Satılık Aşık (GAY)

Burak Bey Sorunu

Dinleyin:
Kylie Minogue-Can't Get You Out Of My Head
Black Atlass,Jessie Reyez-Sacrifice
-Bi bi bir şey mi oldu Murat Bey?Ne ned neden öyle bakıyorsunuz?
-Ayağındaki ayakkabıyla rahat edemezsin.Ayağın sakatlandı bekle sana rahat bir spor ayakkabı veriyim.
-Be ben teşekkür ederim.
       Diyerek yanımdan çekildi.Nefesim kesilmişti.Elimde değildi,gözlerine her baktığımda yerin dibine geçiyordum.Gözlerinin koyu kahvesinde kayboluyordum.Hem güven veriyordu hemde korkutuyordu.Sanırım ona aşık olmuştum.İki dakika sonra güzel bir "Air Max" ayakkabıyla gelmişti.O boydaki adamın bu numara ayakkabı giymesi yani benim ayağıma göre bir ayakkabı giymesi imkansızdı.Unisex bir ayakkabıydı ya bir kadına aitse?Ya hayatında bir kadın varsa ve ben bu işi kaybedip bütün parayı kaybedip sokaklarda yatarsam?Ama tüm bunlardan çok canımı yakan bir sevgilisi olması ve hoşlandığı birileri olması düşüncesiydi.Bu bu kıskançlıktı sanki!
Ertesi gün alarm sesiyle yataktan kalkmam bir oldu.Değil alarm top patlasa uyanmazken bu işle tüm dengem alt üst olmuştu.Aklıma Murat Bey geldi.Dün sanki beni duvara yaslarken farklı bir şey söyleyecekti.Nesrin Hanıma anlatmalıydım,o bilirdi.
-Alo ,Nesrin Hanım
-Alo,konuş yine bir sakarlık mı yaptın?Dünkü rezilliğin neydi senin?Ben seni adamı aşık et diye tuttum,kendinden soğut diye değil!
-Ayy o kadar kötü müydüm?Yok ben yapamayacağım bu işi galiba.Kendimden çok utanıyorum.
-Sakın ha.Yok çocuğum o kadar kötü değildin.Sakın özgüvenini düşüreyim deme.Erkekler özgüvenden hoşlanır unuttun mu!Özgüvensiz olursan asıl rezil olursun.Bak şu Buse'ye .Rakiplerin nasıl özgüvenli.
-Peki tamam anladım.
-Sen niye beni aradın?
-Dün iş çıkışı Murat Bey bana çok yaklaştı bana.Böyle duvara yasladı.Burnumun dibine girdi resmen.Sizce oluyor mu ki?
-Ne neden bunu daha önce söylemedin!Nasıl, ne dedi  sana,neden o kadar yaklaştı?
-Bende anlamadım.İlk öpücek sandım falan.Ama meğer ayakkabı içinmiş.Ayağım sakatlandı diye ayakkabı verdi.Sanırım ben birden hızla kapıya gidince beni durdurmak için öyle yaptı.
-Alık mısın evladım sen?İnsan nasıl anlamaz seni ne niyetle duvara yasladığını?Hem Murat'ın evinde senin ayağına uygun ayakkabı nasıl olur?
-Bende onu soracaktım.38 numara ayakkabı yani.Ayy ya bu adam eve kız falan atıyorsa?Ya gizli sevgisi varsa ne yaparız biz?
-Sus salak salak konuşma hemen.Dur bakalım ayakkabının fotoğrafını at.
-Attım.
-Yok tatlım benim.Ayakkabının üstünde Murat'ın liseye giden kuzeninin imzası var.Bu onun merak etme.
-Çok rahatladım,çok korkmuştum.Neyse işe yetişmem lazım.Kapatmam gerek.
-Bana bak adam gibi giyin süslen.Sana hazırladığım kombinleri giy.
-Peki Nesrin Hanım.
          İşe gittiğimde her zamanki gibi Murat Bey'e programını anlattım.Daha sonra bana kapalı kutuda bir ayakkabı verdi.
-Bu ayakkabıya sahip çık.Bu şirketin yeni tasarımı ve bunun sayesinde çıkış yapacağız.Şirketin kaderini değiştirecek ayakkabı bu.Tüm bunları konuşurken Buse Hanım'ın bizi izlediğinden haberim yoktu.
          Daha sonra sıradan başlayan günün bu kadar tuhaf biteceği hiç aklıma gelmezdi.Odaya Burak Bey girmişti.Giydi dar tişörtten kasları çok seksi görünüyordu.
-Murat,bugünlüğüne asistanını almam lazım.
-Hayırdır kardeşim neden?
-Şu bizim yeni toplantı ofisi için eşya falan seçmemiz lazım.Bende tek başına seçemem.Birini almam lazım yanıma.
-Buse gelseydi seninle.
-O bugün çok yoğun.Bugün en boş programı olan sensin diye.Hem sen Deniz çok zevkli demiştin.İstediğin gibi bir şeyler seçer muhtemelen.
      Şok olmuştum.Arkadaşlarıyla beni mi konuşuyordu?Üstelik güzel bir şekilde.Bana hiç iltifat etmezken arkamdan söylemesi?Bir anda yüzü değişti Murat'ın.
-Iıı peki madem Burak.Yalnız düzgün şeyler seçin.Pazartesi o salonda çok önemli müşteri ağırlayacağız.Markanın stiline uygun olsun.
       Daha sonra ayakkabıyı gidip güzelce dolaba sakladım ve güzelce kilitledim.Buse Hanım beni yine gizlice izlediğinden habersizdim.Ben gittikten hemen sonra odaya dalıp kutudan ayakkabıyı alıp,tekrar kilitleyip gizlice odasına gitmişti. Bense haberizce şirketten çıkıp Burak Beyle alışverişe gitmiştim.

         Upuzun süren eğlenceli bir alışverişti.Avizeden koltuğa kadar bir sürü şeyler satın aldık.Burak Bey sürekli çok zevkli olduğumu , çok güzel şeyler giydiğimi,ne kadar tatlı olduğumu falan söyledi.Böyle yakışıklı bir adamın bana bütün alışveriş boyunca iltifat etmesi çok hoşuma gidiyordu.
-Ee saat 23:00 Deniz.Ne yapacağız alışverişte bitti.
-Yani eve giderim ama ters tarafta maalesef anca 3:00'te varırım herhalde.
-Bana gidelim madem.Baya yakınız eve.
-Olur mu öyle şey .Şimdi sizi ,evdekileri rahatsız etmeyeyim.
-Yok ben yalnız yaşıyorum.Sıkıntı değil.
-Peki madem gidelim .Çok teşekkür ederim.
           Ben olacaklardan habersiz Burak Bey'in evine giderken Buse Hanım çaldığı ayakkabıya bakıp rakip şirketin başkanı Trenton'u aradı.
-Ayakkabı bende efendim.
-Muhteşem.Sayende şirketimiz büyük sükse yapacak.Payına düşen parayı alacaksın.Merak etme.
-Elbette.
              Burak Beyle eve girdiğimizde bir köpek sesi duydum.Ses mutfaktan geliyordu.Koşarak mutfağa girdim.
-Yaa sen ne cici bir köpeksin.Ne kadar güzel tüylerin var senin,yumuşacık.
-Seni sevdi galiba Deniz.Normalde herkese kolay ısınmaz.
-Bu arada eviniz çok güzelmiş Burak Bey.Bence bugün yalnız alışverişe gitseydinizde bu işin üstesinden gelirdiniz.
-Olur mu sen olmadan bu kadar iyi olamazdı.Murat çok beğenecek görürsün.
-Lütfen beni yanlış anlamayın merakımdan soruyorum ama Murat Beyle benim hakkımda ne konuştunuz?
-Yok canım ne yanlış anlaması.Ben ona asistanından memnun musun diye sordum.O da iyi bir asistana benziyor dedi.Çok zevkli,işini genelde iyi yapıyor ama arada sakarlıkları da oluyor ,dedi.
-Hım anladım.Patronumun benim için iyi düşünmesine çok sevindim.
-Ee ne yapacağız bütün gün iş mi konuşacağız.Bak senle bir film izleyelim.Patronunun en sevdiği film.Hem biraz daha patronunu tanımış olursun.
-Olur tabiki.Filmin adı ne?
-Aşk ve Gurur.Gurur ve önyargıları yüzünden kavuşamayan bir çiftin hikayesi.
-Yok artık.Murat Bey gibi ciddi ve sert bir adam nasıl bu kadar duygusal ve romantik bir film sevebilir?
-Henüz daha tam olarak onu tanımıyorsundur belkide.Neyse hadi mısır patlatalım.
        Mısırları ve yağı tencere koyup kapağı açık bırakmak gibi bir salaklık yaptığım için mısırlar patladıkça üstümüze sıçrıyor,sıçradıkça  bir taraftan tencerenin kapağını kapatmaya çalışıp bir taraftan eğilip kaçmaya çalışıyorduk.Ben genelde kaçtığım için üstüm tertemizdi.Fakat zavallı Burak Bey'in kıyafetleri yağ ve mısır içinde kalmıştı.Tencerenin kapağını kapattı,sıçramayan mısırları tabağa koydu ve bahçeye filmi açmaya gitti.Bende peşinden gittim ve bahçedeki salıncağa oturdum.Sonra yağ içindeki tişörtünü birden çıkardı Burak Bey.Tişörtü çıkartırken dayanılmaz bir çekim hissediyordum.Çok tahrik ediciydi.Sapsarı saçları ışıkta parlıyor,masmavi gözleri çok samimi bakıyordu.Sonra tekrar vücudunu süzdüm gözlerimle.Bugün tişörtten kendini belli edip tahrik eden o kasları şimdi çırılçıplak karşımdaydı.Dayanılmaz bir şeydi bu.
-Sorun olmaz değil mi tişörtümü çıkarmam.Hep yağ oldu.
-Yok Burak Bey nasıl rahat ediyorsanız yani.
        Sanırım bugün ona hayran oldum.Sanki Murat'a hissettiklerimin benzerlerini Burak'a da hissediyordum.Bugünkü alışverişte o samimi sıcak tavırları,iltifatları,bana alışveriş yaparken aldığı o ufak tefek hediyeler,espritüel tavırları,sempatikliği ve son olarak kasları...Aşık olunası bir adamdı.Boşuna ona playboy demiyorlardı.Ama ona karşı duygularım ilerleyemezdi.Çünkü hedefim Murat Beydi ve oyunu bozamazdım.
   -Bekle ben şarap getireyim,filmin karşısında içeriz.
-Ama Burak Bey ben daha önce hiç içki içmedim.
-Ahaha cidden mi?Ben seni alıştırırım güzellik.
         İçki içip filme dalmıştık.Havada bir yaz esintisi vardı.Üşütmüştü.O tişörtü olmadan bile üşümezken ben kıyafetle üşüyordum.
-Titriyorsun sen.Al battaniyeyi sarıl bana.Film az kaldı,içeri geçeriz şimdi.
      Birden onu kaslı kollarının arasına girmiştim.Başımı göğsüme koymuştum. Üzerimizdede tek bir battaniye vardı.Ne yapıyordum ben.Bunu yapamazdım.Sanırım içki ile Burak Beyin seksi ve sempatik davranışları kafa yapmıştı.Hem o Buse Hanım'a aşıktı ve ben oyunu bozamazdım.Neyseki filmin son 5 dakikasında böyleydik.Film bitince başımı göğsünden kaldırdım.Etrafı çift görüyordum.Çok sarhoştum.
-Söylesene kedicik.Senin gibi hırsları olmayan tatlı bir çocuk nasıl böyle bir görevi kabul edebilir para için?
-Ne görevi ?
-Murat gibi bir işkolikle çalışmayı?
       Ne dediğimi bilmiyordum.Sersem gibi olmuştum.Sarhoştum.Ve bütün oyunu birden anlatmaya başlamıştım.Üstelik Murat Bey'in dostuna.Çocukluk arkadaşına.
-Nesrin Hanım beni Murat Bey'i aşık etmem için parayla tuttu.Çünkü parasızdım ve sokağa atılmıştım.
          Burak Bey tuhaf bir şekilde bakıyordu.Tüm bunları anlattıktan sonra kafam hafiften yerine gelmişti ama artık çok geçti.Burak Bey,Murat'a büyük ihtimalle anlatacaktı ve ben beş parasız ortada kalacaktım.