Bölüm~1

76 12 8
                                    

   Bilincim açıktı, gözlerimse kapalı. Bilincim açılalı tahminen beş dakika olmuştu, ilk dakikalar gözlerimi açmak için çaba sarfetmiştim fakat bu çabam karşılık bulmadığı için vazgeçmiştim.

   Şimdi ise bekliyordum. Neyi beklediğim hakkında bir fikrim yoktu ama tek çarem beklemekti çünkü gözlerim gibi bedenimde kapalıydı. Gözlerimi açmaya çalıştığım dakikalar sonrasında bedenimi hareket ettirmeye çalışmıştım. Bir engel olmamasına rağmen hareket edemiyordum.

   Şimşeklerin sesi olmasa şu an öldüğümü düşünebilirdim. Tek ses nefes alış-verişlerim ve şimşek çakmasıydı.

   Kaç dakika daha geçmişti? Beş? On? Tamam, kabul, en fazla 2 dakika geçmişti.

   En son nerde ne yaptığımı düşündüm. Gözlerimin açık olduğu bir an...

   Hayatım gözlerimin önünden geçiyordu, bunun daha önce olması gerekmiyor muydu? Mesela kıpırdayamadığımı anladığım an..?

   Düşünmekten ve beklemekten yorulmuştum. Sahi ben neyi bekliyordum? Beni kaçıranları sanırım.

   Ölmediğimi idrak ettikten sonra kaçırıldığımı düşünmeye başlamıştım. Evet, kesinlikle kaçırılmış olmalıydım!

   Peki ya bedenim? Gözlerim? İlaç vermiş olabilirlerdi. Eğer ilaç vermişlerse bu ilaca çok güveniyor olmalılardı çünkü bağlı olmadığıma emindim. Beni kıpırdatamayacak hatta gözümü bile açamayacak hale getiren ilaç da neyin nesiydi böyle?

  Sakin olmam gerektiğini kendi kendime hatırlattım ve beklemeye devam ettim.

   Yaklaşık 5 dakika sonra saat dışında bir ses daha duydum. Bu süre içinde minik minik hareketlerle vücudumu kıpırdatmayı başarmıştım. Gözlerimi de açmıştım. Biraz daha zamanım olsa belki kaçabilirdim!

Kapının açılma sesini duydum. Gözlerimi kapadım. Gelen kişi sol tarafımda durdu ve sesli bir nefes aldı.

   "Uyanmış olmanı umuyordum ama daha uyuyacaksın sanırım?"

Daha çok kendi kendine konuşur gibi söylemişti bunu. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Ses çıkarmalı mıydım, çıkarmamalı mıydım?

    Yavaşça gözlerimi açtım. Etraf çok karanlıktı ve zaten puslu görüyordum. Gözlerimi açtığımı farketmemişti. Yarım dakika kadar ses çıkarmadan durdu fakat sonra pes etmiş olacak ki hareketlendi. Burada daha fazla yalnız kalmak istemiyordum. Korkumu yenmem ve ses çıkarmam lazımdı.

Nefes aldıktan sonra hafifçe öksürüp boğazımı temizledim.

"Kimsin ve benden ne istiyorsun?"

Sesim çok kısık ve pütürlü çıkmıştı. Bu vücuduma olan her neyse sesimi bile etkilemişti! Ya da susuzluktan da olabilirdi tabi..

   "Bak sen, uyanıktın demek?"

   Benden ses çıkmadığı için olsa gerek soruma yanıt verdi.

   "Bir an önce kalkıp evimden gitmeni istiyorum."

   "Ne?"

   Tamam, bunu beklemiyordum.

   "Uyandığına göre gidebilirsin diyorum, neyini anlamadın."

   Sesi sıkılmış bi tonda çıkmıştı. Yavaşça dirseklerimin yardımıyla doğrulmaya çalıştım. Niye hala ışık açık değildi?

   "Beni kaçırdığını düşünmüştüm?"

TAŞIYICIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin