UNUTULMAZ YAZ AŞKI

-3-

Biraz geç oldu ama güç olmuycak sanırım şuanda tuana kafe sağolsun hikayeyi okuduktan sonra biraz muhabet kurduktan sonra wifi şifresini alabildim bu bölümü batuhan dülgerin zorlama ve çabalarıyla yazıyorum 😃😃. Tamam fazla açıklama yazmayı sevmiyorum hikayeyi elimden geldigi kadar uzun yazıcam ayrıntıları yazmıyı çünkü sıkıcı olabilir neyse sizi seviyorum . Bu arada hikaye yazan varsa nargile içerek yazmasını öneririm. ☺️☺️.

Tuğçeyle yaklaşık 1 saat telefonla konuştuktan sonra İzmir'e geleceğini ve benimle görüşmek istediğini anladım. Hemen kahvaltımı yaptım ve duşa girdim her zaman ki gibi duş yapmadan önce Miley Cyrus playlistimi hazırladım ve duşa girdim. 30 dakika sonra duştan çıktım ve saçlarımı kuruttum. Aynaya baktığımda kıvırcık bonus görüntümle beni beğenmeyceğini düşündüm fakat berbere gitmek istemedim ben böyle mutluydum ve beni böyle beğenmesini istiyordum. Lenslerimi taktım, kareli caprimin üstüne açık mavi istanbul yazılı t-shirtümü üstüme geçirdim altına mavi bilekli nike ayakkabılarımı giydim. Zaten 1 gün önce babam Tuğçe'yle vakit geçirmem için yeterli parayı vermişti annemi sömürmeme gerek yoktu. Anahtarımı aldıktan sonra tekrar Tuğçe'yi aradım ve istedigi bir şey olup olmadığını sordum. Benden sigara istedi . Bir yıldır sigara içmemiştim ve garip gelmişti markette biraz çaba harcadıktan sonra taksi dolmuş beklemeye koyuldum. Geldiğinde kalbim daha hızlı atmaya başlamıştı. Sonuçta Tuğçe'ye bir adım daha yaklaşıyordum.

İndiğimde Tuğçe'yi aradım ve bana bir yer tarif etti. Dediği siteye girdim ve o saklı bahçeyi aramata başladım . İçeri girdiğimde Tuğçe yerinden kalktı ve kocaman sarıldık daha sonra yanağından öptüm ve oturduk . İç sesim artık konuşamıyordu bile. Ses kes yaptım ve sessizliği bozdum Tuğçeyle muhabbet etmeye başladık. Kalbim çok hızlı çarpıyordu ve düşüp kalp krizi geçirmekten korkuyordum. Ama daha sonra Tuğçe eskiden bffymiş gibi dedikodu yapmaya başladık ve bir anda içeriye birileri girdi ve baya sıkıntı yapmaya başladım. Ama anladım ki gelenler Tuğçe'nin bizim okuldan mezun arkadaşlarıymış. Bende az çok tanıyordum ama muhabetim yoktu. Tuğçe çıktığımızı söylediğinde arkadaşları hayırlı olsun dedi ve Saklı'dan kalktık . Tuğçe cesaret edip elimi tuttu ilk başta biraz afalladım ama daha sonra bende onun elini sımsıkı tuttum. Eski ilişkilerimi göre biraz hızlı başladık ama mutluydum. Biraz ege parkta dolandıktan sonra Mc Donalds'a oturmaya karar verdik. Hılzıca yemeğimizi yedik ve fotoğraf çekilip muhabet etmeye devam ettik.

Tam her şey yolunda gidiyor diyordum fakat en sinir olduğum okulun mezunları karşı masaya oturdular. Evet onları sevmiyordum ama muhabbetim vardı . Bizim masaya gelip oturdu ve bana "Sen top musun"? dediğinde yerin dibine göçmüştüm . "Hayır," demiştim ama sesim düşündüğümden de kısık ve detone çıkmıştı . Tuğçe'de ona neyini gördünde böyle düşünüyosun ve o benim erkek arkadaşım dediğinde biraz daha güçlendim ve kıza ses kes yaptık . İç sesim konuştu ve çak bffm dedi . noluyo lan o benim girlfriend . Tamam iç sesimi susturdum ve Tuğçe'ye oradan uzaklaşmak istediğimi söyledim. Teknosaya girdik ve bilgisayarlara bakıp salak salak fotoğraflar çekildik ve Facebook'u açtık o benim Facebook'umu kurcaladı . Tam o sırada Ömrüm mesaj attı . Tuğçe cebinden cep telefonunu çıkartıp biraz uzağa gitti sanırım Ömrümü aramıştı. Yanıma geldi ve gülümseyip Karşıyakaya gidip Ömrüm'le buluşucağımızı söyledi ve artık daha iyi hissediyordum . Taksi dolmuşa atladık ve ele ele tutuştuk . Kalbim tekrar çok hızlı çarpıyordu . İndiğimizde hala ele ele tutuştuğumuzu farkettim . Ömrüm'le buluştuk ve ona kocaman ayı sarılmamı yaptım. Canım bffm yhaa.

Tahmin ettiğim gibi elinde cips kola ve şekilli plastik bardaklar vardı . Tuğçe tekrar adı Gizli Bahçe olan bir yere götürdü. Görüntüsü Panama ormanlarını andırıyordu. Kola içtikten sonra ayı gibi geyiririm ve geyirdim her zaman ki gibi Ömrüm, Tuğçe ben anırmaya başladık . Tuğçeyi eve bıraktım . Ömrümle muhabet etmeye başladık. "Omg askım çok yakışyosunuz ve birbirinize göresiniz ." Dedi gülümsemeyle yetindim ve metroya bindim . Eve gittim ve uykuyla tekrar ilişkiye girdim . Uyumak benim için resmen bir hobiydi . 2 gün geçti ve Tuğçe beni aradı ayrılmak istediğini söyledi telefonu kapattım ve ağlamaya başladım . Yıkılmıştım tam anlamıyla duvarlarımı yıkmıştı. Kalbim kırılmıştı . Bilgisayarı açtım ve tweet atmaya başladım . "Bana aşk tereni çarpmıştı vagonisti ise Tuğçe ." Diye tweet attım ve 1 saat daha ağlayıp güçlü kalmam gerektiğini düşündüm . Kulaklıklarımı taktım ve Miley

Cyrus - Wrecking ballı açtım .

Biraz kısa oldu ama sonuçta kafedeyim özür dilerim internet paketim yenilendiginde uzun uzun yazarım sizi seviyorum.