GİRİŞ
Bir insanın hayatı nasıl olur da bu kadar çabuk bir şekilde değişebilir aklım almıyor. Ölümün kötü bir şey olduğunu biliyordum ama bu kadar çaresiz bırakacağı hiç aklımın ucundan geçmezdi.
Bir ay ya bir ay ne kadar uzun bir zaman olabilir ki. Tam bir ay önce kabusum başladı ve her şeyimi kaybettim. Hala daha kaybetmeye devam ediyorum. Aklım almıyor çoğu şeyi, hatta kabullenemiyorum. Yada kabul etmek istemiyorum kaybettiklerimi.
Doğup büyüdüğüm ev olmasa da ailem ile son günlerimi yaşadığım o güzel eve son bir kez daha baktım. Kapının önündeki araçtan bir kadın indi ve bana elini uzattı. O eli tuttum an hayatım daha da karmakarışık ve dönülmez olacağını biliyordum ama bundan da başka çarem yoktu. Başka çarem yoktu biliyorum ama o eli tutmaya da ne cesaretim ne de mecalim vardı.
Kadın bunu anlamış gibi yanıma bir adım daha yaklaştı. Güven vermeye çalışırcasına kolumu sıvazlayarak;
Yurt Müdür Yardımcısı: -" Hadi güzel kızım gidelim."
O genç kadının yönlendirmesiyle arka koltuktaki yerimi almıştım ama, güzel kızım demesi bir anda canımı acıtmıştı. Bir aydır bana kızım diyen hiç kimsem olmamasıydı belki de canımı yakan. Kızım diye hitap etmesi canımı bu kadar yakması normal miydi bilmiyorum ama tek bildiğim o kelimeyi bana özel söylemediğiydi. Nede olsa olduğu ortamda yüzlerce kız vardı ve ben de onlardan biri olmak için bir ay öncesinden biletimi almıştım. iSTEMEDEN...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karla Karışık
RomanceBu karma karışık hayatım ne zaman yerine gelir bilmiyorum ama insan bir zaman sonra hayatı akışına bırakmak zorunda kalıyor. Örneğin sevdiğim cocuk bana çıkma teklifi edip seni seviyorum demesi gibi. Peki sonra ne oldu dersiniz? En yakın arkadaşım...