Sevgili günlük;
Merhaba nasılsın? Saat daha 15.05 ama o geldi! Deniz geldi. Geldiği saati yazmak için hemen yazmaya geldim. Neyse sevdiceğim içerde beni bekliyor. Gidince görüşürüz günlük.
x x x x x x
Gitti. Sevdiceğim gitti. Saatlerce yanımda durdu ama zamanın nasıl geçtiğini anlamadım.
Bir insanın en mutlu anı saatler sürsede o an bittiğinde sanki daha saniyeler geçmiş gibi olur zaten. Zaman durur onunlayken.
Ama çok eğlendik. Birlikte birsürü fotoğraf çekindik. Bir tanesinde ben suratımı astım diye bana kızdı. Hep gülecekmişim.
Onu o kadar çok seviyorum ki. O olmasa ne yaparım kim bilir.
Bana yine sarıldı. Yine o huzur veren sarılmasını yaptı. Ona sarılırken sanki bulutların üzerindeymişim gibi hissettim.
Birlikte yemek hazırladık. Aslında pek yemek sayılmaz. Makarna, hazır çorba falan.
Yemeği yedikten sonra markete gidip cips, çikolata falan aldık. Bir de romantik bir film alıp eve döndük.
O ayaklarını küçük boylu masaya uzattığında bende ona yaslanıp omzuna kafamı koyup ayaklarımı onun gibi masaya uzattım. Cips tabağını ve çikolataları da önümüze alıp filmi başlattık.
Film bittiğinde o da yavaş yavaş kalkmaya başladı. Birlikte evden çıkıp yine el ele kol kola güle eğlene yürümeye başladık.
Bir tezgahtan bardakta mısır aldık. Yolda yürürken yedik. Ayrılık vakti gelince onu sevdiğimi bir kez daha söyledim. O ise sadece gülümseyip yanağımı sıktı. Görüşürüz deyip ayrıldı yanımdan. Bende o gözden kaybolana kadar baktım.
Eve geldiğimde eve dolan kokusunu kokladım. Az bir şey kalmıştı koku ama ben büyütüyordum hayalimle.
İşte bu günkü yaptıklarım bunlardan ibaret. Yarın görüşmek üzere sevgili günlük.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Şizofrenin Günlüğü
Ficção Adolescente"Sana karşı artık duygularım, sevgim yok Tanay. Artık hayatında ben yokum." O bana bunları derken ben hala onun gözlerinin ne kadar güzel olduğunu düşünüyordum. "Bitti Tanay. Buraya kadar." Son cümleleri bunlar oldu. Gidiyordu. Beni burada yalnız b...
