İLK İŞ GÜNÜ

13 1 0
                                    

Medya:Asel.
Medyadaki Şarkı: Aselin arabada dinlediği şarkı.

Merdivenlerden koşarak aşağı inip annemin yanağına sullu bir öpücük bırakmıştım. O da yattığı yerden gözleriyle yaptıklarımı seyrediyordu. Hareket edemiyordu çünkü annem felçti. 2 ay önce araba kazası geçirmiştiler babam ile. Babamı kaybetmiştim annem ise felç kalmıştı. Babamı aşırı özlüyordum. Annem ile hasretini gidermeye çalışıyordum. Ne kadar oluyorsa işte. Bu evden ayrılmayı istiyordum. Başka eve taşınmayı istiyordum. Tabiki de annemi de beraberimde götürerek. Çünkü bu evde babamla bir sürü anımız vardı. Nası olmasın. Her yer bizim anılarımızla doluydu.

-----
"Baba!"kahkalarım arasından babama seslenmiştim. Durmuyordu. Gıdıklamaya devam ediyordu.

"Durmıcaaam! Haaarr"diyerek karnımı ağzıyla gıdıklamaya başladı.

Kahkalarımın arasından babamı durdurmaya çalışıyordum. Öpücükler koymaya başlamıştı şimdi. Ama yine gıdıklıyordu bu öpücükler.

"T-tamaaam! Ahahahaha!"diyiverdim.

Sonunda durmuştu. Ve yanağıma sulu bi öpücük kondurmuştu.

-----

Gözlerim dolu bi şekilde anıları düşündüren koltuktan çektim gözlerimi.
Annemin görmemesi için gözlerimi hızlı bi şekilde silip yüzüme gülümsememi yerleştirdim.

"Annecim. Bugün benim ilk iş günüm. 7 de evde olurum. Yasini çağırıcam sana baksın diye. En az benim kadar seviyor seni. Sana iyi bakıcağını çok iyi biliyorum."

Yasin benim kuzenimdi. Amcamın oğluydu. Küçüklüğümüzden beri ayrılmamıştık. Ayrılmayı da düşünmemiştik. Annemi de çok severdi. Çünkü annem onu oğlu gibi severdi. Annemin yeğenleri yoktu. Bu yüzden Yasini çok severdi.

Gözlerini iki kere kırpışından 'tamam' dediğini anlamıştım. Gülümseyerek ellerimle 'bay bay' yaptım. Çantamı, anahtarımı ve araba anahtarımı alıp kapıdan dışarıya çıktım.

Arabaya bindim ve babamla en sevdiğimiz şarkı olan 'Bana Bir Masal Anlat Baba' adlı şarkıyı son ses açtım. Gözlerim dolu bi şekilde tam gaz ilerliyodum. Önümü tam olarak görmüyordum ama durdurmak istemiyordum. Şarkıyı içime sokmak istiyordum. Keşke daha fazla sesi açabilseydim ama son sesteydi.

Şarkıya eşlik ederken birden önüme çıkan biriyle frene bastım. Ani frenden dolayı ön camın dibine kadar gelmiştim. Neyse ki durdurabilmiştim kendimi. Kafam direksiyona çarpabilirdi. Napıyordum ben!

Arabadan hızlı bi şekilde inip çarptığım kişiye baktım. Bi adamdı. Benim yaşlarımda gözüküyordu. Esmer,siyah saçlı ve yapılı bir adamdı. Kafasından aşağı kanlar damlıyordu! İncelemeyi kesip hemen yanına gittim.

"Hey! Beni duyuyor musunuz?"diyip yanaklarına hafifçe dokunmaya başladım.

Çok endişelenmiştim. Resmen birine çarpmıştım. Aman Allahım! Sen koru! Sen yardım et!

"Lütfen duyduğunuzu söyleyin! Lütfeenn!"diyip tekrarlıyordum hareketlerimi.

"Aaah!"inleme sesi duyduğum an durdum.

"Yaşıyorsunuz!" Bir çığlık koparıvermiştim.

Yaşıyordu! Aman Allahım! Teşekkürler teşekkürler!

"Yaşıyorum yaşıyorum. Bi dur kızım üstümden çekil. Nefes alamıyorum."diye zar zor çıkan bi ses duyduğumda adamdan geldiğini anladım. Hemen kendimi geriye atıp gözlerini açıp bana bakmasını seyrettim.

Kahverengi gözleri beni bulmuştu ve sinirle bakıyordu. Üstünde takım elbisesi vardı ve benim yüzümden kirlenmişe benziyordu. Üstüne baktığımı anlayınca o da kendi üstüne baktı ve siniri katbe kat arttı.

Aah! Adam sorunluya benziyordu. Bir an önce işime gidip bu olayları unutmak istiyordum. Hadi öyle bakma bana. Nasıl olsa bir daha yüzümüzü görmiycez.

"Nasıl dikkatsizsin. Ne biçim araba kullanıyorsun! Önüne bakmıyor muydun sen?!"diyerek bağrnıyordu.

Gözlerimi kırpıştırıp biraz daha geri çekildim. Şaşırıyordum. Bıu kadar tepki fazla değil miydi? Sesimi çıkartmanın zamanı gelmişti geçiyordu!

"Pardon da siz sağınıza solunuza bakmıyor muydunuz? Benim bildiğim önce sol sonra sağ sonra yine sola bakılır beyfendi? Sizin hiç birini yapmadığınıza adım gibi eminim." Sağ sol derken gösteriyordum elimle.

Yerdeki telefonu farkettiğimde
"Bir de telefonla meşguldünüz öyle mi!?" Diye patladım.

"Hem suçlu, hem sakar, hem de... kusurlu!"diyip şakağımdaki izi gösterdi.

Evet o doğum lekesiydi. Ama kusurlu olduğumu göstermezdi. Herkesin illa bir doğum izi vardır! Öyledir yani.

"Doğum lekesi o beyfendi. Biraz saygılı olur musunuz? Sizin de doğum lekeniz vardır. Ben size kusurlu diyor muyum?"dedim bir çırpıda.

Hem senli benli konuşuyordu. Hem kusurlu, sakar, suçlu demişti! Hah! Kimsin sen acabaaa?

"Evet var. Görmek ister misin?"diyip alaylı bi gülüş sergiledi.

Anlamaz bakışlarla karşımdaki adama bakıyordum. Gözleri aşağıyı gösterince fesat anlamam gerektiğini düşünerekten suratına tokadı yapıştırdım.

Ayağı bi hışımla kalkarak bağırdım.
"Siz kim oluyorsunuz da benimle böyle konuşuyorsunuz! Adam olmak bu kadar zor mu!? Hepiniz böylesiniz. Vicdansız, sapık, şerefsiz!"

O da ayağı kalktı. Hala tokatın şokundaydı. Ağzı biraz aralıktı. Elini yanağına koyup,
"Hem bana çarptınız onunla yetinmeyip tokat da mı attınız?" Dedi.

Kızgın bakışlarımı üstünde gezdirdim. Ve bir tek kelime dahi etmeden arabama binip tam gaz işe sürdüm.

Arabayı park edip kocaman olan binaya baktım. Burada sekreter olarak çalışacaktım. Hadi hayırlısı diyerek döner kapıdan içeriye girdim. Direk karşımda duran görevlinin yanına gidip derdimi anlattım ve geliceğimi bildiğini söyleyip patronunu aradı.

"Benimle gelin lütfen."diyen kadını takip etmeye başladım.

Asansöre binip 25 e bastığını gördüm. Demek 25.kata çıkıyorduk. Asansör durduğunda çıktık ve sol taraftaki salona ilerledik. Bir kapının önünde durduğu an bende durdum. Kapıyı tıklatıp içeri girdi.

"Asel Güz Hanım geldiler efendim."

"Gelsin."diyen adamın sesiyle kadın dışarı çıkıp elini içeri gir anlamında gösterdi. İçeri girerken kapının yanında asılı olan ismi okudum. Eymen Aydın.

İçeri girdiğimde camın kenarında ayakta durmuş olan adam diktim gözlerimi. Elleri cebinde dışarıyı seyrediyordu. Boğazımı temizleme bahanesiyle ses çıkardım. Adam bu yaptığım hareketten dolayı 'Otur lütfen.' diyip arkasını döndü.

Döndüğü an ağzım açıldı. Adamın da aynı şekil ağzı açılmıştı. İkimiz de hayretler içinde birbirimize bakıyorduk. Ne zaman birimiz konuşmaya başlıcak diye düşünürken o kelimeyi söyledi.

"Kusurlu?"

==================
Merhabalar. İnşAllah beğenirsiniz.

Başladığınız tarihi buraya bırakabilirsiniz.😊

Yazış tarihi:22.06.18

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 25, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KUSURLU('O' SERİSİ 1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin