sub-unit · layho

🐇: #1

"Lay... Kalk..."

Uzandığı yerde, yüzünde açık gazete sayfası ile uyuyakalmış üyesini kaldırmaya çalışıyordu. Elinden gelen güçle sarsabildiği kadar geniş omuzlarından sarsıyordu, ama Yixing'in ruhu bile hissetmiyordu sanki. En sonunda pes edip etrafa bakındı Junmyeon, bu çocuk nasıl uyanabilirdi ki? Etrafa bakınırken masanın üzerindeki gözüne çarpan şeyle sırıttı. Hemen yanındaki telefonu alıp ses kayıtları kısmına girdi. Bir yandan ciddi durabilmek, gülmemek adına yanaklarının içini ısırıyordu. Bütün grupta dalga konusu olan ses kaydını bulduğunda ağzından küçük kıkırtılar çıkmıştı. Telefonun sesini son ses açıp telefonu uyuyan çocuğun kulağına yaklaştırdı. Ses kaydını açtı.

" 💬 : KALKIN, KALKIN, KALKIN!!! HEPİNİZ HAZIRLANACAKSINIZ. "

Bu ses kaydı, onları çalıştıran dans hocasının sesiydi. Grubun afacanları bunu ses kaydına alıp herkese dağıtmıştı, bir işte yardımcı olur belki diye. O iş, Junmyeon için bu işti.
Yixing, dans hocasının o kalın sesini kulağının dibinde duyduğunda adeta yerinden sıçradı. Öyle bir sıçradı ki, koltuktan düşecek hale gelmişti, son anda kendini toparlayıp düşmekten kurtuldu. Bir elini korkudan hıphızlı atan kalbine yerleştirdi, bir yandan da gözü hocayı arıyordu. Ama hocayı ve diğer üyeleri etrafta göremeyince kaşlarını çattı, ters giden bir şey vardı. Koskoca odada hiçbir ses yoktu; ta ki yerdeki beden onun bu haline kahkaha atmaya başlayınca. Kahkahaları duyup başını oraya doğru çevirdiğinde alaycı Junmyeon ile karşılaşmıştı, kaşları iyice sinirden çatıldı. Şimdi neler olduğunu çözebilmişti.
Ama bu yaptığı yanına kalır mıydı?
Şimdi zayıf durumda olan çocuğu sinsi gülümsemesiyle izledi, ardından  elindeki gazeteyi bükerek bir anda kafasına geçirdi. Katıla katıla gülen ama şimdi duran Junmyeon inleyip başını tuttu, bu hamleyi beklemediği için şoka girdi. Üstelik başı da çok acımıştı. Kaşlarını çatıp onunla eğlenen Yixing'e kötü bakışlar yolladı. Karşılığını vermek istiyordu, ama uğraşmaya değmezdi, zaten ödeşmişlerdi de. Yerinden apar topar kalkıp uzun çocuğun önünde dikildi.

"Seni uyandırmamın bir sebebi var herhalde. Kalk istersen."

"Ne var ki?"

Jummyeon derince iç çekti, nasıl söyleyebilirdi bilemiyordu. Resmen dili söylemeye varmıyordu, çünkü Yixing'in haberi duyar duymaz endişeleneceğini biliyordu; tıpkı kendisi gibi. Her ne kadar az önce eğlenmiş olsa da, şu an gerginlikten patlayacaktı.

"Lee Soo Man bizi çağırıyor."

Yixing gözlerini büyüttü, işte şimdi Suho gibi endişelenmeye başlamıştı. Çünkü Lee Soo Man üyelerden herhangi birini yanına çağırsa, o kişi kötü haber alarak yanından ayrılıyordu. Yani kısacası patronları 'kötü habercisi' idi.
Yixing bir hışımla ayağa kalkıp Junmyeon'u kolundan yakaladı, kapıya doğru çekiştirdi. Hemen gitmeleri gerekiyordu, hem de HEMEN.

-Şirkette-

Şirkete çağrılmış olan iki genç, patronun lafını ikiletmeden odasında bitmişti bile. Gergince patronlarının hemen karşısındaki deri koltuklara oturup birbirlerine baktılar, acaba bir anda ne için şirkete apar topar çağrıldılar ki? Patron, elindeki evrakları bakmayı bitirdiğinde bir düzine kağıdı eliyle düzeltip sakince masaya koydu, tam bir düzen hastasıydı. Karşısındaki iki gergin çocuğa baktı, gözlüğünü usulca çıkarırken onlara gülümsedi. Bu saniyelik gülümseme onları rahatlatabilir diye düşünmüştü; ama düşüncesi yanlış çıkmıştı. İkisi de hala gergindi.

"Kim Junmyeon ve Zhang Yixing. Hoş geldiniz."

İki genç başıyla selamladıktan sonra patron sözüne devam etti.

"Uzun konuşmayacağım; sizi buraya çağırmamın sebebi yer alacağınız bir proje."

"Ne projesi?.." Titrek sesiyle sordu kısa olan.

"Sadece ikinizden oluşan bir 'alt grup' projesi."

••••••••••
bundan sonra asıl olay başlıyor. sıkı tutunun. 😋
bu konuyu seveceğinizi düşünüyorum, zira bana göre fazlasıyla gerçekçi ama tamamen hayal dünyamdan çıkan bir konu olacak.
suho ve lay'den oluşan, tıpkı bizim minnoş cbx gibi bir alt grup... hayali bile güzel değil mi? yoksa ben kendimi çok mu kaptırdım?
umarım okumaya devam edersiniz.~