James : David
Ben : Yaqışıqlı
James : Uyan artık saat 12 oldu
Ben : Ben geç uyanıyorum. Uyandırma beni ya, benimle işin mi var?
James : Iıı...ıı
Başını yana sallayarak ağzını cıklattı
Ben : Hadi kapı orda Jamesjiim
James : Nası kuzensin sen?
Ben : Bu kuzen acıkmış
James : Unuttun mu sen hazırlıycaktın?
Ben : Hııı diyosun?
James : Diyorum
Yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim
Ben : Kuzen bana domates ver
James : Al
Ben : Biber ver
James : Başka?
Ben : Yumurta ver. Bu kadar
James masaya oturdu ve benim nefiis yemeğimi beklemeye başladı. Ocağın altını açtım ve domatesleri doğramaya başladım. Domates bi an yere fırladı, yüz ifadesini görmek için James'e baktım. Gülüyordu
Ben : Gidiyorsun en kötü domatesleri seçiyorsun markette, sonra yerinde durmuyorlar, düzgün domates al da böyle fırlamasınlar
James : Ha suç domatesde ?
Ben : Evet suç sende ve domates de
James : İyi bugün markete çıkarız sen seçersin
Ben : Kabul
Buzdolabından yeni domates alıp biberle birlikte doğradım. Yumurtayı tavaya vurarak çatlattım
Ben : Off yapma be!!
James : Noldu?
Ben : Yumurtanın kabuğu da tavaya girdi
James : O zaman alacaksın
Ben : Yumurta da taze değilmiş, kabuğu hemen düşüyor
James : Hı hı
James yamuk yamuk sırıtıyordu. Kabuğu alıyım derken elim yandı
Ben : Laan elim yandı!!
James : İyi misin? bi bakıyım
Ben : İyiyim iyiyim
James'e parmağımı gösterdim
James : Hoplama bi, göremiyorum
James parmağıma baktı sonra yarabandı yapıştırdı. Elime kaşık alıp kabuğu çıkardım. Tabaklara bölüştürdüm ve masaya koydum
James : Hııı çok güzel yapmışsın
Ben : Dalga geçme, senin dandirik malzemelerin yüzünden!
James : Birazdan markete gideriz
Ben : Kabul dedik ya!
Yemeği bitirip karşımızda ki markete gittik
Ben : Bak bu domates güzel
James : Zaten evde ki domates bundan
Ben : Güzel... değil diyecektim, sözümü kestin
James : Hıhı eminim...
Ben : Markette " dımdım yar " çalıyor. Neden bu marketi tercih ettin?
James : Ben taa ötemde ki markete gidemem... Üşenirim
Ben : Bak haklısın
Meyve ve sebzeleri alıp çıktık
Ben : Tamaam taze, güzel meyvelerin ve sebzelerin var artık
James : Hee sayende...
Ben : Sen sabahtan beri benimle dalga mı geçiyorsun?
James : Daha yeni mi anlıyorsun?
James anırarak güldü... Sinirimi bozması zaman almadı
Ben : Gel lan buraya!
James : Almıyım muck
Ben : Bi de öpücük atıyor... Seni kendime şikayet ediyorum. Nasıl bana öpücük atarsın
James : Pardon abicim pardon, saygılar
James'i kovalamaya başladım
James : Ya pardon dedik ya, yoruldum dur. David dur
Ben : İyi durdum
James : Hehe yaşasın. Aslında yemek fena olmamış
Ben : Ben yaptım çünküm
James : Güzel yapmışsın...
ARKADAŞLAR OKUYORSUNUZ LÜTFEN YORUM VE VOTE ATIN. 5.200 KÜSÜR OKUNMA VAR FAKAT 51 VOTE, 9 YORUM VAR.HAYAL KIRIKLIĞI YARATMAKTAN BAŞKA BİRŞEY YAPMIYOR, LÜTFEN OKUYORSUNUZ BARİ VOTE VE YORUM ATIN.HEM BENİ DE MUTLU ETMİŞ OLURSUNUZ. 2.000 KÜSÜR OKUNMASI OLAN Bİ KİTABIN BİLE 171 VOTESİ OLUYORSA DURUMUMUZ ÇOK BETER.GİTTİKÇE BÜYÜYORUZ VE BUNUN İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM AMA VOTE VE YORUM İNANIN ÇOK AZ... BEN YAZIYORUM AMA SİZİN DE EMEĞİME SAYGI VERMENİZ GEREKİYOR.LÜTFEN AMA LÜTFEN VOTELERİ VE YORUMLARI ARTTIRIN...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kuzen
HumorHerşey David'in Türkiye'ye kuzenini ziyaret etmesiyle başladı. Büyük bir aşk, gerçek dostluklar ve acı kayıplar... - Ölü bir kadınla evlenmeni istemiyorum + Sen ölü değilsin! - Anlamıyor musun ben başından beri ölüydüm! Aldatılan bir adamdan daha n...