▪ TANITIM ▪

126 6 2
                                    

KARANLIK MAZİ TANITIM

Başlamadan belirtmek istedim, eski hesabıma giremediğim den yeni bir hesap açıp hikayeme devam etmek istedim. Hikayeyi bu şekilde düzenlemiş olacağım. Ayriyeten bir kaç değişiklik oluştu. Hikayenin adını değiştirmek istedim ve hikayede bulunan iki karakterin adı değişti.

Ceylin Ateş → Mira Ateş
Kübra Arıkan → Deren Arıkan

Mahallenin girişinde bir çocuk parkı vardı ve orası bizim buluşma yerimizdi. Sürekli orada vakit geçirirdik. Şu anda yine orada bulunuyorduk. Salıncak dolu olduğundan kayıktan kayıyorduk Sinemle birlikte. Tabi siz şimdi Sinem kim diye soracaksınız. Sinem, benim en yakın arkadaşım. Kısacası can dostum.

Birden dizlerimin üzerine düştüm. Neden hızlıca kaymıştım ki. Canım yanmıştı ve gözlerim dolmuştu, ağlıyor muydum şuan?

Bir anda bir el uzandı bana doğru.

"İyi misin?"

"İ-iyiyim, teşekkür ederim."

Başımı kaldırıp ona baktığımda bir çift yeşil gözle karşı karşıya geldim. Bu Gökhan'dı.

Benim için Gökhan bir arkadaştı, ama bizimkiler öyle algılamıyordu. Ona ayrı duygular beslediğimi söylüyorlardı. Öyle bir şey yoktu, tabi ki ve olmayacakta. Arkadaştan sevgili mi olur?

"Neden dikkat etmiyorsun, her zaman yanında mı olacağım ben senin?"

Eklemeyi unutmuşum, Gökhan benim arkadaşım mı yoksa düşmanım mı ben yıllardır çözemedim. Tek bildiğim katıksız bir öküz olması.

Tabi size kendimi de tanıtmadım, çok güzel bela çekerim. Hani dünyaya insan olarak gelmeseydim, kesin mıknatıs olurdum o derece.

"H-hep yanımda olmanı mı istedim senden? Bir daha oynamayız olur biter."

"Ağlamayı da bırak, bebek gibisin!"

Bir daha oynamayız olur biter dememe cevap vermemişti. Ağlamamı istemiyordu, çirkin mi bulmuştu beni yoksa ağladığım da çıkan sesim kulak mı yoruyordu? Sürekli soru işareti üretiyordu beynimde.

"Deren, koş salıncak boşaldı!"

"Geliyorum!"

Can dost dediğin böyle olur. Salıncağı takip etmişti ben sallanmak istiyorum diye.
O an her şeyi unutmuştum birden ayaklanıp maratona koşar gibi salıncağın bulunduğu yöne koşmaya başladım.

"Ya bıraksana, Deren'nin sırası!"

"Nerden onun sırası oluyormuş, ilk ben geldim banane."

"Ya ilk gelsen ne olur, ben onun için sıra tuttum burda."

"Mira, ne oluyor? Önce ben sallanacağım. Sinem benim için sıra tuttu. İlk önce benim sıram."

"Banane ilk ben geldim, ben sallanacağım."

"Ne zaman ilk sen geldin? Parka az önce girdin gördüm."

"Olsun ilk ben kaptım banane."

"İyi aman al ilk sen sallan, bir kere de oyun bozanlık yapmasan olmaz. Ben de sonra sallanırım. Sorun yok!"

Mira yine her zamanki gibi yapmıştı yapacağını. Hep ilgi odağı olmak istiyordu. Ama çok şükür ki büyüdükçe bu huyunu bıraktı ve şuan en iyi arkadaşlarımdan biri.

Her neyse Mira sallanmaya başladığında biz de kum oynamaya gittik. Baya kumdan küçük kaleler ile meşgulken, beyin kanaması geçiriyorum sandım. Kafama sert ve hızlı bir top yemiştim.

Karanlık Mazi (Tesadüfün Böylesi düzenlemesi)Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt