i

2.8K 311 83
                                    

mona: namjoon, ramen konusunda berbatım.
Asya mutfağında berbatım.
Her konuda berbatım.

namjoon: günaydın.

mona: ah şey, günaydın.
Saat farkı özür dilerim.
Bu gün aşçılık eğitimi için önemli bir sınavdan önceki son gün.
Ve sınav Asya mutfağıyla ilgili.
Sushi yapmada iyiyim ama en kolay şeylerden biri olan ramenin tadını tutturamıyorum.

namjoon: annem baharatları ne zaman koyduğunu sordu.

mona: ne? annen mi?

namjoon: evet. ona danışmam gereken bir konu.

mona: şey.. tam ortalarına doğru galiba.

namjoon: annem başında suya atmanı denemeni söyledi.
Bu cümleyi ingilizce kurabildiğime göre..
Baya iyiyim.

mona: KESİNLİKLE ÖYLESİN!
Çok teşekkür ederim Joonnie.

namjoon: ne demek.

mona: Namjoon iyi misin?
Biraz soğuk gibisin.

namjoon: yeni uyandığım için..

mona: uyandırdım,özür dilerim.

namjoon: asıl ben özür dilerim Mona.

mona: ne için?

namjoon: Mona, sen Amerikada falan değilsin değil mi?
Çinli yan komşunuz da yok.
Yan komşunuz biziz.
Çünkü sen burada, koredesin.
İsmin de Jung Min On.

mona: Namjoon. Ne?
Anlamıyorum.

namjoon: Mona ben her şeyi biliyorum.
Toby benim oğlum, değil mi?
Sen ölmedin.

English [te×t] ; 𝐤𝐧𝐣 [ᴇɴᴅᴇᴅ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin