Hemen kuzenimi aradım. Telefon çalıyor... çalıyor... çalıyor... Nerde bu ya telefona neden cevap vermiyor? Bir kez daha aradım. Bu sefer açtı. Sesimde endişe vardı konuşurken:
"Bize ne zaman geliyorsun?"
"Yarın."
"Hmm."
"Bir sorun mu var?"
"Hayır yarın erken gel."
"Tamam."
Telefonu kapattım. Ona söylemek için aramıştım ama birden bire söylemekten vazgeçtim. Zaten saat 05:20 sabah oldu sayılır. "Gelene kadar ölmem heralde" deyip sırıttım.
Saat 09:34 ısrarla çalınan zil sesiyle uyandım. Dayanamayıp sızmışım beklerken. Koşarak aşağı indim. Dürbünden baktım. Kuzenim gelmişti. Kapıyı açar açmaz:
"Nerdesin sen ya? İki saattir kapıda ağaç oldum."
"Kusura bakma Ecem sızmışım."
"Tüm gece facebookta durursan böyle olur."
Bir şeyler yedikten sonra tüm olanları ona anlattım. Dalgaya verdi ve uydurduğumu düşündü.
"İyi o halde şuna bak."
Mesajları gösterdim. Biraz tırsar gibi oldu. Ama hemen sonra yine eski haline döndü:
"Fake hesap açmadığını nerden bileyim?"
"Ya neden inanmıyorsun işim gücüm yok fake hesap açıp kendime bu mesajlarımı atıcam?!"
Biraz duraksadı. Dalgaya vererek:
"İyi bakalım bu gece anlarız(!)"