Bölüm içime sinmedi bağışlayın yorumlarınız ve voteleriniz için teşekkür ederim meleklerim <3
Ellerimi birbirine kenetleyip arkamda ki koltuğa biraz daha yayıldım. Yaklaşık bir dakika önce Zayn bize iki kahve almak için sıraya girmişti. Asıl aklımda olan bu değildi. Yavaş yavaş düşüyordum. Hem insanların gözünde hem de onurum açısından. Derin bir nefes alıp koyulaşmış derin düşencilerimden ayrılmaya çalışıyordum.
Önümde ki masaya bırakılan kahveyi elime alıp ellerimin ısınmasını bekledim. Önümde ki sandalyeye oturup arkasına yaslanmıştı , parlak gözleri ortamın enerjisini yükseltip hayat veriyor gibiydi.
"Bu bir borç ödeme sayılmaz."
"Anlaşmamız bu yöndeydi."
"Kahveyi ben aldığım sürece. "
Dik oturup derin bir nefesi ciğerlerine kadar çekti.
"Kahveyi kim alacağı konusunda tartışmamıştık."
"Burada kurallar gereği bunu ben yapmam gerekirdi ama."
Ellerini siyah saçına daldırıp dikili olan saçını daha da şekline soktu.
"Sadece bir teşekkür yeterliydi."
"Bu benim kurallarımın arasında yok. "
"Kurallarını gözden geçirmemiz gerekecek anlaşılan. "
"Ah." Diye inledim. "Belki gelip önüne bir kahve bıraksaydım konu bu kadar büyümezdi."
"Sadece küçük bir kavaga ,masum bir kavga."
"Sanırım uzatmasak iyi olucak."
Cebimden gelen titreşimle elimi cebimde ki telefona doğru yönlendirdim. Ekranda Max yazısını görünce istemsiz olarak göz devirmek istedim. Arzuma karşı gelmek amaçlı gözlerimi kapatıp iki saniye öylece bekledim. Elimde ki telefonu masaya ters bırakıp sıcak kahveden bir yudum aldım. Ama telefon benim aksime hırsı ln ve inatçıydı. Titreşimden sessiz moda alıp çantama doğru fırlattım.
"Garip değil mi? "
Ela gözlerini kahveye dikmiş, sorduğu soruya cevap arıyor gibiydi.
"Ne konuda?"
"Belki de seni dün evine kadar bırakmasaydım, ne bu konuşmayı ne de tanışmamış olacaktık.
"Belki. " diye sessizce onayladım.
"Aslına bakarsan tanışmamakla alakası yok, sen görmezden gelecektin. "
Kaşlarım çatımış ona bakıyordum.
"Neden bunu açtın ki?" Söylediklerim hoşuna gitmemiş olacak ki şimdi o bana kaşlarını çatmış bakıyordu.
"Gözlemlediklermi gün ışığına çıkarıyorum. Hattimi aştıysam üzgünüm."
"Başka bir konu açsak." Sinirlerimin iyice gerildiğini hissediyordum.
"Dün gece neden oradaydın."
"Pas hakkımı kullanmak istiyorum, daha eğlenceli bir konuya nedersin , hımmm mesela yeni açılan lunaparkta ki hız treni hakkında ne düşünüyorsun."
"En azından bunu bilmeye ihtiyacım var seni öldürecek bir sır olduğunu sanmıyorum. "
"Ah, peki." Gözümün önüne düşen saçı kulağımın arkasına sıkıştırdım." Dün Max'ten ayrıldım ve yalnız kalabileceğiim bir yere ihtiyacım vardı . Zamanın nasıl geçtiğini anlamadım. "
![](https://img.wattpad.com/cover/8740290-288-k746565.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
This Is Not Me
FanfictionDÜZENLENMEYE ALINMIŞTIR BU ARADA TEKRAR YAZILACAKTIR. Aynanın karşısına geçmiştik. Arkama geçip elini karnıma koydu. "burada benden bir parça taşımanı istiyorum alex." yüzüme küçük bir tebessüm yerleştirip. "Bende." diye fısıldadım ."Bende istiyorum...