And The Cupids Start To Sing • Jingyeom

Ni

Jia Er'i takip etmeye başladık. Merdivenlerden yukarı çıktık ve bir süre sonra bir kapının önünde durduk. Odamız burası olmalıydı. Jia Er cebindeki anahtarları çıkartıp kapının kilidini açtı ve içeri girdik. Oda çok büyüktü; bir tane iki kişilik büyükçe bir yatak, motifli perdeler ve halılar... Jia Er boğazını temizledi.

"Odanız bu. Tek kişilik yatağımız olmadığı için ikiniz de bu yatakta yatacaksınız. Şurada gördüğünüz kapı," parmağıyla soldaki kapıyı işaret etti, "banyo kapısı. Pencereden sarayın bahçesini görebilirsiniz. iki saat sonra akşam yemeği var, kral muhtemelen sizi de bekliyor olacak, geç kalmayın. Dolapta yemeğe giyeceğiniz kıyafetler var. Ha bu arada, bana Jackson diyebilirsiniz."

Gülümsedi. Cevap olarak ben de gülümsedim ve teşekkür ettim. Bambam de aynısını yaptı. Jackson dışarı çıkıp kapıyı kapattı. Odayı daha ayrıntılı bir şekilde incelemeye başladım. Gerçekten çok görkemliydi.

"OĞLUM BU YATAK ÇOK YUMUŞAK BE!!"

Hafiften yerimde sıçrayarak Bambam'e baktım. Yatağın üstünde dönüp duruyordu.

"YAH BAMBAM ÜTÜSÜNÜ BOZACAKSIN!"

"İyi de her türlü bozulacak zaten. UYUYACAĞIZ OĞLUM BURADA!"

Elimi yüzüme çarptım. Bambam dönmeye devam ediyordu.

"Kalk daha akşam yemeğine hazırlanacağız."

"İyi de iki saat sonra dedi Jackso--"

"NE YAPABİLİRİM STRESLİ BİR İNSANIM BEN KALK HADİ DÜZELT ŞU YATAĞI DA DAHA KIYAFET SEÇECEĞİZ, SAÇIMIZ BAŞIMIZ DAĞINIK ZA--"

"YUGYEOM SAKİN OL TAMAM SEÇELİM KIYAFETİ TAMAM."

Gülümsedim ve dolaba doğru koştum. Açtığımda on iki farklı takım gördüm. Gözlerimi kırpıştırdım. Bu sırada Bambam yanıma geldi. Kıyafetlerin üzerinde göz gezdirdi ve ağzını açtı.

"E NASIL SEÇECEĞİM ARALARINDAN?!"

•

Jinyoung

Jackson onları dışarı çıkardıktan sonra babama döndüm.

"Neden onlar? Başka bir sürü genç insan var aşağıda."

"Sence de çok yakışıklı değiller mi?"

Kaşlarımı çattım.

"Ne alakası var şimdi? Yetenekli olduklarını bile düşünmüyorum, sadece yakışıklılar diye mi seçtin yani? Zamanımı bu yüzden mi harcayacağım?"

"Öğretmek isteyen sensin, hiç bana öyle bakma. Potansiyel var onlarda, sadece öğrenmeleri lazım."

"Pitinsiyil vir inlirdi. Sana göre Youngjae'de de vardı ama çocuğun bir şey öğrendiği yok. Anca Jaebum'la beraber."

"Kralınla bu şekilde mi konuşuyorsun sen? Ağzını topla Jinyoung, kardeşinle de bu şekilde konuşma."

"Hıh."

Arkamı dönüp odadan çıktım ve yatak odama yöneldim. İçeri girdiğimde kendimi yatağa attım.

Uzun olan da az yakışıklı değildi ya... Off ne düşünüyorsun sen Jinyoung, zavallı bir insanın teki o.

Kafamı düşüncelerden kurtulmak için salladım ve odamın yanındaki banyoya yöneldim. Aynaya baktım.

Bugün de yakışıklı görünüyorum.

Üstümü çıkarttım ve duşa girdim.

"E NASIL SEÇECEĞİM ARALARINDAN?!"

Başka bir odadan gelen sesle irkildim. İçimden bi küfür savurttum.