiler.
Her şey babasının annesini aldatmasıyla başladı. Annesi öğrendi bunu. Annesi gizlice ağlarken Eylül onu izlerdi. Babası annesinu döverken korku dolu gözlerle seyrederdi olanları. Sonra bir gün annesi dayanamadı. Astı kendini. Babası annesinin cenazesine bile gitmesine izin vermedi. Her gün döverdi Eylül'ü. Hala sırtında birkaç iz var hatta. Babası metresiyle evlendi sonra. Üvey kardeşi nefret ederdi ondan. Sürekli onu kötü göstermek için uğraşır dururdu. Üvey annesi de bunu fırsat bilip onu günlerce aç susuz bırakır ve bir odaya kapatırdı. Ama Eylül büyümeye başladı. Bir çok kişi onun güzelliğini kıskanırdı. Eylül anladı. Babası üvey annesiyle kardeşini ona tercih ediyordu. Eylül anladı. Sebepsiz yere dövülüyordu. Eylül anladı.Büyüdükçe her şeyi anlıyordu. Bu da üvey annesini korkuttu. Babasına Eylülü attırttı evden. Babaannesine geldi. . Asilik kanına işlenmişti. Bedensel anlamda da güçlendi Eylül. Profesyonel olarak dövüşmeye başladı. Ya bu kız neredeyse tecavüze uğruyordu. Yine kendini kurtarmayı başardı. Babaannesini çok severdi. Onu bile aldılar ondan. Ameliyatta öldü. Üstelik nasıl öldüğü de örtbas edildi. Her zaman yaptığı gibi bunu da içine attı. Ama içi alevlerle yanıyordu. Sonra beyninde tümör olduğunu öğrendik. Ameliyatı kabul ettirdik Eylüle. Ameliyatı Caner ve Berk'in babası yaptı. Bir şeyler oldu ve şimdi Eylül konuşamıyor. Doktor hala konuşabileceğini ama fazla umutlanmamızı söyledi. En son olanları biliyorsun zaten. İşte. Eylülümün hayat hikayesi. Eylülü duygusuz sanıyor insanlar. Ama bilmiyorlar ki duygular eceliyle ölmez, vardır bir katili...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalp Atışı | Dilsiz Aşk
Fanfiction"Kendini anlatmak için gerek yoktu konuşmasına, Okyanus gözleri herşeyi açıklıyordu..."