sub-unit · layho

🐑: #4

Müzik şovunda ilk sahnelerini bitirip yurda geri döndüklerinde yurdun bomboş olduğunu görmüşlerdi. Doğru, diğer üyeler geri dönüş zamanı olmadığı zamanlarda genelde kendi evlerinde kalıyorlardı. Bir tek Junmyeon yurtta kalmayı tercih ediyordu, burada bir sürü anısı vardı ve burada gerçekten rahattı. Yixing'e gelirsek, belki de Junmyeon için burada kalıyordu. Ayakkabılarını kapının girişinde çıkarıp sızlanmalar eşliğinde içeri girdiler, tabii ki çok yorulmuşlardı ama mutluluklarına söyleyecek söz yoktu. İçeri girer girmez Yixing kendini girişteki tekli koltuğa attı, ağrıyan bacaklarını uzatıp ayaklarına baktı.

"Banyoya ilk sen gir, ben biraz dinleneyim."

Junmyeon sadece baş sallamakla yetinerek banyonun yolunu tuttu, Yixing sırt çantasından telefonunu çıkarıp oyalanmaya başladı. Yaptığı ilk iş onlar hakkında yazılan haberlere bakmak olmuştu, haber yazısının altındaki fan yorumlarını okudukça içinin hoş olduğunu fark etti. Yixing genelde yorumlara pek bakmazdı çünkü kendisini incetebilecek şeyler görmekten korkardı. Ama bu sefer bakmak istemişti, insanların sahneleri hakkında neler düşündüklerini merak ediyordu. Hakkında tek bir kötü yorum bile yoktu, fanların yanı sıra diğer insanlar da bu ikilinin uyumundan bahsetmişti.

"Bu kadar uyumlu olmaları sizce de garip değil mi? Tek sahneyle beni büyülemeyi başardılar."
"Aman tanrım... Onları izlerken burnum kanayacak sandım."
"Dans biraz... etkileyici sanırım? Onlardan böyle bir giriş beklemiyordum, tebrikler çocuklar!"

Yixing ilgisini çeken yorumları seslice okurken son yorumda gülmeden edememişti. Evet, dans koreografisinde aralarında biraz yakın temas vardı. Çoğu insan ballad tarzında ya da romantik bir şarkıyla çıkış yapacaklarını düşünmüştü, sert bir konseptle çıkış yapmaları kültürel bir şok olmuştu. Yixing bu durumdan memnundu, Junmyeon ile her konsepte uyum sağladıklarını bir kez daha göstermişti.

Yixing'in aklına bir anda YouTube resmi kanallarında yayınlanacağını düşündüğü ilk sahne vloguna bakmak gelmişti, haber yazılarından çıkıp uygulamaya girdi. Tahmin ettiği gibi video yayınlanmıştı, heyecanla yerinde kıpırdanıp tıkladı. Fazla vakti olmadığı için videoyu ilerleterek istediği yeri bulmaya koyuldu, arabada çektikleri kısma geldiğinde durdu. Videoyu izlerken gülümsemeden edemedi, Junmyeon'u yanağından öptüğü kısım geldiğinde dudaklarını birbirine sıkıca bastırdı. Çektiği her şey aynen yayınlanmıştı, bunun getirdiği mutlulukla yorumlar kısmına girdi. Çoğu kişinin öptüğü kısmı ve Junmyeon'un utanmasını konuştuğunu gördüğünde pek de şaşırmadı. Junmyeon'u konuşulmak için öpmemişti ama onlar için "sevgili gibi" konuşmaları hoşuna gitmemiş değildi, sonuç olarak bundan rahatsız olmuyordu. Yorumları yüzündeki derin gülümsemeyle okurken Junmyeon'un seslenmesiyle başını kaldırdı. Banyodan çıkmıştı, üstünde dizlerine kadar uzanan beyaz bornozu vardı, elindeki küçük havluyla ise saçını kuruluyordu. Junmyeon meraklı bir şekilde gülümseyip Yixing'e birkaç adım attı, telefonuna bakmaya çalıştı.

"Ne yapıyorsun? Kendi kendine gülümsediğine göre hoş bir şey yapıyorsun anlaşılan."

Yixing telefonu kapatıp sehpanın üstüne koydu, şu an önündeki bornozlu adama bakmak daha cazip gelmişti. Ellerini karnında birleştirip tek bacağını sallamaya başladı.

"Bizim hakkımıza yapılan yorumları okuyordum. Gördüğüm kadarıyla herkes çok güzel şeyler yazmış, kesinlikle sen de bakmalısın."

Junmyeon parlak gülümsemesiyle Yixing'e bakıp başını hızlıca salladı, bunu duyduğuna gerçekten mutlu olmuştu.