Ben, Alya Güngörmüş.

7 0 0
                                    


"Beyefendi sizi anlıyorum ama benim iş hayatım bu şirketten ibaret değil. Biliyorsunuz, dergimizde görüşlerimi anlatmak için sık sık seyahat ediyorum."

"Biliyorum Oya Hanım ama.."

"Alya. Adım Oya değil,Alya."

"Peki Alya Hanım ama size yakışıyor mu hiç böyle davranmak?"

"Nasıl?!"

"Bakın gençsiniz, güzelsiniz. Herkesin hayran olacağı bir fiziğiniz var ama bu yobazlığ.."

"Bir dakika bir dakika. Biz buraya iş toplantısı yapmaya mı geldik yoksa birbirimizin özelliklerinden bahsetmeye mi? Eğer birbirimizin özelliklerini saymaya geldiysek kusura bakmayın Sercan Bey ama benim biraz daha belgesel izlemem gerekiyor!"

       Hızlıca koltuğumdan kalkıp toplantıyı terk ettim. Peşimden koşarak gelen Öykü hemen konuşmaya başladı. Ha bu arada kendisi benim sekreterim. Ama daha çok menajerim gibidir.  Siyah saçlıdır, gözleri kocamandır,esmer güzelidir. Boyu da baya bir kısadır. Tatlıdır Öykü, sempatiktir. 

"Ya Alya Hanım ne güzel dediniz. Gerçi hayvan alanı dışında da birçok belgesel var ama..."

"Ben biliyorum Öykü'm ama içerideki o adamın bilmediğinden eminim. Bu yüzden böyle söyledim. Anlayacağını anlamıştır zaten. "

"Ee ortaklık iptal mi yani?"

"İptal."

"Yarın Antalya'dasınız Alya Hanım. Size dergimizin editörü eşlik edecek bu sefer."

    Öykü sadece şirketle değil, dergiyle de ilgilenir. Bu yüzden menajerim gibidir demiştim.

"Tamam canım. Durmuş Bey miydi?" Kendimden hiç emin olmayarak sordum bu soruyu çünkü çalışanlarımla pek ilgilenemiyorum maalesef. Çoğunu tanımıyorum yani. 

"Yok o değil. Zaten Durmuş Bey... Eh, biliyorsunuz işte biraz yaşlı. Yorulur oralarda.  Deniz Bey eşlik edecek size. Bir de tabii Ezgi Hanım."

"Tamam Öykü anladım. Dedikodu yapmana gerek yok."

Deniz... Deniz... Deniz... Hiç hatırlamıyorum ki adamı! Ayıp olacak yarın ama neyse... Herkesin ismini nasıl aklımda tutayım kaç tane insan çalışıyor burada! Ezgi'yi tanıyorum elbette merak etmeyin. Hep seyahatlere gelir.Kamera, çekim falan o işlere bakar ekibiyle birlikte.

Antalya...

                                                                              *****************

 "Günaydın Alya Hanım! Çok güzel gözüküyorsunuz yine. Aslında... Daha çok sportif!" 

"Merak etme Öykü biraz spor yaptım. Odamda giyineceğim."

      Koşarak kapanmakta olan asansöre bindim. Sadece bir adam vardı asansörde. 

"Merhaba Alya Hanım."

        Kafamla selamlayarak "Merhaba." dedim. Evet yine tanımıyorum. Asansör durunca hemen odama girdim. Hep odam diye bahsederim çünkü ofis gibi değildir. Ev sıcaklığı vardır benim odamda. Kapıyı kilitledikten sonra altıma siyah pantolonumu üzerime de gri bir gömlek giydim. Elbette kısa kollu! Antalya'ya gidiyoruz canım! Aslında kolsuz desem daha doğru olur. Saçımı açtım, gözlüğümü taktım ve yeniden aşağıya indim. Öykü hâlâ bıraktığım yerde duruyordu. 

"Alya Hanım Deniz Bey kapının önündeki araçta. Şoförünüz hazır. Bavullarınız da bagajda. Sadece Ezgi Hanım şirketin aracını kabul etmedi. Kendisi gelecekmiş."

"Nasıl yani havaalanında mı buluşacağız?"

"Hayır Antalya'da. Üçlü uçak bileti de almıştık aslında ama... İptal de edemedik bileti."

"Peki öyleyse. Görüşürüz Öykü."

" İki gün sonra görüşürüz Alya Hanım. İyi seyahatler."

       Şirketten çıktım ve araca bindim. Deniz Bey karşımda oturuyordu.

"Merhaba. Ben, Alya Güngörmüş."

    

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jun 23, 2018 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

ALYAWhere stories live. Discover now