| 6 |

2.9K 125 16
                                    

"Jungkook iyi misin?"

Dedi, banyonun kapısının önünde çıkmasını beklerken... ve elindeki kağıdı cebine sıkıştırdı.

Havluya sarılıp çıktım.

"İyiyim"

Köpek koynumdan aşşağı işediği için huylanmıştım ve uzun süre banyoda kalmıştım. Odaya gidip üstümü değiştirdikten sonra köpeğe sıkıca sarılan taenin yanına geldim Köpek korkmuşa benziyordu sanırım koynumdan aşşağı giden sıvı yüzünden istemsizce çığlık attığım için...
Tae nin kucağındaki köpeğe yaklaştım ve burnuna öpücük kondurdum.

"Özür dilerim köpüş"

Tae bana garipçe baktı

"Köpüş ne?"

"Bilmem, Canım öyle demek istedi"

Koltuğa oturduk ikimizde...

"Jungkook biliyor musun hayatımdaki en değerli insansın"

Hafifçe sarılıp başımı geniş omzuna koydum.

"Sende en değerlimsin, diğerleri gibi beni bırakıp gitmiyorsun"

Taehyung sanki kaçıcakmışım gibi beni sarıp dudağıma yapıştı ve gözünden akan damlayı dudağımda hissettim. Siktir niye ağlıyordu? Bunu düşünmek için uzaklara dalmaya zaman bulamadan Taehyung iyice kendisine çekti...

*

Şimdi yirmi yaşındayım onla o gece oturduğumuz koltukta otururken onu düşünüp elimdeki göz yaşlarımla ıslanmış kağıdı sıkıyordum ve kağıdı açıp tekrar tekrar okuyordum. Evet o da gitmişti veda etmeden hayatımdan gidenlerin arasına girmişti tek bıraktığı ise her gün açıp okuduğum o mektubuydu. Beni yalnız hissettirmeyen tek şey aynı zamanda beni ağlatan o mektuptu. sadece bir iki gün yokluğuna dayanabildiğim, ısrarla yanıma çağırıp birlikte uyuduğumuz o günleri geri alabilmek için ne yapmazdımki şimdi bir senedir yok ve onun bu evde bıraktığı izlerle yaşama tutunuyordum.

birkez daha açıp okudum ve hıçkırarak ağlarken yukarı baktım sanki sesimi duyacakmışsasına bağırmıştım "geri gel kim taehyung!!"

Taekook // forgetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin