Hani bazen suçu başkalarına atarsınız ya ha tam o durumdaydım. Suçu bücüre atıyordum. Hadi ama eğer onun yüzünden öfkelenmesem şuan bu durumda olmazdım.
Başımdaki tabanca yeterince korkutmuştu. Ve bilmediğim yollardan gidiyorduk. Yani zaten kaçamam. Kaçsamda nereye doğru kaçacağımı bulamam.
Ben bu düşüncelerleyken arabanın tavanındaki cam kırıldı. Ne olduğunu anlayamadan bana doğrultulan tabanca ona doğrultuldu.
Bir dakika bücürün burada ne işi var?
Bücür tabancanın tutuğu elin bileğini tutuğu gibi kapıya vurdu. Tabanca düşerken adamın yumruğundan kafasını çekerek kurtuldu. Diğer adam ona yumruk atacakken bir ayağıyla tekme atıp yüzüne bastırarak kapıya doğru baskı uygulamaya başladı.
Yanımdaki adam o anı kulanarak başını koltuğa defalarca vurmaya başladı. Adam tam tekrar vuracaken bücür yumruğu adama geçirdi. Adam kendini toparlayamadan emniyet kemerini ona doladı ve kapıyı açmasıyla onu tekme atarak dışarıya fırlatı. Korkuyla adama baktığımda emniyet kemeri yüzünden arabayla sürüklendiğini gördüm.
Tekrar önüme döndüğümde önde söförün yanındaki adam ona tabanca doğrultur doğrultmaz " Bak uf olucak" dedikten hemen sonra adamın elinden tutarak söförün bacağına ateş etmesini sağladı. Şöför boş yolda bacağını tutarak ilerlemeye çalışırken. Bücür son adamla boğuşuyordu.
Anlaşılan zorlandığını anlamış olacaki benim yanımdaki adamın suratına bastırdığı ayağını çekip tekme atarak etkisiz hale getirdi. Öndeki adamın boynundan kolunu geçirip baskı uygulayınca adam çırpınmaya başladı.
Bücür ise koltuğu azıcık yatırarak ağırlığını aşağı vererek adamın boynundaki baskıyı artırmıştı. Adam kolunu çekmeye çalışınca ön camdan dışarı bakmasıyla ayağıyla direksiyonu sola kırması bir oldu.
Araba havaya uçtuğunda elimden tutu ve bizi dışarıya attı. Ben ancak yerde birkaç kez yuvarlanarak durmuşken o ise tek bir takla atarak durmuştu. Ben ona şaşkınca bakıyordum az önce tüm bunları nasıl yapmıştı.
"A-ama se- sen..." keleleyerek kurmaya çalıştığım cümlemi keserek "Hadi ne kadar çabuk o kadar iyi".
"Nasıl yani?" diyerek şaşkınca sormuştum. O ise çoktan yürümeye başlamıştı bende arkasından ilerliyordum. Biraz geç de olsa "Eve fazlasıyla uzağız. Ne kadar hızlı olursak ta o kadar erken eve varırız." diyerek soruma cevap vermiş oldu.
Bir kaç dakikadır yürüyünce cesaretimi toplayarak " Sen nasıl yaptın bunları? Sadece arabada değil aynı zamanda okulda da yaptıkların." cevap gelmedi.
"Dövüşle ilgili kursa mı gidiyordun?" cevap yok. "Peki başka ne yapabilirsin?" sesizlik sürer "Annem ve babama bahsedicek misin?" Artık dayanamamış olacak ki " Sadece sus ve yürü"
"Hadi ama cevap ver annem ve babama bahsedecek misin?"
"Hayır"
"Ya ben söylersem?"
"Söyleyemezsin"
"Neden?"
"Çünkü sen daha sıkı bir yönetim altına alınırsın ama ben seni kurtaran olarak daha fazla ilgi ve sevgi kazanırım."
Haklıydı. Bana karşı daha sert kurallar konulurken o beni kurtardığı için kahraman ünvanını alırdı. Ve ben bunu istemezdim.
------------------------------------
Eve girince direk üstümdekileri çıkarıp pijamalarımı giydim.
Annemlere söyleyip söylememe konusundaki konuşma dışında bir daha hiç konuşmamıştık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savaşçı ve Kardeş ?..
Ficção AdolescenteNeredeyse harika olan hayatıma süpriz biri girdi tabi kide bana göre istenmeyen kişi olacaktı!..