Selaaam. Ben geldim fakat bu sefer yeni bir kurguyla geldim. Diğer kurgumda olay örgüsünde fazlaca unuttuğum yer olduğu için yazasım gelmedi ve bende dedim ki neden yeni bir kurgu yazmıyım. Uzun bir düşünme sürecinin ardındın yeni bir kurguyla karşınızdayım. Hemde aşırı hırslı bir şekilde. Sizde bana destek olup satır arası yorumlar yaparsanız ailemiz büyür belki de kitap bile olabilir nereden biliriz.
Okumaya başladığınız tarih ve saati buraya bırakabilirsiniz.
Bölüm şarkısı: Yüzyüzeyken Konuşuruz - Dinle Beni Bi'
Bölüm 1 "PRİM"
Bütün asosyelliğimle yatağımda otururken prim yapmak için atılan mesajı görmem sinirimi bozdu.
Ne olurdu tanışıp, arkadaş olmak için mesaj atsanız?
Sinirle aldığım nefesi odamın içine bırakırken mesajı açmıştım bile.
evreninkaya_:
Selam, son fotoğrafımı beğenip, yorum yapar mısın?Sinirle kısık sesli bir çığlık attıktan sonra hırsla cevap yazıp gönderdim.
durangunes:
Hayır.Bu çocuğu takip ettiğimi sanmıyordum. Merakla profiline basıp açılmasını beklerken yanımda duran komidinin üstündeki kahvemden bir yudum aldım.
Profili açılınca dikkatimi çeken ilk şey takipçi sayısıydı. 334K takipçi sayısını görünce ağzımdaki kahveyi püskürttüm.
Bacaklarımda hissettiğim yanmayla gözlerim bacaklarıma kaydı. Şortumun açıkta bıraktığı süt beyazı tenim kızarmıştı. Elimde ki tableti bırakıp, koşarak odamın içinde ki banyoya girdim. Dolapta ki yanık kremini alıp bacağıma sürdüm.
"Büyük bir yudum almamıştım. Sabaha geçer kızarıklığı herhalde."
Ellerimi yıkayıp kuruladıktan sonra geri odama döndüm. Yatağıma ulaştıktan sonra ekranı açık kalan tabletimi alıp yatağıma oturdum.
Hayır 334K takipçin var neden prim yapmaya çalışıyorsun ki. Dakikada 1000 beğeni geliyordur zaten.
Fotoğraflarını incelediğimde yakışıklı olduğunu fark ettim. Ne kadar yakışıklı olursa olsun ben primcilerden nefret ederim.
Benim de 40K takipçim var fakat nefret ettiğim için fotoğrafımın altında ki açıklama kısmında prim yapmıyorum.
Çünkü ben böyleyim. Ben Güneş Duran. 17 yaşında, sarışın, uzun boylu, arkadaş çevresi iyi, sevmediği kişilere karşı asi olan, ailesini seven normal bir kızım.
Diğer insanlardan pekte bir farkım yok. Babam doktor annem ise ev hanımı. Babamın işinden dolayı buraya, Çanakkale'ye taşınmak zorunda kalmıştık fakat bir hafta içerisinde güzel memleketim Antalya'ya geri taşınacağız.
Tabletimden gelen bildirim sesiyle daldığım düşüncelerden çıkıp gelen mesajı açtım.
evreninkaya_:
Sebep?Sebep diyor ya. Allah'ım çıldıracağım. Mesajına görüldü atıp saate baktım.
03.12. Okulların açılmasına 2 hafta var ve ben hala bu saatte uyuyorum.
İnstagram'dan çıkıp tabletimi komidinimin üstüne koydum. Soğumaya yüz tutmuş kahvemi bitirip yatağımın içine girdim.
₪₪₪₪₪₪₪₪
Sabah odamın içinden gelen seslerle uyandım.
"Günaydın anne, ne yapıyorsun?"
Gözlerimi ovuştururken kurduğum cümleyi duyan annem bana döndü.
"Günaydın meleğim, eşyalarını doldurman için kutuları getirdim. Hadi git elini yüzünü yıka. Aşağıya gel, kahvaltı hazır."
Kafamı olumlu anlamda sallayıp yerimden kalkarak banyoyo girdim. İşlerimi hallettikten sonra aşağıya indim.
Mutfağa girdiğimde masada gazetesini okuyan babamı görünce koşarak yanına gidip sevinçle yanağını öptüm.
"Bugün işe gitmemişsin baba, bir şey mi oldu?"
"Bir şey olmadı kızım, taşınıcağımız için izin aldım sadece."
"Anladım."
Masaya oturup sessiz bir şekilde kahvaltımızı yaptık. Anneme mutfağı toplamasına yardım ederken,
"Burada oyalanma sen kızım, git odanı topla. Sen oyalanırsın uzun sürer toplaman." dedi annem.
Annemi onaylayıp odama çıktım kartonların üstünde hangi eşyaların konulacağı yazdığı için yerleştirmem uzun sürmezdi.
Tahminen yarın kamyon gelir eşyaları götürürdü. Biz de arabayla yola çıkardık. Bu yüzden acele etmem lazımdı. Şarjda ki telefonumdan müzik açıp toplanmaya başladım.
...
1 saat sonra...
Odamı toplamayı bitirip banyoya girmiştim. Ter kokmak istemiyordum. Arkadaşlarımın yanına gidicek, vedalaşacaktım.
Valizime koymayıp ayırdığım kıyafetleri giydim. Banyoma geri dönüp saçımı kuruttuktan sonra hafif bir makyaj yapıp annemin yanına gittim.
"Anne.."
"Geç kalma."
Koşarak kapıya gidip ayakkabılarımı giydikten sonra buluşacağımız yere ilerledim.
Buluşucağımız yere geldiğim de her zaman ki gibi beklettiğimi fark ettim.
"Taşınıyorum ama hala bekletebiliyorum."dediğimde hepimiz de gülüşmüştük.
Balın, İmge, Nil ve İzem. Hepsini de çok seviyordum ve çok özleyecektim ama tatiller de hep Antalya'ya gelicekleri için mutluyum.
...
Bir kafede oturup bir saat kadar sohbet ettikten sonra kalkmış ve alış veriş yapmıştık. Hepimizde bir takıcıdan aynı bileklikten almıştık anı kalması için.
Takıcıdan çıktıktan sonra hep beraber bizim eve ilerlemeye başladık. Dün gece olanları onlara anlatmaya karar verdim.
"Kızlar dün gece olanları anlatıcam size. Sözümü kesmeyin. Dün bir tane çocuk bana prim mesajı attı ki ben onu takip etmiyordum o da beni etmiyordu. Bilirsiniz primcilerden nefret ederim. Doğal olarak bunu tersledim sonra profiline baktım. Bir de ne göreyim 334k takipçisi var. Buna rağmen prim yapıyor." anlattığıma kahkahalarla gülerken İzem konuşmaya başladı,
"Adı neymiş?"
"Evren bir şeydi. Neydi? Heh.. İnkaya. Evren İnkaya." kahkası devam eden İmge bir anda susup şaşkınlıkla konuşmaya başladı.
"Oha! Kanka sen o yakışıklıyı tersledin mi cidden?"
"Eveet."
"Amaan boşver. Ama kanka o çocukta Antalya'da yaşıyordu sanırım."
"Umarım karşılaşmam."
...
Eveeeet, ilk bölümümüz. Nasıldı sizce? İlk bölümden olayları tam olarak başlatmak istemediğim için çok kestim bu yüzden affola 🙏sizden tek ricam oylayıp yorum yapmanız çünkü büyümek istiyorum ve bu yüzden sizden destek istiyorum.
Sizce Evren'in Antalya da yaşaması ne gibi olaylara neden olucak?
![](https://img.wattpad.com/cover/157560750-288-k560780.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EVREN'DEN GÜNEŞ'E
Teen FictionKlişeleri silelim mi hep beraber? Bizde Ay tutulmasın. Bizde Güneş ve Evren tutulsun. Birbirlerine. ₪₪₪₪₪ Prim yapmak için mesaj atan bir Evren, primcilerden nefret eden bir Güneş. ~Bırak ay gitsin, sen kal bu gece.~ ❗Wattpadde ki ilk EVREN'DEN GÜN...