#1#

6 1 0
                                    

Yine odamdaydım ve camın kenarında gözlerim gökyüzündeydi yıldızlarda..

Acaba yıldızlar nasıl hissediyordu orada bütün gün duruyorlardı ama bence çok iyi hissediyorlardı herkes tarafından çok seviliyorlar sonuçta öyle değil mi?

Keşke bende yıldız olsaydım kıpırdayamazdım ama sevilirdim seviomek dünyadaki en güzel şey olmalıydı ama ben bu duyguyu bilmiyordum

Annem ölmüştü babam yeni bir kadınla evlenmiş ve o da ölmüştü üvey annem başka bir adamla evlenmişti bende üvey annem ve babam ile yaşıyordum

Annem ölmeseydi keşke beni tek seven oydu hergün mezarına gider konuşurdum onunla melek gibi hir kadındı 5 yaşındayken ölmüştü birşey istesiğimde
"Benim kızım yapar önemli olan çalışmak" derdi hep bu yüzden severdim onu

Yanındaki mezar da olan babamla konuşmazdım ama mezarına gidip uzun uzun bakardım özlediğimi dile getiremezdim hiç çünkü beni âslâ sevmemişti bunu yaparsam sinirlenirdi ve ben onun sinirlenmesini istemezdim

Annemle konuşurdum hep beni duyduğunu biliyordum ama cevap alamazdım yine de konuşurdum

Şimdi 17 yaşındayım ve 5 yaşından bu zamana kadar hiç sevilmedim

Tek annemden sevgi gördüm o da çok küçükken gitmişti

Dasy adında üvey annem crish adında ise üvey babam vardı bana değer veriyorlardı ama sevmiyorlardı

"Darcy!"

Annemin seslenmesiyle düşüncelerimden sıyrıldım ve kapıyı açtım
"Efendim anne?!"
Diye bağırdım

"Buraya gel!"
Dedi sert sesiyle yine birşey olmuştu ve yine dayak yiyecektim sanırım elinde günlüğümü götmenle hiç şaşırmadım

"Bu ne?!... ne yazıyor burada aklınımı kaçırdın sen daha çocuksun bunlar ne?"

Bana uzattığı kitabı alıp sayfaya baktım

"Beni sevmiyorlar kimse sevmiyor parise gitmek istiyorum ama kimse destek çıkmıyor beni sevmeyen annem ve babam var keşke gerçek annem yaşasaydı onu çok seviyorum üvey annem ve babam beni hep dövüyor onlar çok kötü onları sevmiyorum"

"10 yaşında yazdığım şeyleri bana neden gösteriyorsun?"

"Neden mi gösteriyorum bizi sevmiyor musun kötü müyüz biz dövüyorsak birşey yapmışsındır!"
Diye kükreyip elini kaldırdığınde hemen elimi yüzüme siper ettim ama o aksine venim koluma çok sert bir şekilde vurup beni yere düşürmüştü sonra çarparak geçip gitmişti tkerar içeri gelip kitabı kafama attı

Kolumu tutarak kalktım ve yavaşca yukarı çıktımaynaya geçtim anlım kitabın kenarı geldiği içon morarmıştı kolumda ise el izi çıkmış bazı yerler küçük küçük morarmıştı kolum uyuşmuştu ceketimi giyip dışarı çıkmak için kapıya yöneldim

"NEREYE!"

"SENİN OLMADIĞIN BİRYERE"
Diye cevap verip kapıyı çarparak çıktım alacakaranlıkta ormanda yürüyerek mezarlığa gidip annemin mezarının yanına çöktüm gözyaşlarımı serbest bırakarak elimi toprağında gezdirdim

"Anne neden gittin beni neden yalnız bıraktın her geldiğimde bunu söylüyorum evet ama seni çok özledim evet görüyorsun heryerim kızarıklıklar morarıklıklar ve çizikler içinde ama onlar acı vermiyor kalbimde bir acı var anne beni seven tek kişi sendin ve artık sende yoksun kendinimi öldüreceğimle ilgili konuşmalar yapmamı sevmezdin biliyorum hâlâ sevmiyorsun ama ben düşünmek zorundayım bu yaşıma kadar senin için yaşadım ama anne artık dayanamıyorum hayallerime koşamıyorum duygularımı açığa çıkaramıyorum mutlu olamıyorum neden yaşıyayım ki seni çok seviyorum anne biliyorum çok gencim yapmamaya çalışacağım genç olmama rağmen 17 yaşında olmama rağmen kendimi 167 yaşında yorgun kırgın bir yaşlı gibi hissediyorum heryeri hırpalanmış sayfaları yırtılmış depodaki unutulmuş kitap gibi  ne yaparsam yap beni affet anne olur mu lütfen affet"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 01, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Umuda Umutsuzca Bakan KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin