7

955 97 178
                                    

(Düzenlendi)
(YN: Medyayı (video olanı mp3 olarak) indirmeniz önerilir çünkü ileride ihtiyacınız olacak. Size rahatlık olsun diye yani.. iyi okumalar.)

~Mavis'in ağzından

Şu anda yeni şarkımızın yayımlanmasına yaklaşık olarak beş dakika var. Gerçekten çok heyecanlıyım. Bu duyguyu ilk yaşayışım olmamasına rağmen.. ama bu sefer mutlu olduğum başka bir durum daha var. Şu anda Japonya'ya geri döndüm. Uçaktan inip taksiye bineli bir kaç dakika oluyor. Lucy'nin bana attığı mesajdaki eve gidiyorum. Hem heyecanlıyım hem mutluyum. Nefes alış verirken zorluk çekiyorum diyebilirim. Sonuçta kardeşimi altı senenin sonunda canlı bir şekilde görebileceğim. Her ne kadar konuşup mesajlaşıyor olsak da yanında olmak.. bu duyguyu biraz sonra yaşayacağım ama bu gidişle eve gidemeden kalp krizi geçireceğim sanırım.

Artık kardeşime yardımcı olabilirim. Ben istediğim gibi bir hayatı yaşayamamış olsam da kardeşimin yaşamasını sağlayacağım.

"Geldik hanımefendi."(Taksi şoförü*)

Şoförün söylediği şey ile kalp atışlarım mümkünmüş gibi daha çok hızlandı.

Hızlıca taksiden inip arkadaki bavulumu aldım ve binanın dış kapısına yöneldim.

~Flash back- Mavis'in ağzından (6 yıl öncesi)

Odamın kapısını kilitleyip kapıya yaslandım. Sırtımdaki çantayı odamın bir köşesine içimdeki tüm nefreti kusmak istercesine fırlattım. Kalbimin içinde hissettiğim sıkıntı beni aşağıya çekerken gözümdeki yaşlar daha fazla kendini tutamayıp süzülmeye başlamıştı.

"D-daha bir ha-hafta bile olmamışken *hıck* n-ne-neden okula gi-gitmeliyim?*hıck*"

Hıçkırıklarımı bastırmak için elimi ağzıma kapattım. Lucy'in beni duymasını istemiyorum.. beni güçsüz görmemeli. Tek dayanağı benim onun. Güçsüz olursam onu üzerim.

Kendimi yatağa doğru çekiştirirken telefonuma gelen mesaj ile çantamı fırlattığım yere yürüdüm. Çantamın fermuarını açar açmaz ışığı yanan telefonum kendini belli etti. Telefonu elime aldığımda mesajın Zeref'den geldiğini gördüm.

Zeref: Nasılsın?

Sanırım bu soruyu bana babam bile sormadı şu ana kadar. Zaten onun için tek önemli olan şey deslerim. Bizi önemsediği yok. Lucy'i veya beni. Biz sadece gelecekte şirketini devam ettirecek makinalarız onun için.

Mavis: Sanırım bunu soran ilk kişisin..

Kendimi yatağıma bıraktım.

Zeref: İlk olmak hoşuma gitti ama bu yüzden sevinmek doğru gelmiyor. Sen nasılsın onu söyle.

Mavis: İyiyim.

Zeref: Değilsin.

Mavis: ..

Zeref: Dışarıda seni bekliyorum. Gel konuşalım.

Gördüğüm mesaja şaşkınlıkla bakarken kendimi yataktan atıp pencereye koştum. Bir mesaj sesi daha geldi bu sırada.

My Hope [Fairy Tail - Multiship]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin