Senin Miyim?>MİN YoonGi<

새로운 키티2

••••••••••••••••••••••Sabah••••••••••••••••••••

Kim ShinYeong

Bu sabah Yoongi'nin gülmesi ile uyandım. Gerçekten çok tatlı bir kahkası vardı. Yanına gittim ve:

SH:Günaydın tatlım.
YG: Şen benim yeni şahipim mişin? (Sen benim yeni sahibim misin?)
SH:Evet tatlım.
YG:*Kapıyı gösterir ve* Bu apla kim?
SH:O artık bizimle yaşayacak olan tatlı Hari abla
YG:Bençe o daha çok tompul biy apla
HR:Ben gayet zayıf ve fit bir kızım tamam mı?

Hari'nin bu söylediği ile ikimizde gülmeye başladık. Arkadan gelen Taehyung'un çatlak sesiyle ikimizde sustuk

TH:Ama daha yeni uyanıyoyum bi künaydın dey inşan

Taehyung konuşunca Yoongi irkildi.

SH:N'oldu Yoongi?
YG:Bu api geçen gün peni boyuyodu(abisi geçen gün onu boğuyomuş)
TH:Ben onu boğmuyoydum sadeçe sayıldım(sarıldım)
YG:Yütfen biy süye(süre) bana yaklaşma. Ben açıktım bu ayada(arada)
SH:O zamaaaan TÜRK KAHVALTISIIIII
TH:YYEEEEEEEEEEEYYYY
YG:O ne?
TH:Çok ama çok lessetli biy kahfaltı çeşidi kaydeşim
SH:Ama sen birazcık kısa bir sürecin daha sütle besleneceksin Yoongi

Saçını okşarken bana üzgün üzgün baktı. Şimdi gel de yedirme ama resmen vicdan yapıyor.

HR:Hadi Tae gideliim
TH:Şen yapma Hayi apla. Şinyong apla yapsın ama şen nat nat nooo

Hari'ye gülümseyip mutfağa geçtik. Biz kahvaltıyı hazırlarken Yoongi ve Taehyung konuşuyorlardı. Taehyung, Yoongi'ye hararetli hararetli bir şeyler anlatıyordu. Hari bir anda inleyince hepimiz ona döndük.

HR:Elimi kestiiim ya
TH:Duy sen suya tut pen yaya pandı alçam Şinyong apla sende dolaptan bus çıkay
SH:Hay hay minik beyefendi

Hari elini yıkaduktan sonra şişmesin diye buz koyduk. Derinden kesmişti. Biraz sonra Tae elinde yara bandıyla beraber döndü. Söylene söylene bandı Hari'nin parmağına taktı. Bende önümde hazırladığım biberonla sütü alıp Yoongi'ye içirmeye başladım

YG:Ben doymadım
SH:Biraz daha süt ister misin?
YG:Hayıy bende sisin(sizin) gibi şeyler yemek istiyoyum
SH:Ama senin yaşın küçük
YG:Uçundan veysen?

O bana öyle tatlı bakarken reddedemedim /milyon kere okudum acaba doğru mu yazdım diye. Eğer doğru değilse yazın\
Bir ekmeğin içindeki yumuşak kısmını çıkardım ve biraz çilek reçeli sürdüm. Sonra onu Yoongi'ye yedirdim.

Kahvaltıyı bitirdikten sonra Tae parka gidelim diye ısrar etti. Bugün Jungkook'a ders vereceğim. 50 dakikalık işkence resmen (çarpıldığı için devam edemedi)

Üstümü giyindim kapıdan çıkarken Yoongi bacağıma sarıldı

YG:Gitmek zoyunda mışın?
SH:Maalesef gitmek zorundayım tatlım
YG:Gitme
SH:Tamam bak anlaşma yapalım mı? Ben 1 saat sonra geri dönünce sadece sen ve ben parka gideceğiz ayrıca istersen sana yeni kıyafetler almaya gideriz.
YG:Oluy ama çabuk gel oluy mu? Tek başıma kalmayı sevmiyoyum
SH:Hemen geleceğim

Başını öptüm ve kucaklayıp salona götürdüm. Henüz emeklediği için koltuğun kenarına koydum ve etrafını yastıklarla kapladım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Ders esnasında Yoongiden bahsettiğim için meraklanmıştı. Ona gelmeyi teklif ettim ve kabul etti. Umarım ev bıraktığım gibidir.

Eve gelince Yoonginin yastığın kenarında uyuduğunu gördüm. Onu alıp beşiğine çıkarırken minik gözlerini açtı ve:

YG:Şinyong gelydin mi?
SH:Geldim tatlım
YG:Ama işin uzun süydü
SH:Elimde olan bir şey değil
YG:Bi' daha olmaşın

Ona gülümsedim ve salona geri götürdüm. Yoongi koltukta oturan Jungkook'u görünce kaşlarını çattı. Şu haliyle bile sevimli. Onun yanağını biraz sıktım. Ben yanağını sıkıca bu sefer bana döndü ama hala kaşları çatıktı.

SH:N'oldu Yoongi?
YG:Bu kim?
SH:O benim öğrencim. Ben bir İngilizce öğretmeniyim.
YG:Neden buyda?
SH: Çünkü seninle tanışmak istemiş
YG:Tanışalım bakayım

Sessiz bir şekilde güldüm çünkü şuan Yoongi'nin elleri belinde ve kızmış

JK:Merhaba küçük adam
YG:Meyhaba ama adım küçük adam diyil Yoongi

...

Oturup ağlayacağım. Wattpad yazdığım hikayenin sadece 300 kelimesini yayınladı. Şimdi Wattpad'i silsem hesap şifrelerini hatırlamıyorum. Çıldıracağım.

Öyle böyle bölümü yayınladım. Gecikme için özür dilerim. Tekrar yaşanmayacağının garantisini veremem. Hepinizi seviyorum.

Oy vermeyi unutmayın. Kendinize iyi bakın 💜