Üzerimdeki bu ağırlık...Neden? Bedenimdeki yaralardan dolayımı?Hayır.Üzerimde büyük ihtimal katliamdan sonra etrafa yayılmış cesetlerden biri vardı.Hissedebiliyordum.Kıyafetimdeki kanın yaptığı serinliği.Bu iyi hissettiriyordu.Mutluydum.Nasıl bu kadar duygusuz olmuştum.Pardon.Ne zaman duygularımı yitirmiştim.Tüm gücümle gözlerimi araladığımda rüya ve gerçek arasındaki doğruyu seçemediğimi bir kez daha şahit olmuştum ve bir kez daha yenilmiştim.Yanı başımda duran Erwin "günaydın" dedi.Oturur pozisyona geçtim.Eline baktığımda beyaz bir tişört tutuyordu.Başta anlamasamda üstüme baktığımda terden sırılsıklam olduğumu gördüm."Aynı kabustan tekrar gördüğüne bahse girerim"diyip perdeyi açtı.İstemsizce gözlerim kısıldı.Yanıma gelip oturdu.İçten bir gülümsemeyle yüreğimi ısıttı.Her zamanki Erwin..Eliyle gözümü sildiğinde ağladığımı farkettim.Acınacak haldeydim.Bir an ciddileşti ne düşündüğümü anlamış gibiydi.Kalktı.
E:Senin suçun değildi.
Ve gitti...
Arklarım ilk yazışım ve kısa oldu lütfen beğenmeyi unutmayın